Özel kuvvetler Tomahawk füzesi ya da bomba olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | قوات البحرية الخاصة يعتقدون بأنّها كانت صاروخ توماهوك أو قنبلة |
Kısa menzilli balistik füzesi, Fort Reynolds'dan fırlatma yetkisi verilmiş. | Open Subtitles | صاروخ باليستي قصير المدى أذن لاطلاق النار من فورت رينولدز. |
Rocket gemiyi onarmayı bitirmeden dönmüş olacağız. | Open Subtitles | سنكون مرة أخرى قبل الانتهاء من صاروخ تثبيت السفينة. |
Bu elebaşı sadist bir suçlu ve uluslararası bir silah satıcısı çalıntı bir Scorpion füzeyi Orta Asyalı teröristlere satmak için anlaşma yaptı. | Open Subtitles | إنه ذو عقل إجرامى سادى و تاجر سلاح دولى ... الذى عقد إتفاقا لكى يبيع صاروخ سكوربيون إلى خلية إرهابيين من الشرق الأوسط |
Onu kontrol edemediler ve onu bir rokete bindirerek uzaya fırlattılar. | Open Subtitles | لم يتمكّنوا من التّحكم به، لذا وضعوه في صاروخ ونقلوه للفضاء. |
Bu tam boyutunda bir roket için, bir maket için değil. | Open Subtitles | هذه المعادلة تنطبق على صاروخ بالحجم الحقيقي، و ليس على نموذج |
Deneme füzesini atmak için hazır olun. Bu bir tatbikat değildir. | Open Subtitles | جهز لإطلاق صاروخ الاختبار هذا ليس تدريبا |
Eskort pilotlar rapor veriyor: Air Force One havadan havaya bir füze tarafından vuruldu! Parçaları çölün üstüne düşüyor. | Open Subtitles | الطيارين المصاحبين ابلغوا أن طائرة الرئيس قد أصيبت إصابة غير مباشرة من صاروخ من الجو، والأشلاء تتساقط في الصحراء |
Kayıp denizaltıda 16 Polaris füzesi vardı. | Open Subtitles | الغواصه المفقوده تلك كان على متنها ستة عشر صاروخ |
Kıtalararası 24 Trident füzesi. Her füzenin 8 nükleer savaş başlığı var. | Open Subtitles | حوالى 24صاروخ ثلاثى الرؤوس و 15 صاروخ ثمانى الرؤوس |
Hala 15 zıpkın misili ve 32 Tomahawk füzesi var. | Open Subtitles | ونعتقد أن هناك 15 طوربيد على متنها و 32 صاروخ الصقر |
Hayır, takım Rocket Tornado zaten yolda. | Open Subtitles | لا تفعل فريق صاروخ التورنادو بالفعل في طريقهم |
Aqua Rocket. Bu yaz geliyor. | TED | صاروخ أكوا. يأتيكم هذا الصيف. |
..ve kimbilir Rancor'un füzeyi fırlatmasına ne kadar az zaman kaldı. | Open Subtitles | و نحن لدينا الذى يعرف كم من الوقت المتبقى على إطلاق صاروخ رانكور |
füzeyi denemek için hazırlan. Bu bir tatbikat değildir. | Open Subtitles | جهز لإطلاق صاروخ الاختبار هذا ليس تدريبا |
Bomba orada değil çünkü bir rokete filan sahip olmaları gerekirdi. | Open Subtitles | لا,لا.القنبلة ليست هناك لأنهم يجب أن يكون لديهم صاروخ وذلك اللعين |
İşte bu uzay bilimi; bir roket tarafından ortaya çıkan tepkinin matematiksel ifadesidir. | TED | علم الصواريخ هذا تعبير رياضي للمضمون، انشأت بأستخدام صاروخ |
Kaptan, Moskova deneme füzesini ateşleme iznini teyit etti. | Open Subtitles | الرّفيق الكابتن , موسكو تؤكّد إصدار سلطة اطلاق صاروخ الاختبار |
su gülünç hilkat garibesinin... bir roketle dünyaya gelmesi üç yil sürmüs. | Open Subtitles | هذا الشيء الصغير التافه أخذ 3 سنوات في رحلة في صاروخ ليصل إلى كوكب الأرض |
Bunu bir füzeye yerleştir al sana silah, gerzek. | Open Subtitles | انة سيكون كذلك عندما يركب على صاروخ , يا بلبد |
Başkan Rogers, bir Titan roketinin arızası ile ilgili bir soruşturmanın başındaydım, orada kullandığımız yöntemi burada önermek isterim. | Open Subtitles | أيها الرئيس روجرز, أنا توجهت للتحقيق حينما فشل صاروخ تيتان واقترح ان نستخدم الإجراءات هنا مثل ما استخدمناها هناك |
Bu mektubu Vanguard roketini en son fırlatma girişiminizle ilgili olarak size ve ekibinize üzüntülerimi bildirmek için yazıyorum. | Open Subtitles | أكتب لأعبر عن مواساتى لك ولفريقك على محاولة اطلاق صاروخ الفانجارد |
Şu anda oraya bir şekilde gidebilecek yeterli büyüklükte bir roketimiz yok. | TED | ولا يوجد لدينا حاليا صاروخ كبير بما يكفي ليصل إلى هناك بأي حال. |
Sovyetler bu odayı UR-100 roketlerinin patlamasına dayanıklı yapmışlar. | Open Subtitles | السوفييت انشأو هذه الحجيرة لمقاومة انفجار اطلاق اكثر من مئة صاروخ |
- Her şeyden önce Kamboçya'ya girmemiz sayesinde 22.000 tüfek 15 milyon civarında cephane, 150.000 roket ve Havan topu ele geçirdik. | Open Subtitles | بادِئ ذي بدئٍ ،(كنتيجةٍ لتدخلنا في (كمبوديا ،جمعنَا 20 ألف بندقية و15 مليون ذخيرةٍ حربية و150 ألف صاروخ هاون |