| Çikolatalı bir pasta aldım ve en iyi arkadaşımı aradım. | Open Subtitles | أنى أكلت نصف كيكة شيكولاتة ثم طلبت أعز صديقاتى ريتا |
| Koro çalışmasından sonra beni ve arkadaşımı okuldan eve bırakırdı. | Open Subtitles | في أيّام الأربعاء بعد فرقه الغناء الجماعى كان يوصلنى أنا وأفضل صديقاتى من المدرسه للمنزل |
| İşte bundan dolayı. Demek ki kız arkadaşlarım beni buradan aramamalı. | Open Subtitles | روى, ذكرينى الا اجعل صديقاتى يتصلون بى هنا |
| Dünyadaki en iyi arkadaşlarım sizlersiniz. | Open Subtitles | أشعر كأننى أشعر كأنكم أفضل صديقاتى فى هذا العالم |
| Yani, en azından bütün kız arkadaşlarımla ben öyle yapıyorum. | Open Subtitles | اعنى,على الاقل هذا ما كنت سأفعله مع كل صديقاتى الحميمات |
| Tamam, ama ne olursa olsun , ne orada find beni öldürürse l normal bir hayat olacak, çünkü Ben, arkadaşlarımla olacak. | Open Subtitles | حسنا ، لكن بغض النظر عما ستجده هنا سأقضي بعض الوقت مع صديقاتى لأننى سوف أحصل |
| Ve seni hiç de iyi olmayan arkadaşlarımdan birinden korumaya çalışıyordum. | Open Subtitles | و قد كنت أحاول فحسب حمايتك من واحدة من أسوأ صديقاتى |
| Angela, en iyi arkadaşlarımdan biri. Başka bir yolu olmak zorunda. | Open Subtitles | إنها واحدةً من أعز صديقاتى لا بد أن هناك طريقة أخرى |
| Koro çalışmasından sonra beni ve arkadaşımı okuldan eve bırakırdı. | Open Subtitles | في أيّام الأربعاء بعد فرقه الغناء الجماعى كان يوصلنى أنا وأفضل صديقاتى من المدرسه للمنزل |
| Bugün en iyi arkadaşımı gördüm ona bile kendimi açamadım. | Open Subtitles | لقد رايت افضل صديقاتى اليوم ولم استطع اخبارها |
| En iyi arkadaşımı kimseye veremem. | Open Subtitles | ما كنت لأتخلى عن أفضل صديقاتى أبداً |
| Kız arkadaşlarım bana mesaj atıyor, hayatlarını yaşıyor, Brett adında adamlarla tanışıyorlar, bense burada bok kürekliyorum. | Open Subtitles | صديقاتى, يبعثن لى رسائل هاتفية هن يخرجن ويستمتعن بحياتهن ويقابلنأشخاصاسمهم"بريت " وأنا هنا أزيل القذارة |
| Bilirsin, iş arkadaşlarım tabuttan korkuyorlar. | Open Subtitles | أن صديقاتى يخفن من التابوت |
| Haley ve Brooke benim en iyi arkadaşlarım. | Open Subtitles | أتعرف أمراً ؟ ، إن (بروك) و (هالى) هما أفضل صديقاتى |
| arkadaşlarımla 17 yaşımı yaşamak gibisi yok. | Open Subtitles | و لكن لن أظل بالسابعة عشرة من عمرى كثيراً و أنا وسط صديقاتى |
| Her yıl doğum günümde, kolejden arkadaşlarımla yemeğe giderim, | Open Subtitles | كل عام فى عيد ميلادى ...أخرج للعشاء مع أعز صديقاتى من الجامعة |
| biliyor musun, arkadaşlarımla dışarı çıktığımda.. | Open Subtitles | هل تعلم عندما اخرج مع صديقاتى |
| Bak, sen en yakın arkadaşlarımdan birisin. Tüm bunları geçmişte bırakmalıyız. | Open Subtitles | أنتى واحدة من أعز صديقاتى لازم ننسى كل اللى فات |
| En iyi arkadaşlarımdan biri, Brooke, "Clothes Over Bros"un sahibi ve hiçbir suçlamada bulunmayacak. | Open Subtitles | اهدئى واحدة من افضل صديقاتى , بروك , انها تملك كلوز اوفر بروز |