"صاحبك" - Translation from Arabic to Turkish

    • arkadaşın
        
    • dostun
        
    • adamın
        
    • Arkadaşının
        
    • Arkadaşına
        
    • Arkadaşınızın
        
    • dostunum
        
    • Arkadaşını
        
    Merak etme, onbaşı, arkadaşın kendisini tam bir muhafız olarak gösterdi. Open Subtitles لا تقلق أيها العريف صاحبك أثبت نفسه بأنه حارس حقيقي اليوم
    Hey Amigo, piyano çalan arkadaşın da bizimle mi? Open Subtitles صديقي.. هل صاحبك الذي يعزف البيانو بالداخل معنا؟
    arkadaşın cinayet mahalinde kovan izleri bırakmış. Open Subtitles ترك صاحبك أثر للصدف في جميع أنحاء مسرح الجريمه
    Sen dostun Teğmen Kirk'ü aklamaya çalışıyorsun. Open Subtitles أنت تعمل من أجل تبرئة صاحبك ليوتينانت كيرك
    dostun Warden ayırmasaydı Open Subtitles إذا لم يقم صاحبك مأمور السجن بالأمر بالتوقف عن الضرب
    Bu yaşlı köpek kimseyi sevmez, ama bu adamın yanından ayrılmıyor. Open Subtitles هذ الكلب العجوز لايحب أحداً لكنه لايريد ترك صاحبك ابداً
    Arkadaşının istediği 3 milyon dolardan bahsediyorum. Open Subtitles أتحدّث عن الملايين الثلاثة التي طلبها صاحبك هذا
    Hey sakın unutma. Parayla kendine benzetemediğin tek arkadaşın benim. Open Subtitles هي ، و لا تنسى أني أنا صاحبك الوحيد الذي يحبك لكن ليس من أجل مالك
    Selam, benim, 29 yaşındaki zavallı stajyer arkadaşın. Open Subtitles مرحبا, انه انا, صاحبك المثير للشفقه العمر 29 سنه صديق مقيم.
    Bu mahkemede karşıma yetişkin olarak çıkarsan, onu hücre arkadaşın yapacağım. Open Subtitles إذا ظهرت في هذه المحكمة بعد بلوغ سن الرشد سأتأكد من أن يكون صاحبك في الزنزانة
    - O arkadaşın şu an beni sikmeye çalışıyor. Open Subtitles صاحبك الصغير بيحاول يخدعني دلوقتي، اتصل بيه على الموبايل دلوقتي
    Kapa çeneni, bu senin liseden arkadaşın. Open Subtitles اقفل كسم بؤك ده خالص، مش ده صاحبك من المدرسة الثانوية
    Sen ve yarım akıllı arkadaşın beni seks ticareti işine mi soktu? Open Subtitles لذا, أنت و صاحبك الساخر رميتماني في تجارة الجنس؟
    arkadaşın kim bilir nerede ve sen ne için kızıyorsun? Open Subtitles صاحبك يُعاني في الخارج وأنت حانقٌ على ماذا؟
    Bir motorcuya çarptın, dostun yaralandı. Open Subtitles هل ضرب سائق دراجة نارية، و حصلت على صاحبك يصب بأذى.
    Taki dostun teslim olana kadar Herşeyini kaybedeceksin: Open Subtitles حتى تسلّم صاحبك. أنتَ ستخسر كلّ شيء،
    Şuradaki dostun hayatını kurtardığını düşünüyor. Open Subtitles صاحبك ذاك يعتقد أنّك أنقذك حياته
    adamın olabilirim D ama adamlarından biri değilim. Open Subtitles قد أكون صاحبك يا دي, لكنني لست أحد صبيتك
    Ama Arkadaşının söylediklerinin dedikodudan ibaret olmadığı kesin. Open Subtitles لكن بالتأكيد، ما قاله صاحبك ليس مجرد اشاعات.
    Eğer temizse, korkma. Eğer kanlıysa, Arkadaşına bir uğra. Open Subtitles إن كان نظيفاً، لا خوف، إن كان دماً، تعال لترى صاحبك
    Haydi, ben arkadaşınım, senin dostunum. Open Subtitles هيا أنا صديقك أنا صاحبك
    Bu yüzden mi poker Arkadaşını... Open Subtitles هل لأجل ذلك جلبتَ صاحبك الذي يلعب معك البوكر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more