| O hapları içmen annen için büyük şok oldu. | Open Subtitles | . لقد كانت صدمةً كبيرة عندما علمت أنك أخذت أقراص دوائها |
| Okumalısın, çünkü duyularını şok ettiğimi söylemişler. | Open Subtitles | عليكِ ذلك , لأنهم يقولون بأنني كنت صدمةً للحواس. |
| Bunun sizin açınızdan bir şok olduğunun farkındayım. | Open Subtitles | أدرك بأنّ الأمر يُشكّل صدمةً بالنسبة لك |
| Bir bayan anlatıyor: "Yeni anne olmak zor. Bu travma olmamalı. | TED | أخبرتني امرأة، "أن تكوني أما جديدةً أمرٌ صعبٌ. لا ينبغي أن تكون صدمةً بالنسبة لنا. |
| Bu olay bende büyük travma yarattı. | Open Subtitles | لقد كانت صدمةً بالنسبة لي |
| Yine de ailesi şok olmuştur. | Open Subtitles | ومع ذلك يجب أن تكون صدمةً لوالديه. |
| Önce büyük bir şok yaşadı. | Open Subtitles | ،لقد كانت صدمةً قويّة لها بالبداية |
| Çünkü öğrenince şok olacak. | Open Subtitles | لأن هذا الأمر سيكون صدمةً لها |
| Ve günün şok edici haberini verdi. | Open Subtitles | و أخبرتني أكثر الأخبار صدمةً |
| Bu şok edici bir şey olurdu. | Open Subtitles | تلك ستكون صدمةً |
| Bu şok edici bir şey olurdu. | Open Subtitles | تلك ستكون صدمةً |
| travma sonrası stres bozukluğu değil. | Open Subtitles | ليست صدمةً شدّيّةً نفسيّة |
| - Ben travma geçirmiyorum. | Open Subtitles | -لا أعاني صدمةً عقليّة . أفهمُ ذلك. |
| Görünüşe göre bir çeşit travma geçirmiş. | Open Subtitles | يبدو كأنّه يعاني صدمةً ما. |