- Şişme botlu paraşüt ipi. Paraşütü attığımızda sal şişiyor. | Open Subtitles | طوف يُنفخ بواسطة مشبك المظلة، عندما تُفتح المظلة، يُنفخ الطوف. |
O bir sal değil, neredeyse bir tekne yarattılar. | Open Subtitles | انظري لهذا الشيء. هذا ليس طوف صغير. لقد بنوا قارباً كبيراً. |
Bir sal satın alıp, Council City'e nehir yolu ile gideceğiz. | Open Subtitles | نستطيع أن نشترى طوف ونذهب الى مدينة "كاونسل" عبر النهر |
Kuzey Atlantik'te gemisi torpillendi ve 25 gününü bir salın üzerinde geçirdi. | Open Subtitles | رجل أصيبت سفينته بطوربيد و يقضى 25 يوما على طوف بشمال الأطلنطى |
Bir salın üzerinde 22 gün geçirdim. Torpido çarptı. Kuzey Atlantik. 1943 kışı. | Open Subtitles | قضيت 22 يوما على متن طوف شمال الأطلسي عام 1943 |
Dünyadaki iki ciltten biridir, Louvre'a gidip de Medusa'nın salı'na dokunuyor musunuz? | Open Subtitles | إنه واحد من مجلدين فقط في العالم (مثلاً الأن هل تذهب إلى متحف (اللوفر (و تضغ يديك على لوحة(طوف ميدوسا |
Senin onunla birlikte ordan ayrıldığını duydum, bir sal ile. | Open Subtitles | سمعت أنكى وهو رحلتما من هناك, على طوف |
Tepenin üzerinde duran Turner Simmons bir sal üzerinden Küba'dan kaçıp gelmiş genç bir yetenek. | Open Subtitles | تيرنر سيمونز" في الملعب" إنه كوبي صغير هرب على طوف |
Ben olsaydım, enkazdan bulduğum parçalarla uydurma bir sal yapar ayakkabı bağları ve hidrofonların kablolarıyla birbirine bağlardım. | Open Subtitles | -على ماذا؟ لو كنتُ مكانهما، فسأقوم ببناء طوف مؤقت من الحطام، وأربطه معاً بأربطة الحذاء، والأسلاك من المسماع المائي. |
Bu yüzden sal yapılmasını emrettiniz. | Open Subtitles | لهذا طلبت أن يُبنى طوف. |
Bir sal yapmamız gerekecek. | Open Subtitles | يجب علينا بناء طوف. |
- sal salınırsın! | Open Subtitles | - أنت البقشيش طوف! |
sal oldum! | Open Subtitles | انا طوف |
Beş günü aç ve susuz olarak salın üzerinde geçirdikten sonra kaptan ve tayfası artık yerel bir hastanede rahat bir şekilde dinleniyorlar. | Open Subtitles | إذاً بعد أمضائ خمسة أيام على طوف دون طعام أو شراب القبطان وطاقمه يرتاحون الآن |
- Pekâlâ, sabit olan Walt ve Paige'in... - ...bir salın üstünde sürüklenip gitmeleri. | Open Subtitles | حسناً، الشيء الثابت هُو طوفان (والت) و(بايج) على طوف. |
" 'Ne salı, Jim? ' 'Eski salımız. ' | Open Subtitles | "أي طوف جيم ؟" "طوفنا القديم" |
Sheila, cankurtaran salı açılmadı. | Open Subtitles | شيلا)، طوف النجاة لا يعمل). |
Acil durum cankurtaran salı | Open Subtitles | "طوف النجاة" |