"سيسمع" - Translation from Arabic to Turkish

    • duyacak
        
    • duyar
        
    • duyacaktır
        
    • duyabilir
        
    • duyup
        
    • duyulacak
        
    • öğrenecek
        
    • duymayacak
        
    • duymaz
        
    • duyamaz
        
    • dinlesin
        
    • dinleyecek
        
    Onlara sahip çıkan kimse olmadığına göre, çığlıklarını duyacak kimse de yok. Open Subtitles وحيث أنه لا يوجد من يطالبنا بهم فلا أحد سيسمع صراخهم
    Ve ayriyeten, eğer bunu yapmazsan, herkes bunu duyacak. Open Subtitles زائد، إذا أنت لم تفعلى ذلك كلّ شخص سيسمع عنه
    Biraz da şansla, herkes bunu duyar ve gelir. Open Subtitles إذن مع القليل من الحظّ، الجميع سيسمع بذلك وسوف يأتي
    Eminim Sultan Mirza duyacaktır.. Open Subtitles انا متاكد ان سلطان سيسمع عني..
    Önemli biri şarkılarımı duyabilir, ve gelecek ay radyolar şarkılarımı çalabilir. Open Subtitles شخص ما مهم سيسمع أغنياتى والشهر القادم شخص ما اخر قد يغنيها فى الراديو
    Bu ülkedeki herkes aynı şeyi duyup görene kadar da durmaya niyetim yok. Ve sen de bana yardım edeceksin. Open Subtitles سأحرص على كل شخص في هذا البلاد سيسمع و يشاهد هذا أيضاً
    Yarın sabah sesim tüm dünyadan duyulacak. Open Subtitles العالم بأسره سيسمع صوتي غداً صباحاً
    Saraydaki herkese, kendi asil insalarımı nasıl yok saydığımı öğrenecek. Open Subtitles وكل حاكم في البلاط سيسمع كيف اني لا استطيع تحقيق سلعة بسيطة مع النبلاء
    Artık Karın deşen Jack'i kimse duymayacak. Open Subtitles هناك آخر شخص سيسمع عن جاك السفاح
    Kral onun yaptıklarını çok yakında duyacak ve çocukları tam anlamıyla sefil olacak. Open Subtitles سيسمع الملك بإجرائاتها قريباً وسيحرم أطفالها بالكامل
    - Arkada çıtırdayan şenlik ateşimizi duyacak. Open Subtitles سيسمع صوت مشعل النار في الخلفية إنها مُحقة
    32 kilometre içindeki herkes ama herkes merkezle konuşmamızı duyacak. Open Subtitles سيسمع الجميع ضمن مسافة 32 كلم حديثنا مع القاعدة
    Ne yazık ki, yaklaşık yüzde 40'ımız yaşamının bir yerinde bu kelimeyi duyacak ve yarısı hayatta kalmayacak. TED للأسف الشديد، سيسمع 40% منّا هذه الكلمات الثلاث في حياته، ولن يبق نصفهم على قيد الحياة.
    Eğer bunu istersek ve reddelirsek tüm kamuoyu, mahkum etmek için yeterli kanıt olduğunu duyar. Open Subtitles ان طالبنا به ورفض الكل سيسمع به هل هناك ادلة كفاية للادانة
    Bugün, bir aktivist bir kampanyada görününce, büyük yatırım uzmanları, CEO ve yönetim kuruluyla konuşur ve herkes bunu duyar. TED اليوم، عندما يشرع أحد النشطاء بحملة ما، فإن الخبير المالي هو من يتحدث مع المدير العام ومجلس الإدارة والكل سيسمع بالأمر.
    Komşular olup biteni duyacaktır! Open Subtitles سيسمع الجيران كل شئ
    Sesimi duyacaktır. Open Subtitles سيسمع صوتي سيسمع صوتي
    Dünya, protestocuların sesini duyabilir miydi? TED هل كان العالم سيسمع صرخات المتظاهرين؟
    Yatıştırıcı silahı bir tanesinin üstünde kullandığımızda geri kalanlar bizi duyup peşimize düşer. Open Subtitles اذا استخدمنا المسدس على أحدهم سيسمع الباقون و يهجمون علينا
    Evet, eninde sonunda bu kızında sesi duyulacak. Open Subtitles هذه الفتاة، سيسمع لماستقول... وأخيراً.
    Yönetim kurulu bunu öğrenecek.. Gidelim! Haydi! Open Subtitles سيسمع المجلس بهذا دعنا نذهب هيا هيا
    Kimse tanımadığından hiç kimse onun anlatışını duymayacak. Open Subtitles لا أحد يعرف، إذن لا أحد سيسمع نسختها
    Tabii, çünkü tam öğlen saati hiç kimse fen laboratuvarının camının kırıldığını duymaz. Open Subtitles أجل، لأنّ لا أحد سيسمع صوت تحطّم الزجاج في مختبر العلوم بعد الظهر
    Ben dışında kimse çığlıklarınızı duyamaz. Open Subtitles ولا يوجد أي شخص على الإطلاق سيسمع صراخكما عدا أنا
    Neden seni dinlesin ki... belki bunu söylersem bana inanır lütfen zaman kaybetmeyelim... Open Subtitles هل سيسمع كلامك .. - لانه لا يعرف بأن مايا هنا ايضا ربما يصدقني اذا قلت له هذا
    Mozart'ı dinleyen herkes, veya dinleyecek olanların hepsi, bir noktada buluşacak.. Open Subtitles ( كل شخص سمع ( موزارت أو سيسمع به كلنا متصلين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more