"شعوره" - Translation from Arabic to Turkish

    • hissettiğini
        
    • hislerini
        
    • duygularını
        
    • duygusu
        
    • hisseder
        
    • hissetti
        
    • hissediyor
        
    • hisleri
        
    • hissetmiş
        
    • hissettiriyor
        
    • hissettirdiğini
        
    Ona e-posta gönderdim ve ne hissettiğini sordum, şöyle dedi, "Çok lezizdi." TED أرسلت له بريدا إلكترونيا سألته فيه عن شعوره فأجابني بأنه يشعر بالمتعة.
    Babam bana nasıl hissettiğini söylediğinde ikisinin de birbirlerine ilgisi varmış gibi görünüyordu. Open Subtitles عندما أخبرني أبي عن شعوره كان الأمر يبدو أن كلاهما مغرمان ببعضهم البعض
    Ailem beni çok küçükken terk etmiş. O yüzden onun hislerini anlamıyor olabilirim. Open Subtitles لقد تخلت عني عائلتي عندما كنت صغيرة ربما لهذا السبب لا أفهم شعوره
    Baban bize destek olmak için canını dişine takıp çalışıyor. Onun duygularını incitirsin. Open Subtitles هو فى الخارج يبذل أقصي ما فى وسعه لكي يدعمنا سوف تجرحين شعوره
    Gururu ve suçluluk duygusu ona bir hava değişimine ihtiyacı olup olmadığını soruyordu. Open Subtitles إن كبرياءه و شعوره بالذنب قد دفعا به لخلق جو من اللامبالاة
    Yaptıklarını bilse ne hisseder tahmin etsene... Open Subtitles تصوري شعوره كيف سيكون عندما يعلم بكل مافعلتيه
    Kardeşine yaptığın büyü hakkında ne hissetti? Open Subtitles ما شعوره حيال التعويذة التي ألقيتها على أخيه ؟
    öyle hissediyor ki -- El Cezire Uluslararası'nda öyle hissediyor ki medyayı, Doğu ve Batı arasında köprü kurmak için kullanabilir. TED بحيث أن شعوره الآن بأنه في قناة الجزيرة العالمية لأنه يشعر بأنه يستطيع إستخدام الإعلام لتجسير الهوة بين الشرق والغرب.
    Sana katılıyorum çaylak. Ama Gibbs'in hisleri tam tersini söylüyor. Open Subtitles أنا معك أيها الأختباري, لكنه شعوره قوي للغايه تجاه هذا
    Tarihte, yaşadığı dönemde kapana kısılmış gibi hissetmiş olsa da kelimeleri birçok jenerasyonun kendilerini tanınmış hissetmesini sağladı ve onları, toplumun en karmaşık meselelerine daha incelikli bir anlayışa yönlendirdi. TED بالرغم من شعوره بأنه محبوس ومحاصر في لحظة في التاريخ، جعلت كلماته جيلًا كاملًا يشعر بأنه معروف، من خلال إرشادهم تجاه فهم أفضل وأدق لمشاكل وقضايا المجتمع الأكثر تعقيدً.
    Bazen acı güzel hissettiriyor. Open Subtitles أحياناً, يكون الألم شعوره جيداً
    Bunun bir anlığına iyi hissettirdiğini, sonra ise üzdüğünü bilmiyorlar. Open Subtitles لا يعلمون أنه شعوره جيّد للحظـة وبعدهـا ينتـابك حزن عـاقبته
    Her şey farklı olabilir, her şey ne hissettiğini sergileyebilir. TED لذلك يمكن أن يصبح كل شيء مختلفًا، ويمكن لكل شيء أن يجسد شعوره.
    O zamanlar babanızın farklı hissettiğini düşünüyorsam da. Open Subtitles حتى لو أنا فكرت فان أبيك سيكون شعوره مختلفاً حينذاك
    Evet. Sonunda ne hissettiğini anladım. Open Subtitles أجل، فأنا بعد كل هذا أعتقد بأنني أعرف شعوره
    Üzgün olduğumu söylerdim ama neden bu şekilde hissettiğini anlamlandıramıyorum Open Subtitles سأشعر بالسوء لذلك، ولكنّني لن أفهم سبب شعوره بذلك
    Babamın Hollandalılar ile ilgili hislerini bilemem Linda. Open Subtitles لا أعلم ما شعوره تجاه الهولنديين ، ليندا
    Ama bebek ona karşı hislerini değiştirebilir. Open Subtitles ولكن الطفل قد يغير طريقة شعوره نحوها
    Failin boyunu, kilosunu boyun çapını ve duygularını bilmek gerekir. Open Subtitles يجب عليك معرفة طول ووزن الشحص المطلوب شنقه مقاس عنقه وما هو شعوره تجاه كل هذا.
    Ve biliyorum ki onun suçluluk duygusu onu bana kendi kendine getirecektir. Open Subtitles خصوصًا أني متأكد بأن شعوره بالذنب سيقوده إلي بالنهاية
    Patronu biraz över diye umuyordum sana biraz daha borçlu hisseder falan diye ama işlerin böyle gitmesi ne garip. Open Subtitles كنت آمل بعض المديح من رئيسه... شعوره بأنه يدين لكِ... من المضحك كيف تسير هذه الأمور.
    Ama öyle yapsam bile insanlar "Vicdanen suçlu hissetti, o bir hain" diyecekti. Open Subtitles لكن حتى لو فعلت ذلك ، سيقول الناس "بسبب شعوره بالذنب" لقد كان خائناً
    Buna inanmak zor ama öyle hissediyor. Open Subtitles اعلم انك لن تصدقك لكنها الحقيقه,هذا شعوره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more