"شيء ما في" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir şey var
        
    • içinde bir şey
        
    • içine bir şey
        
    • da bir şey
        
    • bir şeyler oluyor
        
    • bir şeyler var
        
    Bu dünyada para ile satın alamayacağın bir şey var mı? Open Subtitles هل يوجد شيء ما في هذا العالم لا يمكن شرائه بالمال؟
    Gitmeden önce, bahçede bana yardım edebileceğini umduğum bir şey var. Open Subtitles قبل ذهابك هناك شيء ما في الحديقة تمنيت لو ساعدتي فيه
    İçinde bir şey belirme ihtimaline karşı kutuyu izlemem lazım. Open Subtitles ‫من المفترض أن أراقب الصندوق ‫وأرى إن ظهر شيء ما في داخله
    Demek ki sigara paketinin içinde bir şey var. Open Subtitles إذاً هناك شيء ما في علبة السجائر.
    Bir inşaat sahasından geçerken, bluzunun içine bir şey düşmüş. Open Subtitles أنها كانت تمشي في موقع بناء حيث سقط شيء ما في بلوزتها
    Memur maaşını düşünürsek, pek değil. Yerde, Londra'da bir şey bulduğunu sanıyorum. Open Subtitles حسناً، إنني أفترض أنك عثرت على شيء ما في "لندن".
    Belli ki, hayatında bir şeyler oluyor. Başın belada mı bilmiyorum. Open Subtitles بوضوح , هناك شيء ما في حياتكِ أنا لا أعلم هل أنتِ تمرين بمشكلة ؟
    Ekonomik gerileme,baş döndürücü ve korkutucu... ...bugünlerde havada bir şeyler var.. ...üstelik gerçekten yetki verilen bir şeyler. TED الركود الاقتصادي جعلنا متذيلين وخائفين، وهناك شيء ما في الجو هذه الأيام وهو أيضا مقوي جدا.
    Ormanda ve nehirde olan ve bizim şehirde çoktan kaybettiğimiz bir şey var. Open Subtitles شيء ما في الغابة والماء , فقدانه في المدينة
    Orada bizi bekleyen bir şey var, ve o bir insan değil. Open Subtitles هنالك شيء ما في الخارج ينتظرنا... . أنا متيقن إنّه ليس برجل
    -ıyi göremiyorum. Ama orada bir şey var. Open Subtitles لا أستطيع الرؤية بشكل كافي لكن هناك شيء ما في الداخل
    Konuşmanızda bir şey var, hep güvenimi geri kazanıyorsunuz. Open Subtitles هناك شيء ما في طريقتك بالتحدّث ترد إليّ الثقة
    Karnınızda, orada olmamasını istediğiniz bir şey var. Open Subtitles لقد حصل شيء ما في بطنك كنتِ أتمنى أنك لم تكن لديك
    İçinde bir şey yoksa ne olayım. Open Subtitles أراهن على وجود شيء ما في داخله
    Walt'a zarf içinde bir şey verdi. Open Subtitles و أعطـتـه شيء ما في مغـلـف
    Dışarıda ağaçların içinde bir şey var. Open Subtitles هناك شيء ما في الغابة
    Meyhanedeki barmen içkimin içine bir şey koymuş. Open Subtitles .النادلة في الحانة وضعت شيء ما في شراب
    Doktor, suyun içine bir şey mi atmış? Open Subtitles ان الدكتور سكب شيء ما في الماء؟
    Bardağın içine bir şey koydu. Open Subtitles لقد قام بوضع شيء ما في ذلك الكأس.
    Yerde, Londra'da bir şey bulduğunu sanıyorum. Open Subtitles حسناً، إنني أفترض أنك عثرت على شيء ما في "لندن".
    Cooper Union'da bir şey düzenliyorlardı. Open Subtitles لديهم شيء ما في "كوبر يونيون"
    Amanda, iş yerinde bilgin olması gerektiğini düşündüğüm bir şeyler oluyor. Open Subtitles اسمعي, أماندا, لقد حصل شيء ما في العمل وأظن أنكِ لابد أن تعرفي
    Bilmiyorum. Altımızda bir şeyler oluyor. Open Subtitles لا أعلم يوجد شيء ما في الأسفل
    Baba. Burada kesin bir şeyler var! Open Subtitles أبي ثمة شيء ما في هذا المنزل بالفعل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more