"صحتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • sağlığı
        
    • sağlıklı
        
    • sağlığını
        
    • Doğruluğunu
        
    sağlığı iyi değilmiş ve emekli maaşıyla tek bir odada geçinmeye çalışıyormuş. Open Subtitles صحتها تدهورت، تعيش في غرفة واحدة وتنفق من معاشها التقاعدي
    Düzenli olarak sağlığı ve eğitimi ile ilgili bilgilendirileceksiniz. Open Subtitles سيتم إرسال التقارير بانتظام عن صحتها وإنجازاتها
    İlerlemiş yaşı ve bozulan sağlığı göz önünde tutulursa, insanlar Karen McCluskey'e karşı suçlama yapılmamasına karar verdiler. Open Subtitles بالنظر لسنها المتقدم و صحتها المتدهورة فقد قرر الادعاء الا يرفع تهما ضد كارين مكلاسكي
    Örneğin, hijyen konusunu çalışıyoruz. Bazı arıların yuvadaki, kolonideki hasta bireyleri tespit edebildiği ve ayıkladığı, böylece koloniyi sağlıklı tutabildiği konusunu. TED فدرسنا مثلا نظافته، كيف تتمكن بعض النحلات من تحديد وطرد العناصر المريضة من المستعمرة، والمحافظة على صحتها.
    Kasabadaki sağlıklı arkadaşıma gideyim, beklemez yoksa. Open Subtitles لديّ صديقة صحتها جيدة في البلدة و لن تنتظر
    Ama sonra bana daha önce hiç duymadığım bir şey söyledi: Tıbbi marihuana ona kendi hayatını ve sağlığını kontrol edebilme imkanını sunuyordu. TED وثم قالت شيئًا لم أسمعه من قبل مطلقًا وهو أنه أعطاها سيطرة على حياتها، وعلى صحتها.
    Size söylemek istediğim son söz, inandığım ve Mısırlıların Doğruluğunu ispatladığı bir şey: "İnsanların gücü iktidardakilerin gücünden çok daha kuvvetlidir." TED آخر كلمة أقولها لكم هي مقولة أثبت المصريون صحتها قوة الشعب أقوى بكثير من قوة الذين يحكمون الشعب
    Garcia akıl sağlığı geçmişine baktı. Open Subtitles غارسيا قامت بالتحقق من تاريخ صحتها العقلية لقد حصلت على نصائح التعامل مع الحزن
    sağlığı ve melankoli nöbetleri hayatını çekilmez bir hale getiriyordu. Open Subtitles صحتها, ونوبات الاكتئاب جعلتها تعتقد ان حياتها لا تستحق العيش لها
    Ama onun mutluluğu, sağlığı ve eğitimi bütün hepsi senin sorumluluğunda. Open Subtitles لكن المسؤولية الأساسية لسلامتها صحتها تعليمها عائدةٌ عليك
    Eğer sağlığı İngilizler geri püskürtülmeden önce kötüleşirse İskoçya naipsiz kalabilir. Open Subtitles لو تعثرت صحتها قبل أن تطرد الأنجليز عندها ستبقى أسكتلاندا من دون وصي.
    Fakat sağlığı düzeleceğe benzemiyor. Open Subtitles بحالة غريبة من الالتهاب الرئوي لكن يبدو أن صحتها لا تتحسن
    - Annemle yaşıyorum ve ne yazık ki bu aralarda sağlığı pek iyi değil. Open Subtitles - انا اعيش مع امى صحتها ليست جيدة, لاتنام جيدا
    Göğüslerini bir kenara bırakıp sağlığı hakkında konuşabilir miyiz? Open Subtitles أيمكننا التحدث عن صحتها بدلاً من صدرها؟
    Kız kardeşim sağlığı bozulduğundan beri toplum içine çıkmamıştı. Open Subtitles أختي لم تخرج للمجتمع منذ تدهور صحتها
    Sonra da kadının sağlığı kötüleşti ve öldü. Open Subtitles ولكن , صحتها تدهورت وماتت فى هذا الوقت.
    Sigara içmezmiş, sağlıklı, kolesterolü düşük, tansiyon sorunları yok-- Open Subtitles تاريخها لا تدخن، صحتها جيدة كوليسترول منخفض لا مشاكل بضغط الدم
    Teknik olarak, onun beyni tamamen sağlıklı. Open Subtitles من الناحية الفنية ، دماغها هي في كامل صحتها
    sağlıklı bir genç kadın erkek kardeşiyle cinsel ilişkiye girebilmek için benden tüplerini bağlamamı istedi. Open Subtitles وانا انطلب مني اربط انابيب بنت صحتها عال العال علشان تقدر تنام مع اخوها
    Sizlerin keşif ve koruma yoluyla, vahşi okyanusa sağlığını iade etmek ve böylece, insanlık için umutları güvence altına almak için yardım edeceğinizi umuyorum. TED آأمل أن أحصل على مساعدتكم لإستكشاف وحماية المحيط بطرق تسترجع صحتها و، بعملنا ذلك، نؤمن الأمل للبشرية.
    Onu Windsor'a getirtip sağlığını ona emanet etti. Open Subtitles عندما إستدعته لويندسور و وكلت إليه صحتها
    Doğruluğunu ve halkı ilgilendirdiğiniz doğruluyoruz. Open Subtitles ونحن يجب أن نتحقق من صحتها ومن أنها في الصالح العام ولو كانت كذلك نذيعها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more