O doğru bir polis değil, öyle değil mi memur bey? | Open Subtitles | إنه يريد حصته أليس هذا صحيحآ أيها الشرطي؟ |
Annenle ben doğru bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | وأمكِ وأنا نحاول فقط جعل هذا الشيء صحيحآ |
Bir sonraki adım için; ama doğru gelmedi. | Open Subtitles | لآتخذ الخطوة التالية ولكنه لم يكن صحيحآ |
doğru veya yanlış demiyorum. | Open Subtitles | أنا لا اقول ما إذا كان هذا صحيحآ ام خطآ |
Yani bu doğru değil, değil mi? | Open Subtitles | ليس صحيحآ اليس كذلك ؟ |
doğru değil. | Open Subtitles | سوف اجيبك انه ليس صحيحآ |
doğru değil mi Priya? | Open Subtitles | أليس هذا صحيحآ. بريا. هوه؟ |
Herhâlde bilincimi kaybettim. Ama söyledikleri doğru gibi. | Open Subtitles | لآبد وأني عتمت لكنه كان صحيحآ |
Çünkü bu doğru. | Open Subtitles | لأن ذلك كان صحيحآ |
doğru olmayan bir şey var. | Open Subtitles | شيء لا يبدو صحيحآ |
Bu doğru değil, Mr. Cody. | Open Subtitles | "هذا ليس صحيحآ سيد "كودى |
- Ama bu doğru değil, Gautam. | Open Subtitles | - ولكن هذا ليس صحيحآ, غوتام |
Hayır doğru değildi. | Open Subtitles | لم يكن صحيحآ. |
doğru gözüküyor. | Open Subtitles | هذا يبدو صحيحآ |