"شرفٌ" - Translation from Arabic to Turkish

    • onur
        
    • şeref
        
    • onurdur
        
    • onurlandırıyorsun
        
    Benim için bir onur. Mutlu bir durum uğruna olmadığı için üzgünüm. Open Subtitles إنّه كان شرفٌ ليّ، متأسف لما حدث لك ما كنت لأسعد لحدوثه
    Hayır, gerçekten bu bir onur, "Jacob Frienstein yılın avukatı" ödülünü almak. Open Subtitles ...لا, حقّاً هو شرفٌ لي أن أحظي بجائزة محامي السنة لجاكوب فرينستين
    O zamanlar onur denen şey çok önemliydi. Open Subtitles لقد تعودنا أن يكون هُناك شرفٌ في تلك المنطقة
    Sizi Otel Cortez'de ağırlamaktan şeref duyuyorum. Open Subtitles حسنا,إنه شرفٌ لي أن أرحب بك في فندق كورتيز.
    - Sizinle tanışmak büyük şeref. Open Subtitles أنه شرفٌ لي أن ألتقي بك، يا سيدي
    Tabi bizim için onurdur, Büyük Gam Gam. Ne zaman? Open Subtitles ،هذا شرفٌ لنا يا جدتي متى؟
    Beni onurlandırıyorsun. Open Subtitles ذلك شرفٌ لي.
    Bu ödül bizim için bir onur ve bu onuru... Open Subtitles .... ان هذه الجائرة تعد شرفٌ لى ...شرفٌ استحقه...
    Bakın Dr. Cooper, bu işi gerçekten istiyorum. Sizin gibi dahi biriyle çalışmak büyük bir onur olur. Open Subtitles إنظر، د. "كوبر" أنا اريد هذه الوظيفة حقاً سيكون شرفٌ كبير أنا أعمل مع رجل بعبقريتك
    Nişan partinize ev sahipliği yapmaktan onur duyarım. Open Subtitles سيكون شرفٌ لي أن استضيف حفلة خطوبتكما
    Hayatınızı kralınız ve şehriniz için vermekten daha büyük bir onur yoktur. Open Subtitles ليس ثمة شرفٌ أعظم من ان تضحوا ...بحياتكم لأجل مدينتكم ومليككم
    Bu büyük bir onur ve daha büyük bir sorumluluktur. Open Subtitles وهذا شرفٌ عظيم. ومسؤولية عظيمة كذلك.
    Evet! onur duydum doktor. onur duydum. Open Subtitles أجل، شرفٌ لي يا دكتور إنّه شرف لي
    Bu benim için büyük bir onur. TED حسناً هذا شرفٌ عظيمٌ لي.
    Gerçekten büyük bir onur. Open Subtitles هذا شرفٌ فعلاً.
    Sizinle tanışmak bir şeref, çok güzel bir sinemanız var. Open Subtitles آنسة معرفتكِ شرفٌ لي، فلديك سينما فخمة
    şeref duyarım majesteleri. Open Subtitles . هذا شرفٌ لي ، يا صاحب الجلالة
    Şunu söylemeliyim ki sizinle tanışmak benim için bir şeref bayım. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}،عليّ أن أخبرك، سيّدي إنّه شرفٌ عظيمٌ أن ألقاك.
    Ben Dr. Wen ve hastam olmanız benim için bir onurdur, Owen Wilson! Open Subtitles (وين)، وهو شرفٌ.. أن نحظى بك كمريض.. ، (أوين ويلسون)!
    - Teşekkür ederim. Haklısın. Bu bir onurdur. Open Subtitles أنتَ محق هذا شرفٌ لي
    Ito Hirobumi başkanımızı görmek bizim için bir onurdur. Open Subtitles رؤية وزير الداخلية (إيتو هيروبومي) لهو شرفٌ عظيم بالنسبة لي
    Beni onurlandırıyorsun. Open Subtitles ذلك شرفٌ لي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more