Eski eşinin, onun tüm parasını almak istediğini söyledi ve onu öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | و أن زوجته السابقةكانت تحاول الحصول على كل نقوده و أنه كان سيقتلها |
sonra diğer adam... onun O kadını öldüreceğini biliyordum. | Open Subtitles | وبعد ذلك الرجل الآخر لكني أعرف بأنه سيقتلها.. اليوم؟ |
Bu onu gammazladığı anlamına gelir. Yani onu öldürecek demektir. | Open Subtitles | مما يعني أنها قد وشت به مما يعني أنه سيقتلها |
Karavanı naylonla kaplayıp onu öldürecek ve cesedini araziye gömecek! | Open Subtitles | سيغطي الشاحنة بالبلاستيك سيقتلها ويأخذ جثّتها إلى موقع دفن النفايات |
Sonra onu öldürür kendini ve çevresinde kim varsa öldürür. | Open Subtitles | ,بعدها هو سيقتلها و يقتل نفسه و اي شخص قريب |
O gece, adam kadını öldürecekti ama önce zina yaptılar ilişkiye girdiler, seks yaptılar. | Open Subtitles | كان سيقتلها تلك الليلة، لكنهما أقاما علاقة أولاً. قاما بعلاقة جنسية. |
- Beyin ventrikülünde apse var. - Ameliyat etmezsem sepsis yüzünden ölecek. | Open Subtitles | ـ لديها خراج ببطين الدماغ ـ إن لم تُجرى الجراحة، سيقتلها الإنتان |
Gerçeği bilse onu öldüreceğini adı gibi biliyor. | Open Subtitles | إنها تعلم أنّ والدنا سيقتلها لو علم بماهيتها. |
Trityumu ona verirsek, Zola'yı serbest bırakacağını başarısız olur veya polise gidersek onu öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد قال إن سلمناه هذا التريتيوم سيطلق سراحها لكن إن فشلنا أو حاولنا طلب مساعدة الشرطة فإنه سيقتلها |
Siz polislere, onu durdurmasam kardeşimi öldüreceğini söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكم أيها الشرطيون أنه سيقتلها إذا لم تردعونه. |
Onu kurtarmaya çalışırsam onu öldüreceğini söyledi. | Open Subtitles | و قدْ قال إنّه سيقتلها إنْ جرتْ أيّة محاولةٍ لإنقاذها |
Onu öldüreceğini söyleyen adamdan kaçıyordu. | Open Subtitles | لقد إبتعدت عن الرجل الذي قال بأنهُ سيقتلها. |
onu öldürecek gibi görünüyordu, ben devreye girmeseydim yapabilirdi. | Open Subtitles | يبدو كأنه سيقتلها وربما كان سيفعل لولا أن تدخلت |
Kızım onun elinde, ve onu öldürecek, ve sonra beni öldürecek. | Open Subtitles | هو لديه ابنتي ، و سيقتلها. و من ثم يقتلني. |
Büyük ihtimalle onu öldürecek. Ama eğer mümkün olursa... | Open Subtitles | لا، هذا سيقتلها ولكن من الممكن اذا تم تخفيض |
Teknik olarak onu öldürecek şeyi teşhis ediyorum ama bundan başka hayatını da kurtarıyorum. | Open Subtitles | عملياً أنا أقوم بتشخيصها بشئ سيقتلها لكن عدا هذا أنا أنقذ حياتها |
ölecek kadar zayıf. Bizi zat'lemek, bir kere bile olsa, onu öldürür. | Open Subtitles | إنها ضعيفة إلى حدّ الموت السلاح موجّه لكلانا، ولو أطلقت طلقة واحدة، سيقتلها |
Ondan daha iyi yaptığımı görürse bu onu öldürür. | Open Subtitles | . سيقتلها أن تعرف أنني أقوم بعمل أفضل منها بكثير |
Kocan seni ya da onu veya ikinizi birden öldürür. Elam, eskiden fahişeydim. | Open Subtitles | لأن زوجك سيقتلها, أو سيقتلك, أو أنتما معاً |
Bacak onu öldürecekti. | Open Subtitles | كان ذلك سيقتلها |
Onu diğerlerine ibret olsun diye öldürürdü. | Open Subtitles | سيقتلها لتكون مثالاً لهم هذا صحيح |
Hiçbir cadı o kadar gücü alıp da sağ çıkamaz. Onu öldürecektir. | Open Subtitles | لا يسع ساحرة التواصل مع هذا الكم من القوى، هذا التواصل سيقتلها |