Bill Mulder bugünün geleceğini bildiği için tek kızını feda etti. | Open Subtitles | ضحّى بيل مولدر ببنته الوحيدة لأن عرف هذا اليوم يصل. |
Yine de beni dünyaya gönderebilmek için çok şey feda etti. | Open Subtitles | لكنه ضحّى بالكثير وهو يرسل بي إلى هذا الكوكب. |
Kardeşini kurtarmak için her şeyi feda etti seni de dâhil. | Open Subtitles | إنّه ضحّى بكل شيء لإنقاذ أخيه بما يشملكِ |
Babanın hayalleri varmış Gaby senin için seni buralara getirebilmek için çok şey feda etmiş. | Open Subtitles | "كان لدى والدكِ أحلاماً ، يا "غابي ولكنها كانت أحلاماً لكِ وقد ضحّى بالكثير حتى تصلين لما أنتِ عليه الآن |
Almanya için bu kadar çok fedakarlıkta bulunan bir subayla tanışmak bir şereftir. | Open Subtitles | أي شرف هذا لأقابِلَ ضابطاً ضحّى بالكثير لأجل المانيا |
Ama şimdi, o kadar çok kişi hayatını feda etti ki, bu gerçek oldu. | Open Subtitles | . أما الان، فقد ضحّى العديد بحياتهم مما حتّمَ تحوّله إلى حقيقة |
Babam ben hayatta kalayım diye kendini feda etti yanlışlarını düzeltebileyim diye. | Open Subtitles | أبي ضحّى بحياته لأنجو كيّما أصحح أخطاءه. |
Kendini feda etti ama fedakarlığı zamanında yelken açtığımız denizcilere yardım etti. | Open Subtitles | ضحّى بنفسه لكنّ تضحيته ساعدت الطاقم الذي كنّا نبحر معه |
Doktor onu korumaya çalışırken, canını feda etti. | Open Subtitles | لقد ضحّى الطبيب بحياته ليحميها |
Kaçabilmemiz için kendini feda etti. | Open Subtitles | لقد ضحّى بنفسه لنتمكّن من الهرب |
Sonra sırrımı korumak için kendini feda etti. | Open Subtitles | ثمّ ضحّى بنفسه مجدداً ليحمي سرّي. |
Eşin, kendini bu antlaşmayı korumak için feda etti. | Open Subtitles | زوجك ضحّى بحياته كي يحفظ هذا الاتفاق.. |
Kocam bu iş için hayatını feda etti ve ölüş biçimi... | Open Subtitles | ...زوجي ضحّى بحياته من أجل هذه الوظيفة و .... و الطريقة التي مات بها |
Bizim için hayatını feda etti. | Open Subtitles | لقد ضحّى بحياته من أجلنا جميعاً |
O da senin için kendini feda etti. | Open Subtitles | هُو بدوره قد ضحّى بنفسه من أجلك. |
Smithers Senior, santrali kurtarmak için kendini feda etti. | Open Subtitles | سميذرز) الأب ضحّى بحياته) من أجل إنقاذ المصنع |
Al, geleceği değiştirebileceğimizi kanıtlamak için kendisini feda etti. | Open Subtitles | آل) ضحّى بنفسه ليثبت) أن بإمكاننا تغيّر المستقبل |
Hata etmek insana mahsustur. İsa Mesih, kendini bizler günah işleriz diye feda etti. | Open Subtitles | الخطأ من صفة البشر ضحّى (يسوع) بنفسه لعلّنا نخطئ. |
Montgomery,onu korumak için kendini feda etmiş. | Open Subtitles | لقد ضحّى (مونتغمري) بحياته لإبقائها بأمان. |
Kendini bulmak için her şeyi feda etmiş. | Open Subtitles | ضحّى بكلّ شيءٍ لتكفير ذنبه. |
Almanya için bu kadar fedakarlıkta bulunmuş bir subayla biraraya gelmek ne büyük onur. | Open Subtitles | أي شرف هذا لأقابِلَ ضابطاً ضحّى بالكثير لأجل المانيا |
Kaynaklarımız bitince dostlarım erzaklarını benim için feda ettiler. | Open Subtitles | وعلى حين نفذت مواردنا، ضحّى أصدقائي بحصصهم لأجلي |