"صعبًا" - Translation from Arabic to Turkish

    • zordu
        
    • için zor
        
    • da zor
        
    • zordur
        
    • zor oldu
        
    • kadar zor
        
    • zorsa
        
    • zor bir
        
    • Bunun zor
        
    • zorlaşıyor
        
    • çok zor
        
    • zor olabilir
        
    Kötü niyetli kötü insanlardan biri miydim emin değilim, fakat bu hikayenin yanıma kâr kalması benim için zordu. TED لست متأكداً إن كنت الشخص السيء بمعنى أن لدي نيّة شريرة، لكنّه كان صعبًا علي أن أنصرف عن هذه القصة.
    Düşünümekten bitap düştüm. O kadar zordu ki bir deri bir kemik kaldım. TED لقد كان الأمر صعبًا جدًا لدرجة أني أصبحت بهذا النحف.
    Bugün senin için zor olacak biliyorum. Annem yanında olmadan. Open Subtitles أعلم أن اليوم سيكون صعبًا عليك بدون وجود أمي بجانبك.
    Bizim gemiyi yörüngeden çıkarabileceğimizi düşündülerse o kadar da zor değildir. Open Subtitles حسنًا، هيّا، إن كانت البعثة تعتقد أنّ بإمكاننا إبعاد المركبة عن المدار، لن يكون الأمر صعبًا.
    Karşı gelmek ne kadar zordur bilemezsiniz. Herkes kendini bırakır. Open Subtitles لا تعلموا كم هو صعبًا عدم الاستسلام كلهم خلافي استسلموا
    Üniversiteye alışmak Marlon için zor oldu, özellikle de ailemizi kaybettikten sonra. Open Subtitles لقد كان صعبًا على مارلون أن يتلاءم مع الكلية خاصةً بعد أن فقدنا والدَيْنا
    Doğrudan iletişim ve net beklentiler, yapılacak iş ne kadar zor olsa da. TED التواصل المباشر والتوقعات الواضحة، حتى عندما يكون الموضوع صعبًا
    Bu yüzden bütün bir kitabı boyunca güneş sistemindeki gezegenlerin arasında müzikal bir harmoni arayıp durdu ve bu gerçekten çok zordu. TED وقد كتب كتابًا كاملًا يبحث فيه عن وجود موسيقى متناغمة بين كواكب المجموعة الشمسية وكان عملًا صعبًا جدًا، جدًا.
    Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, insanlar on yıllarca kasın büyüleyici becerilerini taklit etmeyi denedi fakat bu çok zordu. TED ليسَ بالأمرِ المفاجئِ أنّ الناس قد حاولوا لعقودٍ طويلة استنساخَ قدراتِ العضلاتِ المذهلة، لكنَّ الأمرَ كان صعبًا جدًا.
    - Evet, ama buraya geldiniz, ki... - ... sizin için zordu. Open Subtitles نعم ، لكنكِ جئتي إلى هنا وهذا الأمر كان صعبًا عليكِ
    Yeni konumundan ötürü rahatlamış olmalısın. Sanırım son olanlar oldukça zordu. Open Subtitles .لا بدّ أنّكَ مرتاح لحصولكَ على تلك النّوبة الجديدة .ذلك الأمر الأخير كان صعبًا جدًّا
    Gerçek dünyadaki kokunu kopyalamak oldukça zordu. Open Subtitles صنع رائحة مماثلة لخاصتك من العالم الحقيقيّ كان صعبًا
    Yeni işime başladığımda, buraya bu kadar sık gelmek benim için zor olacak. Open Subtitles حالما أبدأ عملي الجديد.. سيكون صعبًا علي أن آتي إلى هنا مثل الآن
    Babam tarafından kabul edilmek benim için zor oluyordu. Open Subtitles كان صعبًا مني أن يشعر أبي بالإستحسان منّي
    O da bana mektupları gösterdi. Oradan gerisi çok da zor olmadı. Open Subtitles ولقد أراني الخطابات، وما كان استنتاج موقعه صعبًا بعد ذلك.
    Boşanmaları senin için çok zordur, değil mi? Open Subtitles أعتقد أن الطلاق كان صعبًا جدًا عليك , أليس كذلك ؟
    Hiçbir zaman itiraf edemese de yokluğun özellikle onun için çok zor oldu. Open Subtitles غيابك كان صعبًا عليه بشكل خاص. رغم أنّه لن يعترف بذلك بتاتًا.
    İşte kalp kırıklığının bu kadar zor iyileşmesinin sebebi bu. TED هذا ما يجعل التعافي من تحطم القلب صعبًا للغاية.
    Kolay olmadığının farkındayım ama bu kadar zorsa... Open Subtitles أتفهّم ان هذا لم يكن سهلًا. ولكن إن كان صعبًا جدًا،
    Bence bu zor bir soruya mahal veriyor: Girişimcilikle bizim amacımız nedir? TED وأظن أن هذا يثير سؤالًا صعبًا: ما هو هدفنا من ريادة الأعمال؟
    - Webcam'i açıktı. Pekâlâ, bakın, Bunun zor olacağını hepimiz biliyorduk. Open Subtitles حسنٌ أضغي، جميعنا نعلم أنّ هذا سيكون صعبًا
    Ailen olduğu zaman iş zorlaşıyor. Open Subtitles حينما يصبح لديكِ أسرة، فيكون صعبًا بعض الشيء.
    Cesetleri ortadan kaldırmak için gereken aletleri bulması çok zor olmamalı. Open Subtitles لن يكون صعبًا عليه الحصول على مواد تجعل الجثث تختفي تمامًا.
    Yani sivrisinek larvalarını kontrol etmek istiyorsanız, onları bulmak gerçekten oldukça zor olabilir. TED وهكذا، إذا أردت السيطرة على يرقات البعوض، ففي الواقع سيكون الأمر صعبًا جدًا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more