| Ben daha önce içtim. Çok içersem sürekli çişe gitmek zorunda kalıyorum. | Open Subtitles | شربتُ من قبل ، إذا شربت الكثير فسأحتاج ان اتبولَ طوال الوقت |
| Tanrım, galiba çok fazla kahve içtim. | Open Subtitles | يا فتى ، أعتقد أني شربتُ الكثير من القهوة |
| Cesaretim gelsin diye bir şeyler içtim ve ofisine gittim. | Open Subtitles | لذا شربتُ بضعة مشروبات لأستجمع شجاعتي وعُدتُ إلى المكتب. |
| Çocukken ay damlacığı içmiştim. Bana kurşun zarar vermez. | Open Subtitles | عندما كنتُ صغيراً شربتُ ندى القمر لذلك فإن الرصاص لا يؤثر عليّ |
| - Bu gece çok içtim, sağ ol. | Open Subtitles | شمراً لكش سيدتىّ , فقد شربتُ كثيراً اليوم. |
| Galiba ya bu şaraptan çok içtim, ya da yeterince içememişim. | Open Subtitles | أعتقد إمّا أنني شربتُ الكثير من النبيذ أو أنّه لم يكن كافياً. |
| Başım ağrıyor. Dün gece çok içtim. | Open Subtitles | ،رأسي يؤلمني شربتُ كثيراً الليلة الماضية |
| İkincisi, doğum günü çocuğuna kendi hediyemi verecek kadar içtim sanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأنني شربتُ بما فيه الكفاية، حتى أكون مستعدّة لأهدي فتى العيد هديّتي الخاصّة. |
| Hayır, hayır, bütün sodaları içtim. | Open Subtitles | كلا، كلا، كلا، لقد شربتُ جميع المياه الغازية. |
| Çok içtim, kamyonetini hurdaya çevirdim. Seni en yakın arkadaşınla aldattım. | Open Subtitles | شربتُ كثيراً، دمّرتُ شاحنتكِ، قمتُ بخيانتكِ مع أعزِّ صديقاتكِ. |
| Çok fazla içtim ve akşamdan kalma olam başım çatlıyor. | Open Subtitles | أنا.. شربتُ الكثير، وأعاني من هذا الخُمَار المريع. |
| Bir şişe şarabı kapıyı çalmanı beklerken içtim. | Open Subtitles | لقد شربتُ قنينةً كاملة من النبيذ وأنا أنتظِرُكَ تتطرقُ الباب |
| Kuchikamisakeni içtim. | Open Subtitles | .لقد شربتُ الـ كوتشيميساكي الخاصّ بكِ ، ميتسوها |
| Ve Dom Perignon içtim Ve kıyamet | Open Subtitles | و شربتُ شراب دوم بيريون و يومَ الحِساب |
| Kutsal meyleri içtim | Open Subtitles | لقد شربتُ شرابَ الآلهَة المُقدَّس |
| Çünkü çok şampanya içmiştim. | Open Subtitles | لأنني شربتُ الكثير من الشمبانيا. |
| Baştan altı kahveyle bir kola içmiştim. | Open Subtitles | شربتُ ستة أكواب قهوة و صودا قبل ذلك |
| Kadehlerden birkaçını da kırmayı denemiştim. | Open Subtitles | حسناً ، لقد شربتُ بعض (السكوتش) أيضاً |
| Ama bilmelisin ki, biraz alkol aldım ve becerebildiğimden daha fazla verandan da son derece rahatım. | Open Subtitles | لكن يجب عليك أن تعرفي أنني شربتُ قليلًا وأنا أكثر من قادر على اتخاذ وضع مريح في شرفتك. |
| Ve kesinlikle bunun kanını içtiğim zaman huzur bulacağım ama işte... | Open Subtitles | حتماً لو أننى شربتُ دمائة فلسوف أجد السكينة.. لكننى... |
| Sonra evet, nane likörünü biraz fazla kaçırdım ve evine gidip kapısına dayandım. | Open Subtitles | أجل، لقد شربتُ الكثير من المُسكر وذهبتُ إلى شقته وصرختُ عليه. |