"ضننت" - Translation from Arabic to Turkish

• sandım
• sanmıştım
• düşünmüştüm
• düşünüyordum

Hemen dönerim. Kapı açık, içeri gel. Seni Lucca sandım.
ساعود بعد قليل انه مفتوح تفضل لقد ضننت انك لوكا

Birahanedeyken bana ateş edeceksin sandım.
من دقيقة ونحن في الملهى ضننت بأنك ستطلق النار علي

Gökten düşünce meleksin sanmıştım.
بالطريقة التي سقطتي بها من السماء لقد ضننت انك ملاك او ما شابه

Randevulaştığımızda kibar ve düşünceli olduğunu sanmıştım.
عندما كنا نتواعد لقد ضننت انه حنون و طيب

Dersten önce biraz takılırız diye düşünmüştüm.
ضننت انه بأمكاننا المض معاً الي حين بداية الحصة

Evet. Öyle düşünmüştüm. Ama bana evcil hayvan dedin diye bonus puan veriyorum.
نعم , ضننت ذلك , لديك نقاط كعلاوة لمناداتي بالحيوان الأليف

Oh, adamım. Tüm bunlardan vazgeçebileceğimi düşünüyordum ama sen çok eğlencelisin.
مالمضحك؟ ضننت انني سأتجاوز هذا دون ان اضحك ، لكنكِ مضحكه جداً

İşin aslı zaman yolculuğunu daha heyecanlı düşünüyordum.
ضننت أن السفر عبر الزمن سيكون أكثر إثارة من هذا

Yutaka ve ben, ertesi gün normale dönüp, konuşuruz sandım.
لقد ضننت ان يوتاكا و انا سنعود لحالنا الطبيعي في اليوم التالي

Benle dalga geçiyor sandım, bilirsin?
ضننت انها كانت تحاول العبث معي ، كما تعلمين

Beni yine buraya yattığın kızdan kurtarmak için çağırdığını sandım.
ضننت أنك ناديتني هنا لأن يديك علقت بأرجوحة الجنس مرة أخرى

Yarı yolda, arabayı kenara çekip bebeği kendi doğurtacak sandım.
في منتصف الطريق ضننت انه سيضحي بنفسه من اجلها.

Neredeyse ümidi kesmiştim. Eve döndüğünü sandım.
تخليت عنك تماما ، ضننت بأنك ذهبت للبيت

- Hikâyenin sonu bu. - Kalmaya karar verdiğimi biliyorsun sanmıştım.
إذا هكذا تنتهي ضننت أنك تعرف أنني سوف أبقى

İlk başta sinir krizi falan sanmıştım.
في بداية الامر ضننت انه متوتر بسبب الانفصال

Öyle sanmıştım ama siz ayyaş sıfatlı İskoçlar hepiniz bana aynı görünüyorsunuz.
ضننت ذلك ولكن وجوه الاسكتلندين تبدوا متشابهه بالنسبة لي

Biraz egzersizin ayık kalma rejimin için iyi bir ek olabileceği konusunda aynı fikirde olduğumuzu düşünmüştüm.
ضننت بأننا إتفقنا على إجراء القليل من التمارين الرياضية سيكون إضافة جيدة لنظامك الغذائي

Bütün yaralarının iyileştiğini düşünmüştüm ama bu iltihap olmuş.
لقد ضننت ان هذا الجروحك ستشفى لكن هذا الجرح معدى

FBI'ın Audrey'nin izini bulmuş olabileceğini düşünmüştüm.
. " ضننت بأن التحقيقات الفدرالية , ربما ستجد خيط يقود لـ " اودري

Bu yolculuğa başladığımda, sadece sıvı perhizimi düşünüyordum.
عندما بدأت هذه الرحلة ضننت أن كلها سوف تدور حول الصوم على العصير

Eğer Ajan olarak mezun olabilirsem oğlumu bulabileceğimi düşünüyordum.
ضننت أنني إذا تخرجت كعميلة بإمكاني أن أجد إبني

Elimizde sadece insanlık kaldı diye düşünüyordum.
ضننت أن الأنسانية .هي كل ما بقيت لنا