"شيء مثير" - Translation from Arabic to Turkish

    • seksi şey
        
    • seksi bir şeyler
        
    • heyecan verici bir şey
        
    • seksi şeydi
        
    • seksi bir şey
        
    • Seksi birşeyler
        
    • heyecanlı bir şeyler
        
    • ilginç bir şey
        
    • heyecanlı bir şey
        
    Bu hiç iyi olmaz. Bu hayatımda gördüğüm en seksi şey. Open Subtitles ـ هذا لن يكون جيّدًا ـ أنه أكثر شيء مثير رأيته في حياتي
    Gördüğüm en seksi şey bu. Open Subtitles هذا أكثر شيء مثير رأيته في حياتي
    Bu taraftan seksi bir şeyler geliyor. Aslında, Dakota benim evime gidiyor. Open Subtitles شيء مثير قادم من هذا الاتجاه "داكوتا" فعلاً ذاهبة إلى بيتي
    Ne heyecan verici bir şey. Evet, bir şiir ile bitirmek isterim. TED يا له من شيء مثير. أود أن أنهي بمقطع من الشعر.
    Bu gördüğüm en seksi şeydi. Open Subtitles ذلك أكثر شيء مثير رأيته على الإطلاق
    Bir kadın için seks yapmak istemeyen bir erkekten daha seksi bir şey olamaz. Open Subtitles لا يوجد شيء مثير أكثر من أن هناك رجل لا يحب أن يمارس الجنس
    Seksi birşeyler olsun. Open Subtitles شيء مثير. تختاريه أنتِ.
    Kanepenin üzerinde oturmuş heyecanlı bir şeyler olsun istiyorduk ve oldu! Open Subtitles نتمنى شيء مثير أن يحدث ولقد حدث
    Bu, abartmasız herhangi birinin söyleyebileceği en seksi şey. Open Subtitles هذا حرفياً أكثر شيء مثير قاله أحد مرة
    - Bir adamdaki en seksi şey, mizah anlayışıdır. Open Subtitles .. أكثر شيء مثير في الرجل هو حس دعابته
    Yani seninle ilgili en seksi şey bu. Open Subtitles هذا أكثر شيء مثير فيك
    En iyi İskoç viskimizden veririz, sen de seksi bir şeyler giyersin. Open Subtitles أفضل نوع من " السكوتش" و ارتدي شيء مثير
    Kıza da seksi bir şeyler giymesini söyle. Open Subtitles وأخبرها أن تلبس شيء مثير
    Bize seksi bir şeyler lazım! Open Subtitles ...نحتاج شيء مثير
    Eğer heyecan verici bir şey olursa sana söyleyeceğime söz veriyorum. Open Subtitles لكن لو أنّه ثمّة شيء مثير أعدكِ أنّني سأخبركِ به
    Buralarda zaten hiç heyecan verici bir şey olmaz. Open Subtitles لا شيء مثير يحدث أبدا هنا على أية حال
    Kimse bu hafta sonu paylaşmak istediği heyecan verici bir şey yaşadı mı? Open Subtitles هل حدث أي شيء مثير لأحد لأعرفه؟
    Bu gördüğüm en seksi şeydi. Open Subtitles هذا أكثر شيء مثير رأيته على الإطلاق
    - Orada seksi bir şey var mı? Open Subtitles الديك شيء مثير هناك?
    Vera Rubin, karadelikler gibi Seksi birşeyler üzerinde çalışırsa eğer, diğer astronomların yayınlama konusunda onu yeneceklerini biliyordu. Open Subtitles (فيرا روبن) علمت إن درست شيء مثير كالثقوب السوداء سينتهي بها الأمر أن الفلكيين الأخر سيشهروا بها في الإعلام
    heyecanlı bir şeyler yapalım. Open Subtitles دعنا نفعل شيء مثير
    Bununla birlikte, laptopuna girmeyi başardım ve çok ilginç bir şey buldum. Open Subtitles مع ذلك، لقد دخلت إلى حاسوبه و وجدت شيء مثير جداً للإهتمام.
    Duygusal bir irkilme hissettiğiniz oldu mu? Öylesine heyecanlı bir şey ki baştan aşağı bir titreme hissedersiniz. TED هل سبق أن شعرتم بقشعريرة عاطفية، حدث شيء مثير للغاية لدرجة أصابتكم بالرجفة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more