"شجاعتي" - Translation from Arabic to Turkish

• cesaretim
• cesaret
• Cesaretimin
• cesareti
• Cesaretimden
• cesaretimi

cesaretim gelsin diye bir şeyler içtim ve ofisine gittim.
لذا شربتُ بضعة مشروبات لأستجمع شجاعتي وعُدتُ إلى المكتب.

- Cesurluğum, doğuştan gelen cesaretim. - Cesurluğun mu?
ـ حسنا ، شجاعتي ، نوعا ما شجاعتي الفطرية ـ شجاعة؟

Onun gibi güzel birisinin yanına gidecek kadar cesaretim olmadığımı biliyorum. Ama o bana geldiği ve beni en harika kızı...
أعني، أعرف أنّني ما كنت لأستجمع شجاعتي لأخاطب فتاة بقدر جمالها.

Onunla çıkma teklifi için cesaret topladığımda, O gitti.
قبل ان اُجمع شجاعتي لاطلب منها الخروج معي كانت قد غادرت

Cesaretimin beni sonuna kadar terk etmedigini bilerek ölecegim.
سأموت عالماً بأن شجاعتي لم تتخلى عني في النهاية

Ona ayakkabı kutusu dairemden çıkmayacağımı söyleyecek cesareti toplar toplamaz.
مباشرةً بعد ان اثير شجاعتي ..لإخباره انني سأبقى في صندوق الحذاء الذي في شقتي

Belki de sadece macera tutkumdan dolayıydı, ya da doğuştan gelen Cesaretimden, yiğit ve mertçe...
أو شجاعتي الفطرية جرئتي والطريق الذي لايعرف الخوف

Beni şaşırtıyorlar çünkü bana kendi cesaretimi sorgulattırıyorlar.
وتبقى معي لأنهم يجعلوني أشكك بمدى شجاعتي أنا

Ve birinin dediğine göre, ''cesaretim, benim sermayem.''
وكما قالت إحداهن: "شجاعتي هي رأسمالي".

cesaretim sana kaygı veriyor.
أنت قلق حول شجاعتي

- cesaretim diğerlerine örnek oldu.
شجاعتي حركت مشاعر الآخرين.

cesaretim tam şu kafesin içinde.
- شجاعتي هناك في القفص

Peki cesaretim tam olarak nerede?
rlm; لذا أين شجاعتي هذه؟

cesaretim.
شجاعتي

Ben kararsız hissediyorum ama biraz cesaret toplayım söylüyeceğim.
أشعر بالتردد, ولكني سوف أستجمع شجاعتي و أخبرك.

Fantezi dünyasında teselli bulur ve yeni günle yüzleşmek için cesaret toplardım.
وجدتُ عزاءً وسط الخيال، وكنتُ ألملم شجاعتي لمُواجهة يوم آخر.

Cesaretimin, 81'i tekrar düşündürteceğine inanıyorum.
وثقتُ في شجاعتي اليوم سوف تلهمك في اعاده التفكير في تقييمي الـ81

Zavallı kardeşim bir şekilde kazanabilirse bu tavuklar, horozlarına gidip Cesaretimin onlara nasıl ilham verdiğini nasıl canlı tuttuğunu anlatacaklar.
ولو نجح أخي بطريقة ما فسوف تعود الدجاجات إلى ديكتهم وسوف يغردون في كيف أن شجاعتي ألهمتهن

Ben onunla konuşacak cesareti hiçbir zaman bulamasam da, başkaları buluyordu, bu da benim hoşuma gitmiyordu.
وبينما لم أستجمع قط شجاعتي لأكلمها فتيان آخرون فعلوا ولم يعجبني هذا

Sen benim Cesaretimden korkuyorsun.
أنت تخاف من شجاعتي

Ona içimi açmaya tam cesaretimi topladığım gün, öğreniyorum ki... öğreniyorum ki o...
في اليوم الذي استجمعتُ فيه شجاعتي ... لأخبرها ... اكتشفتُ ... اكتشفتُ أنها