Adelie penguenleri hayret verici şekilde yılda 1.5 milyon ton kril tüketiyor. | Open Subtitles | وما يثير العجب هو استهلاك بطاريق أديلي مليون طنٍ ونصف المليون سنوياً |
Eğer 4000 ton su taşırıyorsa rahatça askıda kalabilir. | TED | أما إذا أزاحت أربعة آلاف طنٍ من الماء، فستطفو بكل سهولة. |
Elbette sadece 1000 ton su taşırırsa, bu Hieron'u pek mutlu etmeyecek. | TED | وبالطبع لو أزاحت ألف طنٍ فقط من الماء، حسناً، لن يكون هايرون سعيداً جداً بذلك. |
Deniz yaşamını komple yok etmek için bir ton plastiğe ihtiyacınız yok. | TED | إنك لست بحاجة إلى طنٍ من البلاستيك لتمحو البيئة البحرية بالكامل. |
Ve Hint altkıtasında Himalaya tepelerinden dökülen Ganj Nehri her yıl yaklaşık bir milyar ton kayayı un ufak edip 3.000 km nehir yatağından Hint Okyanusu'na döküyor. | Open Subtitles | وفي شبه القارة الهندية، نهر الجانغيز، الذي ينبع عالياً من الهيمالايا، ينحت تقريباً مليار طنٍ من الصخر كل عام، |
Güney Okyanusu'nda 300 milyon ton kril var. | Open Subtitles | هناك 300 مليون طنٍ ،من القريدس في المحيط الجنوبي |
Birkaç milyon ton esrar bulsak dünya tertemiz olacak demek ki. | Open Subtitles | فقط بحاجة الى بضعة مليارات طنٍ من بعض الماريجوانا الصافيه والعالم سيكون على ما يرام |
Arşimet'in işini daha da zorlaştırmak için, Hieron geminin yük de taşımasını istiyordu: 400 ton tahıl, 10 bin kavanoz tuzlama balık, 74 ton içme suyu ve 600 ton yün. | TED | ولتصعُب الأمور على أرخميدس أكثر من ذلك، فقد نوى هايرون أن يملأ السفينة بالبضائع، 400 طنٍ من الحبوب، و 10 آلاف جرة من السمك المخلل، و 74 طناً من ماء الشرب، و 600 طنٍ من الصوف. |
Bir ton ağırlık ve saatte 60 kilometre hızla koşarken tek bir yanlış adımla bizonlar Jeff'i öldürebilirdi. | Open Subtitles | بوزن طنٍ وسرعة جريٍ تبلغ 65 كيلومتر في الساعة، زلةٌ واحدة وقد يقضي البيسون على (جيف) |