"سيطرة" - Translation from Arabic to Turkish

• kontrolünde
• kontrolünü
• etkisi
• kontrolün
• kontrolüm
• kontrollü
• kontrolünden
• gücü
• kontrolden
• kontrol
• kontrolü
• hakim
• kontrole
• kontrolümüz
• kontrolünün

Kumarbazlar tarafından dolup taşan kumarhanelerle dolu bir sığınak ve tamamen mafyanın kontrolünde.
لرجال العصابات بعيدا من القانون ملاذ مليئ بالكازينوهات والمقامرين وهو تحت سيطرة العصابات

Tüm kontrolünü kaybedince, ve uçak yakınlara bir yere çakılmış.
تفقد كل سيطرة, تحطمت طائرة صغيرة في حقل مجاور .

Her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. Papa, İmparator'un etkisi altında ve bu şartlar altında kiliseyi yönetecek durumda değil.
لا, هناك حاجة أكبر من أي وقت مضى البابا ما زال تحت سيطرة الإمبراطور

Babam hep, "kontrolün sende olması B planın olması demektir." der
أبي يقول أن سيطرة شخص آخر عليك لا يعطيك فرصة للإختيار

İnsanlar bardan çıktıktan sonra üzerlerinde hiçbir kontrolüm kalmaz.
ليست لدي أيه سيطرة على أفعال الناس بعد أن يتركوا الحانه

Bunlar kontrollü bir ateş yakabilmek için gereken üç işlevsel öğedir.
هذه هي العناصر الثلاثة للنار لابد أن تكون لديك سيطرة على النار

Bunun sonucu olarak, şu acayip durum var ki, seçkinler seçmenlerin kontrolünden çıktı.
ونتيجة لذلك لدينا هذا الوضع الغريب الذى خرجت فيه النخبة عن سيطرة الناخبين.

Personelin işini yapmasına yardımcı olup çocuğa bir kontrol gücü ve kaynağı sağlar.
ويوفر هذا مصدر قوة أو سيطرة للطفل مع دعم طاقم العمل بتأدية عملهم.

Birisini doğal olmayan kontrolden serbest bırakmak için eski bir sihir.
إنها تعويذة قديمة لتحرير أي شخص من سيطرة غير ه عليه

Atış gücü, dünyayı yok edebilir ve şimdi Kuratov'un kontrolü altındadır,
قوة النار يمكن أن تدمر الأرض والآن هي تحت سيطرة كوراتوف

BM kontrolünde olmayan ve benim seçtiğim bir gemide buluşacağız.
نلتقي شخصيا على سفينة من اختياري خارج سيطرة الأمم المتحدة

ve oğlu Darius zamanına kadar, Doğu Akdenizin tamamı Pers kontrolünde bulunuyor.
وبحلول فترة حكم ابنه داريوس، ساحل البحر الأبيض المتوسط الشرقي بكامله يقع تحت سيطرة الفرس.

Son geri sayım için Mercury Uzay gemisi kontrolünde
سنبقى الآن على سيطرة مركبة الزئبق الفضائية

Chopra İşletmeleri, Sharma Şirketler Gurubu'nun yasal kontrolünü devralıyor.
صناعات شوبرا لديها سيطرة قانونية كاملة على مجموعة شركات شارما

Bilmiyorum, sanırım tuhaf bir büyünün etkisi altındaydın ama ister istemez ihanet edilmiş hissediyorum çünkü az kalsın seni beni seçtiğin için tak gerçek ailemi kaybediyordum.
لا أدري.. أعتقد أنكِ كنتِ تحت سيطرة تعويذة ما أو شيء ما، ولكنني أشعر بالخيانة.. لأنني كدت أفقد العائلة الوحيدة الحقيقة التي أملك، لأنكِ قررتِ اختياري

Eğer üzerinde kontrolün olmayan şeylere saplanır, onlarla ilgilenir ve onlar için endişe duyarsan, bu durum, üzerinde kontrol sahibi olduğun şeyleri olumsuz etkileyecektir.
اذا أصبحت منهمكاً ومعنياً ومهتماً في ما يتعلق بالأمور التي ليس لديك عليها سيطرة ، حينها ستؤثر سلبًا على الأشياء التي لديك سيطرة عليها.

Hayır, hayır, onda da daha kontrolüm yok.
لا , لا , ما زلتُ لا أملك سيطرة على ذلك , أيضاً

Müthiş, kuvvetli ereksiyonlar güç, kontrollü işeme.
انتصابات جميلة وصلبة، حيوية، سيطرة على التبول

Nacizane önerim asanın imparatoriçenin... kontrolünden alınmasının, onaylanması ve Izmer'in güvenliğinin sağlanmasıdır.
أطلب بتواضع بأن نصوت لإزالة الصولجان من سيطرة الإمبراطورة لكي تبقى حكومة إزمير آمنة

Tomas, 36 saattir kontrolden çıkmış durumdayım.
توماس، لقد كنت خارج سيطرة أمى منذ حوالى 36 ساعة الآن

Her gün, "Yaşasın! Hiçbir şeyi kontrol edemiyoruz!" Halindeler. İnsan bile değiller.
كل يوم مجنون , ليس لديك أي سيطرة فهم ليسوا حتي حيوانات

çoğu yan görev çok rutin ve sıkıcı ve şu anda bunların tamamı cerrahın kendi özel kontrolü altında gerçekleştiriliyor
هي روتينيّة ومملة جدّا، مثل الخياطة، وحاليا، يتم تنفيذ كل هذه تحت سيطرة محددة وفورية من الجراح،

Bu ihtiyarın kendisine bu kadar hakim olabileceği kimin aklına gelirdi?
من كان يعتقد أن ذلك الكابوس العجوز قادراً على سيطرة كهذه؟

Ona sahibim. Ne söylersem yapar. Onun üzerinde tam bir kontrole sahibim.
انا املكة , انة ينفذ ما اقولة لة انا لدي سيطرة كاملة علية

Üzerinde etkimiz veya kontrolümüz olmadığını düşündüğümüz çok büyük bir zorlukla karşılaştığımızda aklımız bizi korumak için küçük bir numara yapabilir.
عندما نواجه تحديًا هائلًا ونشعر أننا لا حيلة أو سيطرة عليه، يقوم عقلنا بخدعة صغيرة ليحمينا.

Babam şeytani bir zihin kontrolünün kurbanı olduğunu söyledi.
قال أبي أنه وقع ضحية سيطرة شيطانية على عقله