"صحون" - Translation from Arabic to Turkish

    • tabak
        
    • bulaşık
        
    • tabaklar
        
    • tabakları
        
    • bulaşıkçı
        
    • tabağımız
        
    • tabağı
        
    • tabaklarda
        
    • tabaklarından
        
    • kaplarda
        
    • bulaşıklar
        
    Sadece dört tabak yediniz diye beğenmediğinizi düşünmeye başlamıştım. Open Subtitles لقد أكلتَ أربعة صحون فقط كنت أعتقد في البداية أنّك لم تُحبـه
    Evine geldiğimde Red Sox tabak havlularını, bardaklarını ve Yankee tuvalet kağıdını görmüştüm. Open Subtitles و رأيت مناشف و صحون الجوارب الحمراء و الكاسات وورق المرحاض الأمريكي يشبه كما لو أنك تعيش في محل هدايا الأمر أسوأ من ذلك
    Bir bulaşık makinemiz yok mesela ya da bir mikrodalga fırınımız. Open Subtitles فمثلاً، ليس لدينا غسالة صحون أو ميكرو ويف
    Mutfakta 3 kişilik bulaşık var. Open Subtitles حسنا هناك صحون متسخة لثلاث اشخاص في المطبخ
    İşte gözlemlediğimiz birkaç taktik: Küçük tabaklar kullanıyorlar, böylece her oturuşta daha az kalori tüketiyorlar. TED نحافظ على القليل من الاستراتجيات : فهم يأكلون في صحون صغيره , لذلك فهم يتناولون سعرات أقل في الجلسه .
    Özür dilerim. Tatlı tabakları takıma uygun değil. Open Subtitles آسفة ، و لكن أحد صحون الحلوى ليس له مثيل
    daima iyi bir bulaşıkçı kullanabilirim! Open Subtitles يمكننى دائماً أن أستفيد من غاسل صحون جيد
    Evine geldiğimde Red Sox tabak havlularını, bardaklarını ve Yankee tuvalet kağıdını görmüştüm. Open Subtitles و رأيت مناشف و صحون الجوارب الحمراء و الكاسات وورق المرحاض الأمريكي
    Ama her yemek için üçten fazla tabak alma hakkımız var tabii ki. Open Subtitles ولكن بالطبع، يحق لنا تناول أكثر من 3 صحون لكل وجبة
    Kağıt tabak yerine... çevreye duyarlı bambu tabaklara geçmemizi sağladı. Open Subtitles في الحقيقة، لقد استبدلت صحون الورق بالخيزران، صديق البيئة
    Beni akşam yemeğine davet ettiğinde beni bir restorana götürürsün veya tabak falan olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles عندما دعوتني للعشاء ظننت ربما انك ستأخذني لمطعم او سيكون لدينا صحون
    Saat 8:55'te bir stajyer yolladık 30 içki ve dört tabak kurutulmuş ton balığı sipariş etsin diye. Open Subtitles لقد أرسلنا مراسلاً لهم في الساعة 08: 55 دقيقة ليطلب 30 مشروبًا وأربعة صحون من التونة.
    Ona saati söylemeyi, bisiklete binmeyi bulaşık makinesinin buharından korunmayı ben öğrettim. Open Subtitles علمتها ان تقرأ الوقت ان تركب الدراجة , وكيف خلق البخار من غسالة صحون
    Ama enerji harcamayan 3 silindirli bir bulaşık makinesi bakıyorsan, doğru kızla konuşuyorsun demektir. Open Subtitles المكانس الكهربية، ولكن لو أنت بالسوق وأمامك غسالة صحون ثلاثية الأشواط موفرة للطاقة و بخيار نصف تحميل، أنا مرشدتك
    Onu bulduklarında kirli bulaşık suyunun içinde yatıyormuş. Open Subtitles كان مستلقيّ على مجلى صحون قذر لفتره من الزمن قبل أن يجدوه
    Beni kirli bulaşık suyunun içinde yatarken bıraktı. Open Subtitles .. هو .. تركني فحسب مستلقيه على مجلى صحون قذر
    - Benjy, git Mr. Monk'a ayrı tabaklar koy. - Tamam. Open Subtitles ـ بنجي اجلب صحون للسيد مونك ـ حسنا
    Vay be! Masadaki tabaklar ne için? Open Subtitles مهلا.لماذا يوجد صحون على الطاولة؟
    Ben kirli tabakları toplarım, sen çatalları dağıt. Open Subtitles سأقوم بجمعِ صحون العشاء و أنتِ اجمعي الشوكات.
    Sadece diğer ıslaksırt Charlie Chan, yamukkafa Coole, yada bulaşıkçı kokuşmuş bir çin restoranında ! Open Subtitles أسيوى آخر يعمل أجير منظف صحون فى مطعم أسيوى قذر
    Nasıl olduysa iki servis tabağımız var ama burada bir tane kaydedilmiş gözüküyor. Open Subtitles أنا أعلم. نحن وأبوس]؛ قد حصلت على اثنين من صحون التقديم. نحن المسجلين فقط واحد.
    Herkesin tabağı dolu olacak! Open Subtitles أخرج و اخدم الناس و تأكد من امتلاء صحون الجميع
    Elbette ama yani gerçek tabaklarda yemek bizi öldürmez. Open Subtitles لن يقتلنا إن أكلنا من صحون حقيقية
    Kadın bahşiş için çalışıyor. Başkalarının tabaklarından kazıdığı arta kalan yemeklerle hayatta kalıyor. Hayır. Open Subtitles المرأة تعمل لتحصل على البقشيش وتعيش على بقايا الطعام، وتنظّف صحون الآخرين
    Okello, sen de yemeğimi altın kaplarda getireceksin. Open Subtitles وأنت يا (أوكيلو)، ستقدم لي الطعام في صحون ذهبية
    Akşamki bulaşıklar yıkanmış ama kahvaltı tabakları kirli. Open Subtitles صحون العشاء مغسولة، لكن أطباق الفطور ليست كذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more