"سَيصْبَحُ" - Translation from Arabic to Turkish

• olacağını
• olacaktı
• girecek

Patrick, Sylvia Kristel'in partide olacağını söyledi.
قالَ باتريك سيلفيا كريستيل سَيصْبَحُ في الحزبِ.

Babamla çalışmanın nasıl bir şey olacağını biliyordun.
عَرفتَ ما هو كَانَ سَيصْبَحُ مثل العَمَل مَع الأَبِّ.

Büyüdüğünde aynı senin gibi olacağını söyleyebilirim,.
أنا يُمْكِنُ أَنْ أُخبرَ، عندما يَكْبرُ، هو سَيصْبَحُ مثلك تماماً.

Jim Reconia toplantıda olacaktı.
جيِم كَانَ سَيصْبَحُ في إعادة لمّ شملِي.

Bu benim vücudum Christian. Benim yüküm olacaktı.
هو جسمُي، مسيحي، وهو كَانَ سَيصْبَحُ عبئَي.

Her şey oluna girecek, Andy ya da Jenny.
كُلّ شيء سَيصْبَحُ حسناً الآن أندي أَو جيني

Bir şekilde biliyorum ki, her şey yoluna girecek.
أَعْرفُ بطريقةٍ ما كُلّ شيء سَيصْبَحُ بخير

Aile ağacı yapmamızı istedi, ve bunun ailem için güzel bir Noel hediyesi olacağını düşündüm,
تَحتاجُنا نَعمَلُ هذه شجرةِ النسب، وأنا إعتقدتُ بأنّه كَانَ سَيصْبَحُ هدية عيد الميلادِ جيدةِ لعائلتِي،

Her zaman, ileride bir sanatçı olacağını söylerdi.
تَعْرفُ،قالَدائماًبأنّه كَانَ سَيصْبَحُ فناناً.

Swan Lake in şekerleme saati olacağını sanıyordum, ama çok güzeldi.
إعتقدتُ بحيرة بجع كَانَ سَيصْبَحُ a يَنَامُ مهرجاناً، لَكنَّه كَانَ جميلَ.

Bundan pek memnun olacağını sanmıyorum.
أنا لا أَتخيّلُ هو سَيصْبَحُ سعيدَ جداً.

İyi maç olacağını sanıyorum.
لكن أعتقد هو سَيصْبَحُ مباراة جيدة.

Çatışma olacağını bilmiyordum.
أنا لَمْ أَعْرفْ ذلك كان هناك سَيصْبَحُ a إطلاق نار.

Her şey daha güzel olacağını biliyordu.
سَيَرْجعُ و كُلّ شيء سَيصْبَحُ أفضلَ.

Her ne olursa olsun, tüm arkadaşlarımız burada olacaktı.
كُلّ أصدقائِنا كَانوا سَيصْبَحُ هنا، على أية حال.

Bu onun ilk deneme sürüşü olacaktı.
هذا كَانَ سَيصْبَحُ تشغيله الإختباري الأول.

Bugün doğum günüm gibi olacaktı.
اليوم كَانَ سَيصْبَحُ مثل عيدِ ميلادي0

Evet, eğlenceli olacaktı.
نعم، كَانَ سَيصْبَحُ مرحاً.

Her şey yoluna girecek, demek istediğin buyduysa.
كُلّ شيء سَيصْبَحُ فقط رفيع، إذا ذلك الذي تَعْني.

Ve odanda uyanacaksın ve her şey yoluna girecek.
و... ... أنتسَتَستيقظُفيغرفتِكَ، وكُلّ شيء سَيصْبَحُ رفيعَ.

Her şey yoluna girecek.
كُلّ شيء سَيصْبَحُ على ما يرام