Açıklaması zor ama devasa, görünmez cehennemden gelen bir köpek. | Open Subtitles | يصعب شرحه بعض الشيء .هي جوهرياً. كلاب كبيرة خفيّة من الجحيم |
Açıklaması biraz zor. | Open Subtitles | إنه شرحه صعبٌ نوعاً ما حالياً. |
O yaştaki bir çocuğa bunu açıklamak çok zor olmalı. | Open Subtitles | ولابد وأن هذا أمر صعب جدا ً شرحه لولد صغير |
Anlamadığınız yeri soracaksınız, ben de basit ifadelerle size açıklamaya çalışacağım. | Open Subtitles | انت اخبرني بالذي لاتفهمه وانا سوف احاول شرحه بكلمات مبسطة |
Onda bir şey var. Tam olarak açıklayamam ama dikkati dağılmış. | Open Subtitles | هناك شيء غريب بها, لا أستطيع شرحه و لكنها نائمة |
Bana anlatmaya çalıştığın şeyi anlamayı hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | أنظرِ، لا أستطيع أن أتظاهر أني أفهم ما تحاولين شرحه لي |
Pekala, Açıklaması biraz zor, aslında... | Open Subtitles | وأن نراك أو ماذا ؟ ... حسناً , إنه موقف صعب شرحه إلىحدما ,فيالحقيقة... |
Büyükannem hiç akılda ödeyin. - Açıklaması zor. - Ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz? | Open Subtitles | صعب جداا شرحه أتعرفى ماذا ينبغى فعله ؟ |
Açıklaması biraz zor. | Open Subtitles | شيء من الصعب شرحه فهو يقوم بهذا الأمر |
Açıklaması zor... | Open Subtitles | تعلمين ، إنه صعب نوعاً ما شرحه. |
- Açıklaması zor. - Ben bile anlamıyorum. | Open Subtitles | من الصعب شرحه مع أني لا افهم ذلك |
Bunu açıklamak zor, fakat eğer bana izin verirsen, seni gittiğin yıllara geri götürebilirim. | Open Subtitles | أنه يصعب شرحه لكن إن سمحت لي أستطيع أخذك للوراء عندما لم تكن هنا |
Merdivenden düşerek nasıl mermi yarası aldığını açıklamak biraz zor olabilir. | Open Subtitles | حسنًا , إنه من الصعب شرحه تتلقى جرح رصاصة عن طريق سقوط السلالم. |
Bu harika dünyayı açıklamaya, tanımlamaya ve öğrenmeye çalışanlara. | Open Subtitles | الذين حاولوا أن يفهموا هذا العالم و شرحه و دراسته |
Nasıl bildiğimi açıklayamam ama biliyorum işte. | Open Subtitles | لا أستطيع شرحه لكِ بعد، أنا متيقنة من لك |
"Bir Afgan sivil, Koalisyon güçlerine yardım ediyorsa ölmeyi hak etmiştir" dedi ve onlara işbirlikçi veya muhbir denebileceğini anlatmaya koyuldu. | Open Subtitles | لو أن المدنيين الأفغان ساعدوا قوات التحالف، فهُم يستحقون الموت، وأكمل فى شرحه أنهُم كانوا فى حالة تعاون مع القوات المُعادية أو واشيين. |
Örgüt bunu öğrenirse, bunu izah edemezsin. | Open Subtitles | و إذا اكتشفت الوكالة ذلك فهذا شيء لا يمكن شرحه |
açıklanacak türden değil, ama bilmiyorum, sanki bir şeyler yitiyormuş gibi. | Open Subtitles | ..لا يمكنني شرحه, لكن لا أدري, يبدو وكأن هنالك شي مفقود |
Hem de çok iyi bir neden ve açıklayamıyorum bile. | Open Subtitles | هناك سبب جيد جداً ولا استطيع حتى أن أبدأ في شرحه لا |
Benim asıl açıklayamadığım kısım, nasıl olur da adamın eli adamın gömülmesi gereken yerden sekiz kilometre ötede bulundu ki? | Open Subtitles | ما لايمكنني شرحه ، هو كيفَ إنتهى الأمر بيده على بعد خمسة اميال من المكان الذي يفترضُ ان يدفنَ فيهِ |
Bunu ben de düşündüm ama dün akşam, Açıklayamayacağım bir şey gördüm. | Open Subtitles | لقد أخذت ذلك بالحسبان.. لكن حين رأيت شيئاً ليلة أمس, والذي أنا.. والذي أنا لا أستطيع شرحه. |
- Bu ise vizz bum çok teknik bir Açıklama! | Open Subtitles | و ما يفعله هذا الزر من الصعب شرحه تقنيا |
Bazen bu mümkün oluyor Anlatması pek de kolay değil | TED | إنه من الممكن احياناً -- من المعقد شرحه -- |
Açıklanması gereken çok şey var. | Open Subtitles | الكثير مما يطول شرحه |