"شاربه" - Translation from Arabic to Turkish

    • bıyığını
        
    • bıyıklarını
        
    • bıyık
        
    • bıyığı
        
    • bıyığının
        
    • bıyığındaki
        
    Ayrıca bıyığını normalden iki gün önce düzelttirdi ve daha demin kendi kendine bir şeyler konuşuyordu. Open Subtitles قام بتشذيب شاربه قبل موعده بيومان ولقد كان يتحدث الى نفسه، فقط الأن
    Birisi büyük olduğu için bıyığını ıslatıyor. Open Subtitles يجب أن يكون شخص ما سقى لان شاربه اصبح اكبر بكثير
    Adamlar plajda bıyıklarını yağlarken, içine kum kaçmış onu da ayakkabısıyla çıkarmıştır. Open Subtitles الرجل يلطّخ شاربه بالشمع على الشاطىء فيتلوّث بالرمال فيزيله بحذائه
    Bir baba, polis olan ve görevini en iyi şekilde yerine getiren oğluyla gurur duyar... bıyıklarını kesemeyen le değil. Open Subtitles غن وةالد الشرطي يشعر ...بالفخر بولده عندما يكون مستعداً ليس فقط لحلاقة شاربه بل للتضحية بحياته مقابل واجبه
    Saçlarını uzatıp bıyık bırakması normaldi. Open Subtitles طوّل شعره, ترك شاربه جعل مظهره وسخاً
    Sanırım sürücünün uzun sarı saçları ve bıyığı vardı. Open Subtitles شعر السائق و شاربه أعتقد أنها كانتا أشقر اللون
    Bir adamla diş fırçasını paylaştığında, bıyığının tadını da öğreniyorsun. Open Subtitles تشارك في فرشاة الأسنان مع رجل لمدة طويلة وستتعلم طعم شاربه
    Sarışın şuna bir bak, bıyığındaki kana bak. Open Subtitles شقراء انظري الى هدا انظري لكل هدا الدم الموجود على شاربه
    bıyığını kesmiş! O ve o... kaltak. Ve onları durdurman gerekiyordu! Open Subtitles من ثم حلق شاربه هو وتلك المنحلة، وكان عليك إيقافهما
    bıyığını o halde görmenin beni üzmediğini mi sanıyorsun? Open Subtitles ألا تظنّني أتعذّب لرؤية شاربه هكذا؟
    Adamın kendi bıyığını bulduk, biliyor musun? Open Subtitles و ماذا يوجد بداخله، اجزاء من شاربه
    Genç evlâdı, tılsımlı kâseyi bulmak için gölün derinliklerine dalarken Sör Romulus da pala bıyığını burkuyordu. Open Subtitles بينما غاص مراراً وتكراراً إلى أعماق البحيرة، سعياً وراء الكأس المسحور، لفّ السير (رومولوس) شاربه المنمق
    Rexy, parlatıldı, tertemiz oldu. Teddy bıyığını düzeltmekle meşgul. Open Subtitles .ريكسي) أصبح مشمع ومصقول) .و(تيدي) يحضر شاربه
    - bıyığını sevdim. Open Subtitles -أحب شاربه الصغير.
    Genç koruyucusu tekrar tekrar gölün derinliklerine dalıp büyülü kadehi ararken Sör Romulus gür bıyıklarını burdu. Open Subtitles بينما غاص مراراً وتكراراً إلى أعماق البحيرة، سعياً وراء الكأس المسحور، لفّ السير (رومولوس) شاربه المنمق
    Fausto ise bıyıklarını kesmişti. Open Subtitles (فاوستو) في ذلك الوقت حلق شاربه
    Gür bıyıklarını mı yoksa kamyoncu şapkasını mı? Open Subtitles شاربه الكثّ
    Banks kurşun geçirmez yelekle uyur, ve dün, Delahoy ona "bıyık" ismini taktı. Open Subtitles (بانكس) , ينام وهو يضع الستره الواقيه وبالأمس, (ديلهوي) أطلق أسم على شاربه
    İlgimi çekti çünkü bıyık bırakıyor. Open Subtitles أثار اهتمامي لأنه يربي شاربه
    Hayır, bence o komik bıyığı yüzündendir. Open Subtitles لا أعتقد بدلاً من ذلك أن السبب هو شاربه ..
    Evet, gerçek bıyığının üzerinde süt bıyığı olacak. Open Subtitles سيكون لديه شارب من الحليب فوق ! شاربه الحقيقي . وهذا لن يبدو سليماً
    Benimkini hala hatırlıyorum. bıyığının gıdıklaması.. ...ve nefesi, kuzunun pis kokusu gibi... Open Subtitles ما زلت أستطيع تذكر والدي دغدغة شاربه و أنفاسه التي تفوح منها رائحة الحملان العفنة
    Sarışın şuna bir bak, bıyığındaki kana bak. Open Subtitles أيتها "الذهبية" , أنظري إلى هذا أنظري إلى كل تلك الدماء على شاربه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more