"سيسرق" - Translation from Arabic to Turkish

    • çalacak
        
    • çalar
        
    • çalacağını
        
    • soyar
        
    • çalabilir
        
    • çalacaktır
        
    • soyacak
        
    • çalmaz
        
    • çalacağına
        
    Ama belki de sınav sonuçlarını çalacak türden bir puşt değildir. Open Subtitles ولكن ليس الوغد الذي سيسرق أوراق الامتحان
    Yanılmıyorsam, Kaptan Kirk görünmezlik aletini Romulan'lardan 5027.3 yıldız yılında çalacak bu da 10 Ocak 2328 tarihine denk geliyor. Open Subtitles إذا لم تخني الذاكرة الكابتن كيرك سيسرق جهاز التخفي من الرومالانين في 3
    Benim video kameramı çaldığı gibi sizin de herşeyinizi çalar. Open Subtitles سيسرق كل ماعندك كما سرق كاميرة الفديو خاصتي
    Senin telefonunu çalacağını bilmiyordum, ama bazen işler kontrolden çıkabiliyor. Open Subtitles لم أدرك أنه سيسرق جوالك لكن أحياناً الأمور تجري بشكل غير متوقع
    Birisi orayı kesinlikle soyar. Geri dönmeliyiz. Şoför! Open Subtitles سيسرق أحد ما المنزل علينا أن نرجع
    Sana söyleyeyim, dikkatli olmazsam, bu adam kalbimi çalabilir. Open Subtitles أؤكد لكِ أنني لابدّ أن أكون حذرة، وإلا فهذا الرجُل سيسرق قلبي
    Çalmanıza yardım eden biri... ona iyi pay verseniz bile... biraz da kendi için çalacaktır. Open Subtitles يجب أن تعرف أن الشخص الذي يساعدك يسرق منك,حتى إذا اعتنيت به جيداً,سيسرق شيئاً اضافياً لنفسة هذا كلام منطقي,أليس كذلك
    Sence aynı yeri ikinci kez soyacak kadar aptal olabilir mi? Open Subtitles أتعقتد أن سيكون غبياً لدرجة أنه سيسرق نفس الحانة مرتان ؟
    O taç mücevherlerini çalacak. Umarım çok geç kalmamışızdır diye dua ediyorum. Open Subtitles انه سيسرق جوهرة التاج وآمل ألا نكون متأخرين
    Bu gece Adam Barlowe köprü cihazının planlarını çalacak. Open Subtitles الليلة آدم بارلو سيسرق المخطّطات أداة الجسر
    İçeri girerse, sizin evlerinizi yakacak sizin paranızı çalacak sizin karılarınıza tecavüz edecek. Open Subtitles لو دخل فسيحرق منازلكم أنتم وذهبكم أنت الذي سيسرق ونسائكم التي سيغتصب
    Torpidodan sonra onu takip ettim. Çünkü düşündük ki uyuşturucunun bir kısmını çalacak. Open Subtitles حسناً، بعد حادثة الطوربيد، ذهبت وراءه لأننى ظننت أنه سيسرق بعض المخدرات
    Zamanınızı çalmıyoruz-- Firmanızdan birileri kılıcı çalacak ve sahtesiyle değiştirecek. Open Subtitles نحن لا نضيع وقتك شخصاًمافي شركتك... سيسرق سيفك ويستدبله بآخر مزيف
    Demek Dr. Stuart Gardner, DDS iç çamaşırı modelini benden mi çalacak? Open Subtitles طبيب الأسنان ستيوارت جاردنير سيسرق
    Teşekkürler, tatlım. Ama pizza arabasını kim çalar ki? Open Subtitles شكرا , يا عزيزتى ولكن , جديا , من سيسرق عربة البيتزا ؟
    Yatağı ikimizle birden paylaşıyorsun. Biri örtüyü çalar, ve diğeri de tüm gece tekme atıp döner. Open Subtitles ستشاركين الفراش مع أثنين منـا ، واحداً سيسرق الغطاء و الآخر سيركل الاول ويتقلب طول الليل.
    Yoksa aile fertlerinin ruhlarını çalar ve sırt çantanı yer. Open Subtitles ‏ وإلا سيسرق أرواح عائلتك، ويأكل حقيبة الظهر.
    Delhi polisi, Devil'in Monaj Pandey'den 50 milyon çalacağını öğrendiğinden beri bütün departman Manoj Pandey'i aramaya başladı. Open Subtitles بما أن شرطة دلهي لديها معلومات بأن الشيطان سيسرق 50 كرور من مانوج باندي فإن القسم بأكمله يبحث عن مانوج باندي
    Ona bir taş çalacağını mı düşünüyorsun gerçekten? Open Subtitles هل فعلا تظن بأنه سيسرق لها صخرة؟
    - Belki Michigan yolu üzerindeki içki dükkânlarını soyar. Open Subtitles " ربما سيسرق محل خمر في طريقه إلى " ميتشيجان
    Evet, çünkü biri ölüleri çalabilir. Open Subtitles لا، وهل هناك من سيسرق جثث الموتى؟
    Güven bana, birileri arabayı çalacaktır. Open Subtitles صدقني، سيسرق أحدهم السيارة
    - Bir kuyumcu soyacak. Birinin arabasında şofördüm o zaman. Open Subtitles . لقد كان سيسرق مجوهرات . كنت أقود سيارة أجرة في تلك الأوقات
    Sizi temin ederim adamlarımdan hiçbiri bir yılanı yada başka birşeyi çalmaz. Open Subtitles أؤكد لك بأن لا أحد من رجالي سيسرق أفعى مجلجلة أو اي شيء أخر
    Bundan 10 yıl sonra insanların kimliğini çalacağına ve kendini öldürteceğine inanmak çok zor. Open Subtitles أتعرفي، من الصعب تصديق أن بعد عشر سنوات من هذا سيسرق الهويات ويُقتل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more