İşe yarar sandım ama ilacı aldıktan beş dakika sonra acıyla bağırmaya başladı. | Open Subtitles | ظننت انه سينفع ولكن بعد 5 دقائق من أخذها للدواء بدأت تصرخ من الألم |
Bak, işe yarar mı bilmiyorum, ama denemen için ilaçlarımın birkaçını sana seve seve veririm. | Open Subtitles | إنظر , لا أعرف إن كان سينفع لكن سيسعدني إعطائك بعضاً من عقاقيري لتجربها |
Bu işe yarar mı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا ادرى ان كان هذا سينفع ام لا |
Ne denersem deneyim, o insanda işe yarayacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | حتى لو حاولت فعل أي شيء لا أعتقد بأن ذلك سينفع مع ذلك الشخص |
Adamın sesi kurbağa gibi. Bu program işe yarayacak mı? | Open Subtitles | هذا الرجُل صوته مثل الضُفدعة هل سينفع هذا ؟ |
Öyle. Kahvaltı sana uyar mı? | Open Subtitles | أجل, هل سينفع لو التقينا على وجبة الإفطار؟ |
Babası için hapis cezasının kimseye faydası olmayacağını düşündüm. | Open Subtitles | لم أظن أن حكم إدخاله السجن للأب سينفع أحدًا |
Yo! Yo! Bu sadece retrovirüs yapmamızı istediği şeyi yapsaydı işe yarar. | Open Subtitles | لا، سينفع ذلك إن كان الفيروس الرجعي يعطي النتائج... |
O da işe yarar aynasız. O da işe yarar. | Open Subtitles | ،سينفع هذا أيها الشرطي سينفع هذا |
Demiştim, parazit ilacı işe yarar diye. | Open Subtitles | اخبرتك , ان أحد مضادات الطفيليات سينفع |
Belki de plan işe yarar. | Open Subtitles | ربما سينفع الأمر بعد كل ذلك |
- Uydu bir işe yarar mı? - İşe yarar. Morales'i ara. | Open Subtitles | سينفع هذا - اتصل بـ (موراليس) و قل له أننا نحتاج إلى مساعدة تقنية - |
Bu işe yarar. Teşekkürler. | Open Subtitles | هذا سينفع ، شكراً |
Biri diğerinden iki numara daha büyük, sanırım işe yarar. | Open Subtitles | أحداهما أكبر من الأخر سينفع |
Bunu bilmem. Gözlerim yalnızca seni görüyor. Bunun gerçekten işe yarayacağını düşünüyor musun? | Open Subtitles | لا أعرف ، فعينايا لا ترى سواك ـ هل تعتقد ان هذا سينفع معي؟ |
- Senin seçimin olmadığını biliyorum ama gerçekten işe yarayacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | -أعرف أن هذا ليس اختيارك لكني أعتقد حقاً ان هذا سينفع |
Ama hipnozun işe yarayacağını sanmıyorum. Cadılar doğuştan her türlü etki numarasına karşı bağışıktırlar. | Open Subtitles | ربّما، لكنّي لا أظن التنويم المغناطيسيّ سينفع فالساحرات حصينات من سجايا التلاعب طبيعيًّا |
Temizlikçi kadın hikayesiyle devam et, tamam mı? İşe yarayacak. | Open Subtitles | فقط تماشى مع مدبرة المنزل حسناً, سينفع هذا |
Doğru olan bu. İşe yarayacak. | Open Subtitles | هذا الشيء الصحيح لفعله هذا سينفع |
Bana uyar. | Open Subtitles | ذلك سينفع معي |
Ona mektup yazmanın bir faydası olur mu? | Open Subtitles | هل سينفع لو أرسلنا له رسالة أتعتقد ذلك؟ |