"شيء عليك" - Translation from Arabic to Turkish

    • gereken bir şey
        
    • gereken şey
        
    Yani benim için yollar bir macera değil. Tuvalete gitmek gibi bir şey. Yapmam gereken bir şey. Open Subtitles إذن الطريق بالنسبه لي إنه ليس مثل مغامره انه مثل الذهاب إلى المرحاض مثل شيء عليك فعله
    Bilmeniz gereken bir şey olduğu için bugün mahkemeye çıkmak istedim. Open Subtitles لقد طلبت الحضور قبل المحكمه اليوم لأنه هناك شيء عليك أن تعرفه
    Arkadaşını bırakmak zorunda kaldığımız için üzgünüm ama anlaman gereken bir şey var. Open Subtitles أنا آسفة، علينا أن نترك صديقك لكن هناك شيء عليك أن تفهميه
    Halk içeri giriyor ve ilk yapmanız gereken şey laboratuvar önlükleri giymek. TED يأتي الجمهور، وأول شيء عليك القيام به هو لبس معطف المختبر.
    Ne sattığım ve kime sattığım en son endişelenmen gereken şey... Open Subtitles إن ما أبيعه و لمن سأبيعه هو آخر شيء عليك أن تقلق بشأنه
    Bu iş çığırından çıkmadan önce senin de yapman gereken şey. Open Subtitles شيء عليك فعله قبل أن يخرج هذا عن السيطرة.
    Madem yakın oluyoruz, bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles طالما أننا نقول الحقيقة، هناك شيء عليك معرفته.
    Benimle arabana doğru gelir misin? Görmen gereken bir şey var. Open Subtitles لنذهب لسيارتك، فهنالك شيء عليك رؤيته
    Robert Crawford hakkında bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles هناك شيء عليك معرفته عن روبرت كروفورد
    Hakkımda bilmen gereken bir şey var Max. Evet? Open Subtitles هناك شيء عليك أن تعرفه عني يا ماكس
    - Ajan DiNozzo-- - Bilmeniz gereken bir şey söylemedi müdürüm. Open Subtitles لا شيء عليك معرفته حضرة المديرة.
    Bay Carl'ı böyle duymamıştım. Bay Carl hakkında öğrenmen gereken bir şey. Open Subtitles ليس هكذا سمعت عن السيد " كارل روز " شيء عليك فهمه بشأن السيد " كارل "
    Bunun şefine söylemen gereken bir şey olmadığını mı düşündün? Open Subtitles ألا تظنه شيء عليك تبليغه لرئيسك ؟
    Bu Tony'nin üstüne bildirmeniz gereken bir şey. Open Subtitles إنه شيء عليك وضعه في مكتب مديرك
    Bu durumda ilk yapman gereken şey rakibini alt etmek. Open Subtitles في هذه الحالة، فإن أول شيء عليك القيام به
    Çevremizin görüntüsünü oluşturmak için bariz olarak ilk yapmanız gereken şey ışığı algılamaktır. Open Subtitles من أجل تَكْوِين صورة عن العالم، اذا من الواضح أن أول شيء عليك القيام به هو الكشف عن الضوء،
    Ama burada bilmen gereken şey Monica tam olarak gönüllü değil. Open Subtitles و لكن هناك شيء عليك معرفته هنا شيء لن تقوم مونيكا بالتطوع بإظهاره
    Asıl unutulmaması gereken şey sana asla zarar vermeyeceğim. Open Subtitles و أهم شيء عليك أن تتذكره هو أنني لن أؤذيك أبداً
    İlk yapmanız gereken şey göz teması kurmamak. Open Subtitles أول شيء عليك فعله هو تجنب النظر في العين
    Batakhanede ilk kontrol etmen gereken şey medikal imkanlar ve dürüstlük. Open Subtitles أول شيء عليك أن تراجع في المكان... الوسائل الطبية، بأمانة.
    Şimdi cin remi oynarken ilk öğrenmen gereken şey, yere atılan kartlardan gerçekten işine yaramayanı almamaktır. Open Subtitles (أول شيء عليك تعلمة في لعبة (جين راليس هو عدم أخ ورقة من الاوراق المفتوحة ألا إذا كنت بحاجة إليها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more