"شخصيًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yüz yüze
        
    • Kişisel bir
        
    • kendim
        
    • kişisel olarak
        
    • elden
        
    • özel olarak
        
    • yüzyüze
        
    • bizzat kendisi söyledi
        
    • şahsen ben
        
    • şahsi olarak
        
    yüz yüze daha iyi. Open Subtitles لا عليكِ سأفعل ذلك أنتِ محقة ، شخصيًا سوف يكون أفضل
    Bunu genellikle yüz yüze yapmadığımızı biliyorum ama bu sefer ki özel bir durum. Open Subtitles أعرف أننا لا نفعل هذا شخصيًا عادة، لكن هذه حالة خاصة
    Sana Kişisel bir soru sormak istiyorum: Sen de yapıyor musun? TED لذا أود أن اسألك سؤالاً شخصيًا هو: هل تفعل ذلك؟
    Kızlar bana epilasyonun daha temiz hissettirdiğini, bunun Kişisel bir tercih olduğunu söylüyorlar. TED أخبرتني الفتيات بأن إزالة الشعر يجعلهن يشعرن بالنظافة، وأنه كان اختيارًا شخصيًا.
    Sana bir şey getirdim düşündüm ki, bunu sana bizzat kendim vermeliyim. Open Subtitles حسنًا لديّ شئ لك وإعتقدت أنه وجب عليّ أن أوصلها لكِ شخصيًا
    Seçimleri düşünürken kişisel olarak seçimleri çok ciddiye almayı bıraktım. TED خلال التفكير في الخيارات شخصيًا توقفت عن التفكير بجدية حيال الخيارات
    Bizim için hayati öneme sahip bir şeye sahip olduğunu ama sadece elden verebileceğini söyledi. Open Subtitles يقول أن لديه شيئًا حيويًا جدًا لنا لكن يُمكنه إعطاؤنا هذا شخصيًا فقط
    Başka birine özel olarak ya da telefonda bahsettiniz mi? Open Subtitles هل أخبرتِ أي شخص إما شخصيًا أو عبر الهاتف؟ -كلا!
    Eğer arkadaş edinmek istiyorsanız, yüz yüze görüşmelisiniz. Open Subtitles وإذا رغب أحد بصنع صداقات جديدة فعليه إتمام الأمر شخصيًا
    Hwang Byeong Uk'a telefon açıp transferin yüz yüze yapılması gerektiğini söyleyin. Open Subtitles اتصل بعميلك. أخبره بأنهُ يجب علينا .أن نلتقي شخصيًا قبل عملية تحويل الأموال
    Bir yere gitmedim. Düşünüyordum da, belki yüz yüze görüşebiliriz. Open Subtitles أسمع، كنت أفكر ربما يمكننا أن نتقابل شخصيًا.
    yüz yüze görüşmeyi umuyordum ama havalanmam gerekiyor. Open Subtitles كنت أتطلع إلى مقابلتك شخصيًا .لكي يجب أن أقلع هذه الطائرة
    Sana Kişisel bir not bırakayım güvenin için büyük bir kaynak olurdu bence. Open Subtitles هذه المهمة ستفيدك شخصيًا سوف تزيد ثقتك بنفسك
    Bir fikrin önemini kavrayabilmem için illa Kişisel bir tecrübem olması gerekiyor sanki. Open Subtitles كما لو أرى مزايا الحُجة عندما أشعر بالأثار شخصيًا.
    Kişisel bir mesele olduğunda neler olacağını bilmek istemezsin. Open Subtitles لا تكتشف ما يحدث عندما يصبح الأمر شخصيًا
    Biliyorum çünkü bir seneyi biraz aşkın bir süre evvel kendim de bu alışkanlığı edindim. TED أعرف هذا بشكل مؤكد لأنه منذ حوالي أكثر من سنة، أُصبت شخصيًا بهذه العادة.
    Başbakan adına, bu karmaşa için kişisel olarak özür dilerim. Open Subtitles باسم الرئيس، أريد ان اعتذر شخصيًا عن هذه الفوضى.
    İstedikleri tüm müşterileri onlara bizzat elden teslim edeceğiz. Open Subtitles سنوصل شخصيًا كجميع العملاء الذين يريدونهم.
    Yüksek mahkeme mevkisiyle ilgili meselenin sonucundan nefret ettik, ...ama bunu sana özel olarak teklif etmek istiyoruz. Open Subtitles في الحقيقة، لم يعجبنا كيف انتهى الأمر بيننا في العام الماضي في موضوع مقعد القاضي الأعلى وأردنا أن نقدم لكِ هذا العرض شخصيًا
    Onunla yüzyüze konuşmak istiyorum, kan tahlileri için de gün ayarlamak gerekiyor. Open Subtitles اودّ رؤيتها شخصيًا ، وأجدول بعض فحوصات الدم
    Bunu bana bizzat kendisi söyledi. Open Subtitles أخبرتني بهذا شخصيًا
    şahsen ben hayal ettiğimden daha fazlasını becerebileceğimin farkına vardım. TED شخصيًا تعلمت.. أني أقدر على أكثر مما تخيلت
    Donald Trump, şahsi olarak "tiksinme" kelimesini çok kullanıyor. TED يستخدمُ "دونالد ترمب" شخصيًا كلمة "الإشمئزاز" كثيرًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more