"شفاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyileşme
        
    • iyileştirmek
        
    • iyileşmesini
        
    • tedavisi
        
    • iyileştirici
        
    • iyileşmesi
        
    • şifa
        
    • iyileştirebilir
        
    • iyileşir
        
    • iyileşen
        
    • iyileşmiş
        
    • iyileşecek
        
    • iyileştirip
        
    • iyileşmesine
        
    • iyileştirmeye
        
    Eğer ben normal bir hayat her türlü yol olacak, bizim için herhangi bir iyileşme olacaktır. Open Subtitles لا ، حقا ، إذا كنت سأعيش أى نوع من الحياة الطبيعية سيكون لا يوجد شفاء لأى أحدٍ منا
    Yaranın iyileşme karakteristiği, sonuncunun cinayet saatinden iki saat önce meydana geldiğini gösteriyor. Open Subtitles واحدة فوق الأخرى على خلفية كتفه الأيمن خصائص شفاء الجرح تشير إلى أن الأخير حدث
    Cehennemden ruhları çıkarmak, şeytanı iyileştirmek bir cehennem köpeği öldürmek! Open Subtitles إخراج الأرواح من الجحيم، شفاء الكائنات الشيطانيّة قتل كلب جحيم
    Gördüğünüz gibi binlerce hayranı Sultan'ın hemen iyileşmesini istiyor. Open Subtitles كما ترون آلاف المشجعين متواجدون هنا ليتمنوا لبطلهم سلطان شفاء عاجلاً
    - Cevabı bilimde bulamayız, çünkü tedavisi bilimde yok. Open Subtitles أو نُغادرهم ؟ لن توجد الإجابة فى العلم لأنه لايُوجد أي شفاء من العلم
    Ve hatırlayın çok da uzun olmayan biz zaman öncesine kadar İngiltere kraliyet ailesinin büyülü iyileştirici güçleri olduğuna inanılırdı. TED ويجب أن تتذكروا، لم يكن ذلك منذ زمن بعيد أن العائلة المالكة في إنجلترا كان يُعتقد أنها تتمتع بقوى شفاء سحرية
    Doktorum beynimin iyileşmesi için, onu dinlendirmem gerektiğini söyledi. TED قال لي طبيبي أنه من أجل شفاء مخي، يجب أن أريحه
    Fakat merak ediyorum... kırılma olmazsa, iyileşme de olmaz. Open Subtitles لكنني أتسآل إذا لم تحطم القلوب فلن يكون هنالك شفاء
    İyileşme olmazsa... ders alınacak bir şey de olmaz. Open Subtitles وإذا لم يكن هنالك شفاء فلن يكون هنالك تعلم
    İnsanlar vitamin aldığında, vitaminler özellikle iyileşme sağlamaz onlar vücudun bunu yapmasına olanak verir, vücudun kendini iyileştirmesine. Open Subtitles عندما يأخذ الناس الفيتامينات لا تقوم الفيتامينات تحديداً بذلك هي تمكّن الجسد من القيام بذلك هي تمكّن الجد من شفاء نفسه.
    kanser durdurulmamış bir iyileşme sürecidir. Open Subtitles بأن السرطان هو عمليّة شفاء لم يتم إيقافها.
    Bir hastane çalışanı bana amacının hastaları iyileştirmek olduğunu söyledi. TED قيّم مستشفى أخبرني أن هدفها هو شفاء المرضى.
    İnsanoğluna acı çektiren sayısız hastalıklarla ilgilenmek, onları iyileştirmek veya hastalıkları önlemek için yeni yöntemler tasarlamak. Open Subtitles الاهداف الرئيسية لاي جي اس, لتصميم طريق جديد لعلاج و شفاء
    Yavaş iyileşmesini, kötü cerrahi yatakları ve bağışıklık sistemini düşünürsek bir hafta içinde enfeksiyon kapacaktır. Open Subtitles مع شفاء صعب وملازمة سريرية بعد الجراحة مع حالته المناعية سيتعرض للعدوى في خلال اسبوع
    Babanın tedavisi konusunda yardım etmeyecek miydin? Open Subtitles لا أفهم. ألن تقومي بالعلاج الذي سيساعد على شفاء والدك؟
    Trilsettum'un iyileştirici yönlerini görmek için deneylerimin bir parçası olmak istediğinizi söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت انكي تريدين أن تشاركي في تجاربي ، لمشاهدة آثار شفاء النبتة
    Bir kaç mermi yarasının iyileşmesi gibi bir şey bu. Open Subtitles هذا مثل الشفاء من عدة جروح إطلاق نيران أنت فقط لا تستطيع أن تذهب مع شفاء أعضائك
    Yeni açılan, Ziyaretçiler şifa Merkezleri büyük toplulukları kendine çekiyor. Open Subtitles مراكز شفاء الزوار افتتح حديثا تجتذب حشود ضخمة.
    Artık mutasyonlu hücrelerin her şeyi iyileştirebilir. Open Subtitles ‫خلاياك المتحولة تستطيع الآن شفاء أي شيء
    Bu esnada yaralar iyileşir, iyileşirse tabii. Open Subtitles أثناء شفاء الجروج إذا شفيت أصلاً
    Bağışıklık sistemini göz önünde bulunduran bu tür çalışmalar gelecekte tamamıyla yapay organlar üretmemizi sağlayabilir. Vücudumuzun reddetmeyeceği protezler ve kendiliğinden iyileşen yaralar gerçek olabilir. TED في المستقبل، هذه الطريقة في العمل جنبًا إلى جنب مع الجهاز المناعيّ قد تمكننا من تصميم أعضاءٍ اصطناعيّةٍ بالكامل، وأطرافٍ صناعيّة متكاملةٍ تمامًا، وعلاجات شفاء ذاتيٍّ للجروح.
    İyileşmiş yara izleri bunun 30 ile 40 yıl önce olduğunu gösteriyor. Open Subtitles شفاء أنسجة الجروح تشير إلى أن هذا قبل 30 أو 40 عاماً
    Neden yaralandığımızı sorgulamamalıyız eğer ki, yara iyileşecek durumdaysa. Open Subtitles بأنّنا لا ينبغي أن نسأل عن سبب جروحنا مجرد إمكانيه شفاء الجرح
    Seninle birleşip, hastalığını iyileştirip, sonra da çıkıp gidemem. Open Subtitles لا يمكننى الإندماج معك و شفاء مرضك ثم الرحيل
    Oğlunun iyileşmesine yardımcı olabilecek yerel kliniklere ilaç sağlayan sivil toplum örgütlerinden bahsettim. TED ظللت اتحدث عن المنظمات غير الحكومية التي تورد الدواء إلى العيادات المحلية. التي يمكن أن تساعد على شفاء ابنه.
    Son dakikada dramatik bir şekilde Amerika'yı iyileştirmeye çalışıyorum. Open Subtitles أساعد على شفاء أمريكا بأسلوبٍ مثير في الساعة الحادية عشرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more