Lokavorlar, organivorlar, vejetaryenler, aşırı vejetaryenler ( et ve hayvanlardan çıkan hiçbir şeyi yemeyenler, yumurta, süt vb ), gurmeler ve sadece iyi yemek yemeye meraklılarımız. | TED | اللوكافريون، العضويون، النباتيون، الذواقون ومن هم مهتمون بأكل طعام جيد فقط. |
Güzel kadınlar... iyi yemek, huzur dolu ve öldürmeksizin geçecek bir kış için ölürüm! | Open Subtitles | مع طعام جيد ونساء محترمات وربما بدون قتل. |
İyi yemek var, harika elmalı turtalar, büyük bir ağaç. | Open Subtitles | هناك طعام جيد هناك فطائر التفاح المدهشة, شجرة كبيرة |
İyi yemekler, yemek istemek nasıl pintilik olabiliyor? | Open Subtitles | كيف أنني أود تناول طعام جيد يجعلني مثير للشفقة |
- Ne kadar korkunç! Güzel yemekler istiyorum. | Open Subtitles | كم هذا مريع اننى اتشوق الى طعام جيد |
İyi bir yemek için adam öldürebilirim biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | هل يمكنني أن أقوم بالقتل الآن من أجل الحصول على طعام جيد |
İyi yemek, adil ödeme. Ve | Open Subtitles | الامر ليس سيئاً طعام جيد , أجر معقول , عندما يأتي |
Sen gibi, müthiş bir rehabilitasyon gitmek, biliyor iyi yemek ve havuz ile ve klas insanlar. | Open Subtitles | اتعلمين, نحصل على اعاده تاهيل رائعه مع طعام جيد و حوض سباحه و ناس راقين. |
Sadece iyi yemek ve yatacak bir yer. | Open Subtitles | فقط طعام جيد و منزل لتناما فيه |
Hapiste bize iyi yemek verirler mi? | Open Subtitles | هل سيعطوننا طعام جيد فى السجن؟ |
İyi yemek, rahat yatak ve geniş bir kütüphanesi var. | Open Subtitles | بها طعام جيد وغرف مريحة ومكتبة رائعة |
İyi yemek, iyi dostlar ve beni şımartacak güzel bir kadın. Öyle değil mi, Leydi Marian? | Open Subtitles | طعام جيد و رفقة صالحة وامرأة جميلة تغريني , السيدة (ماريان) |
İyi et, iyi yemek, Sağol tanrım, hadi yiyek. | Open Subtitles | - طعام جيد , لحم جيد ,إله جيد , لنأكل |
Neden hic iyi yemek bulamiyoruz ? | Open Subtitles | لماذا لا نأكل أبداً طعام جيد |
İyi yemek, iyi şarap. | Open Subtitles | طعام جيد , نبيذ جيد |
Neden asabileştin? Anne, eğer yemek kitabını okur da iyi yemekler yaparsa.. | Open Subtitles | امي, اذا هي قرأت الكتاب ستطبخ طعام جيد |
İyi yemekler. İyi kokteyller. Güzel garsonlar. | Open Subtitles | طعام جيد ، عصيرات جيدة ، نادلات جميلات |
Daha iyi yemekler yerim. | Open Subtitles | طعام جيد |
3 yıldan beri ilk defa Güzel yemekler ve kalacak bir yerin olacak. | Open Subtitles | - سيحصل على طعام جيد ومكان جيد لتعيش فيه للمرة الاولى منذ ثلاث سنوات |
Güzel yemekler, harika bir kültür görülecek güzel yerler. | Open Subtitles | طعام جيد ثقافة رائعة معالم جميلة |
En son Londra'ya gittiğimden beri bu kadar Güzel yemekler yememiştim. | Open Subtitles | لم أحصل على طعام جيد كهذا منذ آخر مرة كنت فيها في (لندن) |
Onlara iyi bir yemek ve bol içecek ver. | Open Subtitles | آجل قدم لهم طعام جيد والكثير من الخمر |