"شيئاَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bir şey
        
    • bir şeyler
        
    • birşey
        
    • hiçbir şey
        
    • bir şeye
        
    • bir şeyi
        
    • bir bok
        
    • birşeyler
        
    Bundan böyle, dışarı çıktığınızda Bir şey görürseniz, Bir şey duyarsanız hemen durduracaksınız. Open Subtitles من الآن وصاعداَ حينما تخرجون لو سمعت أو رأيت شيئاَ عليك أن توقفه
    Ama dün bize söylemeyi unuttuğun Bir şey varsa, sorun olmaz. Open Subtitles لكن لو أن شيئاَ ربما نسيت إخبارنا عنه بالأمس فهذا متفهم
    Belki içlerinde gizlenmiş bir şeyler vardır diye müsveddelere bakıyordum. Open Subtitles حسناَ كنت أبحث في المخطوطات أفكر ربما شيئاَ مخبئاَ بهم
    Bu herif çok sinirlendi. Bana güven. bir şeyler saklıyor. Open Subtitles وهذا الرجل متوتر للغاية، ثقي في، إنه يخفي شيئاَ
    Ama bu orospu birşey söylemezse, ne anlama geliyor bu? Open Subtitles لكن لو لم تقل العاهرة شيئاَ فماذا يعني هذا ؟
    Hayatımın zor olacağı gerçeğini... bunu beklemem gerektiğini kabul edebilsem, o zaman hiçbir şey... beni kızdırmazdı diye düşünmüşümdür hep. Open Subtitles لا أعرف ، أعتقد أني لو تقبلت فكرة أن حياتي ستكون قاسية فسيكون هذا شيئاَ متوقعاَ ولن يضجرني
    Anlayamadığım nedenlerle, farklı bir şeye dönüştü. Open Subtitles ما أصبحنا له شيئاَ مختلفاَ لأسباب لم أعد افهمها
    Tıpkı, uh, bir şeyi yapmadığını bildiğin halde daha önce yapmışsın gibi Open Subtitles كما لو أنك فعلت شيئاَ من قبل لكن تعرف أنك لم تفعله
    - Yine böyle Bir şey yaparsa ve bu sefer birine Bir şey olursa, engelleyebilecekken engellememişsen seni rahatsız etmez mi? Open Subtitles وهو سيفعل شيئاَ كهذا ثانيةَ هذه المرة قد يتأذى أحد الفرق هذه المرة تستطيع إيقافه ولم تفعل وهذا لا يضايقك ؟
    Tamam, Dr. Hamza bunu tetikleyen Bir şey olduğunu söylemişti. Open Subtitles حسنا، اه قال الدكتور, حمزة شيئاَ أثار عليها هذا الصباح
    Biri senden Bir şey koparıp, alsa hoşuna gider mi? Open Subtitles كيف ستشعرين إذا جاء شخص من مكان بعيد ليأخذ منكِ شيئاَ ؟
    Bununla birlikte, saygıdeğer hanımefendimize benzemeyi öğrenmeğe başladığına göre, sana Bir şey vereceğim, böylece kitaplarımızdan bazılarını okuma şansına iyice layık olacaksın. Open Subtitles فوق هذا بما أنك بدأت تضاهي سيدتنا العزيزة سأعطيك شيئاَ تستحقه بشدة فرصة لقرأة بعض مؤلفاتنا
    Size göstermek istediğim bir şeyler var ve... ve, sonra, bilmiyorum, sonrasında beni burda görmek istemeyeceksiniz, Open Subtitles اريد أن أريكم شيئاَ بعدها لا أدري قد ترغبون في خروجي
    Aslında iş arıyor, bilgisayar, teknisyeni. Eğer bir şeyler duyarsanız. Open Subtitles في الحقيقة تبحث عن عمل لو احتجت شيئاَ فهي متخصصة تقنية
    Başka bir şeyler daha duydun mu? Open Subtitles آسف أني لم أستطع الحضور هل سمعت شيئاَ آخر ؟
    Kimse birşey görmedi. Tek kelime etmeyin,tamam mı? Open Subtitles لم يرَ أحد شيئاَ لذا أبقوا فمكم مطبقاً؛ مفهوم؟
    Kimse birşey görmedi. Tek kelime etmeyin, tamam mı? Open Subtitles لم يرَ أحد شيئاَ لذا أبقوا فمكم مطبقاً؛ مفهوم؟
    - Ben de öyle birşey olduğunu düşünmüştüm. - Artık gidebiliriz. Open Subtitles توقعت أنه قال شيئاَ مثل ذلك الآن، يمكننا الذهاب
    52 yaşındaydı ve birden... gerçekte kendinden hiçbir şey vermemiş olduğunu fark etmişti. Open Subtitles كان يبلغ 52 عاماَ ، وقد آلمه فجأة أنه لم يمنح شيئاَ من نفسه لأحد
    Beni hakkında hiçbir şey bilmediğim bir suç hakkında konuşturabileceğini umuyor. Open Subtitles آملة بأنها تخيفني لأقول شيئاَ عن الجريمة التي لا أعرف شيئاَ عنها
    Aman tanrım. Evet. Kulübe söyleyecek bir şeye ihtiyacım var. Open Subtitles واغتصابها بعدة أشخاص أحتاج شيئاَ أخبرهم به
    Sadece önceden bilmediğiniz bir şeyi ve mümkünse babanızın dahi bilemeyeceği bir şeyi bulana kadar makaleyi okumalısınız. TED ما عليك سوى قراءة المقالة حتى تجد شيئاَ لا تعلمه ومن المستحسن ألا يعلم حتى أباك عنه
    Aklı başında birine danışmadan ikinizden birinin hiçbir bok yapmasını hatta bir bok yapmaya niyetlenmesini bile istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أياََ منكما يفعل شيئاَ أو حتى يتفكر بفعل شيء حتى تدققونه مع شخص يستطيع التفكير
    Onu gördüğüm an, birşeyler olacağını anlamalıydım! Open Subtitles في اللحظة التي رأيتها فيها,علمت أن شيئاَ ما سيحصل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more