"شيء بخير" - Translation from Arabic to Turkish

• şey yolunda
• şey yoluna
• şeyin yolunda
• şey iyi
• Sorun yok
• şey yolundaymış
• şey yok
• sey yolunda
• şey düzelecek
• şey harika
• şeyin iyi
• şey güzel

Hey, kızlar, iş görüşmesi yaptık biraz. Her şey yolunda.
كنا نناقش بعض الأعمال يا فتيات كل شيء بخير ؟

Mektupları hep aynı, ben de her şey yolunda diye cevaplıyorum.
رسائلها دائمًا بنفس المضمون و أرد عليها بأن كل شيء بخير

Dün gece baya iş oldu. Her şey yolunda mı?
كانت ليلة مزحمة البارحة ، هل كل شيء بخير ؟

Her şey yolunda. Burada hiç ateş bükücü yok. İşinizi iyi yapmışsınız.
يبدو كل شيء بخير, لا يوجد مُخضعي نار هنا أحسنتم عملاً جميعاً

Yolda giderken gördüğü şeyleri yazar. - Her şey yolunda.
الكثير من الاشياء الجيدة على مر الطريق كل شيء بخير

Evet, evin etrafını kontrol ettim ve her şey yolunda gözüküyor.
اجل لقد تفحصت في جميع أنحاء المنزل، ويبدو كل شيء بخير.

Hiçbir şey yolunda değilken "her şey yoluna girecek" mi diyor?
هل يخبرك ان كل شيء بخير حتى عندما لا يكون كذلك؟

Eğer onlar ayakta ve gülümsüyorsa her şey yolunda demektir.
إن كانوا متماسكين و يبتسمون، حينها سيكون كل شيء بخير

Hükümet tamir oyuncakların mı ne üstünde çalışıyorsan onunla her şey yolunda mı?
أكل شيء بخير مع ألعاب حكومتك ؟ او مهما يكن ما تعمل عليه

Dr. Bell? Haddimi aşmak istemem ama her şey yolunda mı?
هذا قد يكون خارج المسار لكن هل كل شيء بخير ؟

Her şey yolunda.
كلا لا نريد الذهاب الى الشرطة .كل شيء بخير

Kontrolü biraz kaybettim ama, şu an her şey yolunda.
فقدت بعض التوازن هنا لكن الآن كل شيء بخير

Güzel, güzel. Yeni ailenle her şey yolunda mı?
جيد,جيد هل كل شيء بخير مع والداك الجُددُ؟

Her şey yolunda, artık her şey yolunda olacak.
كل شيء بخير الآن، كل شيء سيكون على ما يرام

Her şey yolunda.
كل شيء بخير الأن كل شيء كل شيء بخير تمام

sakin ol.Her şey yolunda.
إرتحي كلّ شيء بخير تكلّمت مع الوكلاء الإتحاديين كُلّ شيءِ على ما يرام

Abartıyorsun, her şey yolunda. Sadece kahve içmeye gitmişler.
انت تبالغين، كل شيء بخير على اية حال سوف اشرب بعض القهوه

Abartıyorsun. Her şey yolunda. Onlar... sadece kahve almaya gitmiştir.
انت تبالغين، كل شيء بخير على اية حال سوف اشرب بعض القهوه

Ve benim babana, elimi tutup her şeyin yolunda olduğunu söylemesine ihtiyacım var...
وأنا أحتاج أباك حينها كي يمسك يدي ويقول لي أن كل شيء بخير

Yalnız dediğim gibi yapın, ve her şey iyi olacak.
فقط افعلي ما يقال لك وسوف يكون كل شيء بخير

Uçağın kalkışı, inişi, ...havada, yerde, Sorun yok, ...her bir reklamda her şey yolunda olacak.
في أي شكل, ليست مشكله كل شيء بخير, ككل إعلان

Ne zamandır her şey yolundaymış gibi davranmak yüce kaiden oldu?
منذُ متي والتظاهر بأن كل شيء بخير أصبح فجأةً شيء عادي؟

Bir şey yok. Evrak işlerini düzenli yapar. Bu iyi bir şey.
أوه بخير كل شيء بخير المهم أنه يقوم أعماله

Ama her sey yolunda. iyi hissediyorum.
لكن كل شيء بخير. أشعر أنّي في حالة جيدة.

Her şey düzelecek. Sadece plazmafereze başlamalıyız.
سيكون كل شيء بخير نحتاج فقط البدء بتصفية البلازما

Geçen sefer, her şey harika giderken, birden bire, işin yüzünden beni terk ettin.
آخر مرة كنا فيها معاً كان كلّ شيء بخير وبعدها من حيث لا أدري هجرتيني بسبب عملكِ

Birbirimize güvendiğimiz ve birbirimize tutunduğumuz sürece her şeyin iyi olacağını söylemiştin.
قلت لنا طالما اننا نثق ببعضنا و تضامنا سيكون كل شيء بخير

Her şey güzel. Hepsi unutuldu. İşte.
كل شيء بخير, لقد نسي ذلك سأراكي الأسبوع القادم