"ضربني" - Translation from Arabic to Turkish

    • vurdu
        
    • dövdü
        
    • Vur bana
        
    • Bana vur
        
    • vurmuştu
        
    • vurdun
        
    • vurmuş
        
    • Bana vuran
        
    • çarptı
        
    • yumruk
        
    • vurup
        
    • vuruyor
        
    Evet, yaptı. O bana vurdu. İki buçuk metre boylarındaydı. Open Subtitles نعم, فعل ذلك, لقد ضربني وكان ثمانية أقدام تحت الأرض
    Kafama vurdu, büyük ihtimalle arka bahçeden evin dışına taşıdı,... Open Subtitles لقد ضربني على رأسي وجرّني لخارج المنزل عبر الساحة الخلفية
    Kafama vurdu, büyük ihtimalle arka bahçeden evin dışına taşıdı,... Open Subtitles لقد ضربني على رأسي وجرّني لخارج المنزل عبر الساحة الخلفية
    Buraya ilk geldiğim gün... yemek artığı kemikleri attığım için beni dövdü. Open Subtitles في أول يوم لي هنا ضربني السيد جوز لانني رميت العظم من العشاء
    Bütün gücünle Vur bana. Open Subtitles يحاول ضربني كل قوتك.
    O kadar korkmuştum ki altımı ıslattım ve sonra babam tekrar vurdu. Open Subtitles لقد كنت خائفه جدا و تبولت على نفسي000 لقد ضربني مره أخرى
    Dispanserdeki kiralık polis beni dışarı atarken el feneriyle vurdu da ondan. Open Subtitles ذلك لأنّ الحارس في المستوصف ضربني بواسطة مصباحه الكاشف عندما رماني خارجاً.
    "Yetenek kordinatorun" sana ne anlatırsa anlatsın, ilk o vurdu. Open Subtitles ،″أيّا كان ما أخبرك به ″مُنسّقك الموهوب لقد ضربني أوّلا
    Gülümseyerek konuşuyordu, birden başιma vurdu. Open Subtitles كان يرافقنا وهو يتحدث ويبتسم ، ثم ضربني على رأسي
    Sayın efendim, bekleyin lütfen.Kendimi savunmak istiyorum.Önce adam bana vurdu. Open Subtitles ‫القضية التالية ‫فخامتك أنتظري أرجوك قبل أن ترسلينا للسجن ‫لقد كنت أحاول الدفاع عن نفسي وذلك الرجل ضربني أولاً
    Çok daha fena canına okurdum ama, ben başka tarafa bakarken bana vurdu. Open Subtitles كنتُ لأحقق فوزاً ساحقاً، لولا أن ضربني بينما لم أكن منتبهاً.
    - Benim arkamdan geldi bir baltayla birkaç defa benim kafama vurdu ve ona silahımı vermeye zorlandım. Open Subtitles لقد خرج من العدم خلفي و ضربني بعدها عدة مرات على رأسي بمطرقة . لقد كان علي أن أعطيه مسدسي، فلدي أطفال
    Adam sanki alacaklıymış gibi vurdu! Open Subtitles هذا الفتي ضربني كما لو كنت أدين له بدين منذ الطفولة
    Buradaki ilk günümde, yemekten arta kalan kemikleri attım diye beni dövdü. Open Subtitles في أول يوم لي هنا ضربني السيد جوز لانني رميت العظم من العشاء
    Beni dövdü, bana işkence etti ve sırada sen varsın tatlım. Open Subtitles إنه يحتجزني رهينه ضربني عذبني وأعتقد أنك التاليه , حلوتي
    Vur bana. Open Subtitles لا يمكنك ضربني.
    Vur bana, Vur bana. Open Subtitles ضربني. ضربني. ضربني.
    Bir keresinde, üvey babam o kadar kötü vurmuştu ki, yere yapışmıştım. Open Subtitles في إحدى المرات ضربني بشدة، حتى أنني اضطررت للزحف على الأرض
    Ne cüretle bunu ima edersin! Asıl sen bana vurdun. Beni kalbimden yaraladın. Open Subtitles إنك أنت من ضربني لقد جرحتني في القلب
    Ah, aslında onsuz düşünemem. Biri bana vurmuş olmalı. - Evet. Open Subtitles .الحقيقه لا أستطيع تخمين ذلك .شخصاً ما لا بد و أنه ضربني
    Bana vuran çocukların ortaya çıkmasını söyledi. Open Subtitles و قال إن هؤلاء الأطفال هم من ضربني منذ البداية
    Dur işaretindeydim bana çarptı! Tanrım! Open Subtitles أنا فقط عند علامة التوقف وهو ضربني يا إلهي
    Ona biletini sordum ve bana vurdu. Sebepsiz yere bana vurdu. Burnuma yumruk attı. Open Subtitles لقد طلبت منه البطاقة فضربني ضربني بدون سبب
    Hani biri bana bilardo sopasıyla vurup da boynumu mahvetmişti ya? Open Subtitles هل تتذكر عندما ضربني ذلك الفتى على رأسي بعصى البلياردو التي معه فآذيت عنقي بشدة ؟
    Arkamı dönerken kafamın arkasına biri vuruyor. Open Subtitles وبالكاد التفت احدا ما ضربني في مؤخرة وأسي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more