"طوارئ" - Translation from Arabic to Turkish

    • acil bir
        
    • kod
        
    • acil servis
        
    • olağanüstü
        
    • alarm
        
    • travma
        
    • Acil Servisi
        
    • - Acil durum
        
    Hem acil bir durum olursa, Landrover bende olsa daha iyi değil mi? Open Subtitles بالاضافة ، اذا كانت هناك طوارئ الن تفضل لو كانت لدي السيارة ؟
    Donald Trump da gelecekti, ama acil bir işi çıkmış. Open Subtitles بوق دونالد كان يفترض أن يكون هنا لكن عنده طوارئ عمل
    kod Mavi. Acil durum tıbbi ekibi bilim laboratuvarı 1'e. Open Subtitles الرمز الأزرق، حالة طوارئ طبية في مختبر المراقبة رقم 1
    Tüm üniteler,kod D-16-30 Ev hapsinden bir kaçağımız var. Open Subtitles إلى كل الوحدات، طوارئ 1630 خالف المتهم أمر الاعتقال بالمنزل
    Uçakta dört acil servis doktoru ve iki hemşire bizimleydi. TED و كان لدينا أربعة أطباء طوارئ و ممرضتان على الطائرة.
    olağanüstü hâl yok, manşetler yok, sıcak gelişme yok. TED فلا اجتماعات طوارئ ولا عناوين صحف ولا أخبار عاجلة.
    Kaptan, gemi halen genel alarm durumunda. 3. pozisyona geçmek için izninizi istiyorum Open Subtitles أيها القبطان , السفينة مازالت فى حالة طوارئ , أطلب السماح للوضع 3
    Bölümler, mobil acil servis ve travma birimleri kurmak üzerine. Open Subtitles الفصول الباقية هي عن اعداد فرز للمرضى و غرف طوارئ متحركة
    Bu sebeplerden dolayı All Saints Acil Servisi'ndeki tüm çalışanlar uyarı aldı. Open Subtitles كل اقسام طوارئ القديسين تم تصنيفها كمتدهورة من قبل ولاية نيويورك
    Hobbs, teşkilata - Acil durum, adamım, bir bombacımız var. Open Subtitles هوبز,إلى مقر الإستخبارات,حالة طوارئ يا رجل,لدينا مفجر قنابل
    Eğer bir şey olursa 911'i ara, tabi acil bir durumsa. Open Subtitles لو وقعت أي مشكلة، اطلبي 911. إلا إذا كانت طوارئ.
    Albay, az önce şoförden acil bir mesaj aldık. Open Subtitles أيها العقيد , لقد تلقينا نداء طوارئ من السائق
    Ailemle ilgili acil bir durum. Open Subtitles بأنّني سأكون خارج البلدة ليوم أو إثنان. هي طوارئ عائلية.
    Bir delik, bir kapı, gizli bir kod, acil durum çıkışı. Open Subtitles حفرة أو باب او شفرة سرية.. او مخرج طوارئ.
    31. katta kod dört durumu var. Open Subtitles لدينا حالة طوارئ من الدرجه 4 في الطابق الـحادي والثلاثين
    kod, siyah. Tekrar ediyorum, kod siyah. Hangi cehennemdesiniz millet? Open Subtitles نحتاج إمدادات عاجلة لدينا حالة طوارئ قصوي
    acil servis personeli hariç kimsenin hastaneye girmesine izin vermesinler lütfen. Open Subtitles له يمنعون من الدخول إلى المستشفى إلى كلّ شخص ماعدا موظفي طوارئ.
    Hemen geri dönmezsek, bir sonraki acil servis 15 saat sonra. İyileşecek. Open Subtitles إذا لم نرجع الآن، أول غرفة طوارئ علي بعد 15 ساعة
    Afedersin. Bir sorunumuz var dedin, galaksideki olağanüstü acil bir durumdan bahsetmedin. Open Subtitles المعذرة,أنت قلت لدينا مشكلة,ليس حالة طوارئ كبيرة مجرية
    Nükleer saldırı tehlikesi yüzünden olağanüstü hal durumundayız. Open Subtitles نحن الآن في حالة طوارئ بسبب التهديد النووي
    Bu yere uzanın alarmı değil, hava durumu ile ilişkili alarm. Open Subtitles هذا ليس إنذار الإنبطاح على الأرض هذا إنذار حالات طوارئ الجو
    Ben harika bir travma cerahhıyla evliyim, ve bunu artık gizlemek istemiyorum, anladın mı? Open Subtitles أنا متزوج من جراحة طوارئ عبقرية وجميلة، ولا أريد إخفاء هذا بعد الآن، تعلمين؟
    911 Acil Servisi'yle görüştükten kısa süre sonra kayboldu. Open Subtitles تمَّ خطفه بعد أن إجابت الإسعاف على مكالمة طوارئ بوقت قصير
    - Acil durum! Bakım odası B! Çabuk olun! Open Subtitles - طوارئ , غرفة الصيانة , حجرة ب , تحركوا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more