"طفولتى" - Translation from Arabic to Turkish

    • çocukluk
        
    • Çocukluğum
        
    • Çocukluğumun
        
    • çocukluğumu
        
    • Çocukluğumdan
        
    • çocukluğuma
        
    Her zaman benden daha iyi bir çocukluk geçirsin istedim. Open Subtitles دائما كنت أتمنى أن تكون طفولتها أحسن من طفولتى
    Onun hep, benim geçirdiğimden daha iyi çocukluk geçirmesini istedim. Open Subtitles دائما كنت أتمنى أن تكون طفولتها أحسن من طفولتى
    Evet, Çocukluğum harika geçiyordu. Ama hayat sürprizlerle doludur. Open Subtitles كانت طفولتى رائعة، ولكن الحياة مليئة بالمفاجأت.
    Bu, Çocukluğumun çok önemli bir parçasıydı ve onunla paylaşmak istiyorum. Open Subtitles لقد كان جزء كبير من طفولتى و انا اريدها ان تتشاركة معى
    Ne zaman çocukluğumu ve annemi düşünsem senin yüzünü görüyorum. Open Subtitles عندما استرجع طفولتى ,وأتذكر والدتى . بطريقة ما يكون لديهانفس وجهك
    Çocukluğumdan beri, sizin kuşaktan hiç kimse beni ciddiye alıp güvenmedi. Open Subtitles منذ طفولتى ,لم ينظر لى احد من جيلك بشكل جدًى,ومنحنى الثقة
    Sevdiğim bir çocukluk arkadaşım... Hemen geri gelirim. Open Subtitles صديقة طفولتى العزيزة سأعود معها الان على الفور
    Hepimizin çocukluk arkadaşı, Brad Mollen. Open Subtitles انه صديق طفولتك و طفولتى براد مولن
    çocukluk rüyam olduğunu söylememiştim. Open Subtitles انا لم اقل ان ذلك ان حلم طفولتى
    çocukluk arkadaşlarımdı, ve... ..bir gece kendimi onlarla buldum. Open Subtitles ... كانوا أصدقاء طفولتى ... وهذا ما إنتهى بنا الحال تلك الليلة
    Hatırlıyorum, Çocukluğum yarı yarıya yemeklerimizi Ritz'de yemekle hacizden kurtulmak için gece yarısı kiralık evlerden kaçmakla geçmişti. Open Subtitles فى ذاكرتى,كانت طفولتى مُقسًمة بين العشاء فى مطاعم الريتز الفاخرة والهروب ليلا من المنازل المُستأجرة هربا من الدائنين
    Çocukluğum hep onun yolundan çıkmayayım... diye tedirginlikle geçti. Open Subtitles قضيت معظم طفولتى احاول ان ابقى بعيدا عن طريقة
    Çocukluğum, Gateshead Malikanesinin sahibi yengem Bayan Reed'in yanında geçti. Open Subtitles -فى طفولتى ، عشت مع عمتى ميسز ريد من جيتسهيد هول
    Bilmiyorum. Çocukluğumun, gözlerimin önünden geçişini izliyordum. Open Subtitles أنا لا أعرف كنت أرى طفولتى تمر كشريط أمامى
    Burası Rodney Çocukluğumun aşırı pahalı kıyafet mağazası. Open Subtitles محل الملابس باهظ الثمن ايام طفولتى.
    Çocukluğumun da sonu oldu. Open Subtitles هى نهاية طفولتى
    Ama ben hala onu arıyor ardımda bıraktığım çocukluğumu özlüyordum. Open Subtitles ولكننى ظللت أبحث عنها حتى بعد أن تركت طفولتى خلفى لسنوات طويلة
    Babamın yaptığı tesisat tercihlerinin... tüm çocukluğumu sorgulamama sebep olmasından bahsediyorum. Open Subtitles اننى اتحدث عن قرارات السباكة التى اتخذها والدى وتركنى اتساءل طوال طفولتى
    Şarkılar söyleyip ellerimi sıkarak Çocukluğumdan kesitleri anlatmayacağım. Open Subtitles انا لن اغنى اغانى و امسك ايادى انا لن اريكى صور من طفولتى
    Şarkılar söyleyip ellerimi sıkarak Çocukluğumdan kesitleri anlatmayacağım. Open Subtitles انا لن اغنى اغانى و امسك ايادى انا لن اريكى صور من طفولتى
    Tıpkı benim çocukluğuma, benim hatıralarıma benziyor. Open Subtitles مثلاً أن هذا مثل طفولتى ذكرياتى هل تعرفين؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more