Ceplerim boş olmasına rağmen içimde, her zaman dövüş patronu gibi hissettim. | Open Subtitles | داخلي، دائماً ما شعرت بأنني مبّذر بالرغم من أن جيوبي كانت فارغة |
Onu geri çevirdiğim gece evime vardığımda etrafıma bir baktım ve 10 dakika boyunca kendimi ahmak gibi hissettim. | Open Subtitles | وفي الليلة التي رفضت بها طلبه عندما وصلت إلى المنزل ونظرت حول المنزل لـ10 دقائق تقريباً شعرت بأنني غبي |
Ailem beni tekerlekli sandalyeyle dışarı çıkardığında kendimi yeniden bir araya getirilmiş gibi hissettim. tıpkı bir yamalı bebek gibi. | TED | عندما أخرجنى والداي من المستشفى شعرت بأنني مُرقعة كالدمية. |
Eğer ilaç kullanmadan yaşamayı başarabilirsem bir şekilde aslında zihinsel bir hastalığa sahip olmadığımı, hepsinin bir hata olduğunu kanıtlayabilirmişim gibi hissediyordum. | TED | شعرت بأنني لو استطعت أن أعيش دون العقاقير سأثبت بعد ذلك كله بأنني لم أكن مريضة عقلياً و أنه كان خطأ فادح |
Doğru şeyi yapması gereken ama yapmamış birisi gibi hissediyordum. Bilirsin! | Open Subtitles | لقد شعرت بأنني لم افعل شيئاً جيداً أتفهمينني؟ |
Ama Evan hayatıma girdiğinde sonunda yerimi bulmuşum gibi geldi. | Open Subtitles | لكن عندما دخل إيفان إلى حياتي شعرت بأنني عرفت أخيراً مكاني |
Birlikteyken, onca şeyi yaparken... birine bağlandığımı hissetmiştim. | Open Subtitles | حين كنا معاً، ونقوم بتلك الأمور، شعرت بأنني مرتبط بشخص ما. |
2 aylık eğitimden sonra, tekrar daha iyi olduğumu hissettim. | TED | بعد شهرين من التدريب، لقد شعرت بأنني أتحسن في أدائي مجدداً. |
Jerry, kendimi kötü bir skeçteki komedyenin yardımcısı gibi hissettim. | Open Subtitles | جيري، شعرت بأنني رجل طبيعي في مشهد هزلي فظيع. |
Jake'in ağladığı o günden sonra kendimi kontrolümü kaybetmiş gibi hissettim. | Open Subtitles | منذ اللحظه التي إنكسر فيها جيك شعرت بأنني كنت سـ أفقد السيطره |
Nasıl olduklarını bilmiyorsun. Dün kendimi hilebaz gibi hissettim. | Open Subtitles | أنتِ لا تعرفينهم، شعرت بأنني محتال بالأمس |
Igor, kendimi sanki karanlık, korkunç bir yerdeymişim gibi hissettim. | Open Subtitles | ايغور " , لقد شعرت بأنني كنت في مكان مظلم و مخيف " |
Sanki yanlış bir şekilde tutarsam kırılacakmış gibi hissettim. | Open Subtitles | "شعرت بأنني سأقوم بكسرها إذا قمت بحملها بشكل خاطئ" |
Ama açıkçası oradayken kendimi hayat bulmuş gibi hissettim. | Open Subtitles | لقد شعرت بأنني على قيد الحياة و كان ذلك مدهشاً ، و كان ذلك كأنني... |
Bir ayağımı peşimden sürüklüyor gibi hissediyordum. | Open Subtitles | شعرت بأنني كنت أسحب ساقاً خلفي |
Nereye gittiğimi biliyor gibi hissediyordum. | Open Subtitles | شعرت بأنني أعرف إلى أين أنا ذاهب |
Bir sonraki adıma hazırmışım gibi hissediyordum. | Open Subtitles | شعرت بأنني مستعد لأخذ الخطوة التالية |
Yok oluyormuşum gibi hissediyordum. | Open Subtitles | لقد شعرت بأنني أتلاشى تدريجياً |
Hissettim ama yoksaydım. Bütün bir süre boyunca onun adına düşünmüşüm gibi geldi. | Open Subtitles | شعرت بهاذا, شعرت بأنني مكتومة, طوال الوقت, شعرت بأني أفكر نيابةً عنها. |
Büyük bir oyunda falan olduğumu hissetmiştim. | Open Subtitles | لقد شعرت بأنني في مسرحية أو ما شابه |
Sonunda tam da olmam gereken yerde olduğumu hissettim. | Open Subtitles | اخيرا , شعرت بأنني في المكان الذي من المفترض ان اكون فيه |