"ظهركَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • sırtın
        
    • sırtına
        
    • sırtında
        
    • Belin
        
    • arkanı
        
    • arkanda
        
    • sırtını
        
    sırtın tamamen s.kilmeyecekti. Open Subtitles ظهركَ لَنْ يَكُونَ ضعيفاً
    Jack, sırtın, hayatın boyunca oğlunu taşı diye var. Open Subtitles .. چاك)، ظهركَ) صُنعَ لتحمل عليه ابنكَ عبر الحياة
    Kartallarla pek bir haşır neşir olduğundan sırtına bir Kan Kartalı çizeceğim. Open Subtitles منذ اقترنت بالنسور، سأرسم نسرّ بالدم على ظهركَ...
    Çok uzun zamandır sırtında bu ağır yükü taşıyorsun. Open Subtitles أنتَ تحملُ هذا العبء على ظهركَ منذُ وقتٍ طويل
    Çünkü Belin o adama ninjalık yaparken sağlıklıymış gibi geldi bana. Open Subtitles لأن ظهركَ بدا بخير عندما قاتلتَ ذلك الرجل
    Sanki, "Sakın bana arkanı dönme çünkü bir gün bunu sana ödeteceğim" diyordu. Open Subtitles مثل، " أبداً لا يُديرُ ظهركَ " لأن يومَ واحد سَأَستعيدُك لهذا. "
    Yere yat, ellerini arkanda birleştir. Open Subtitles وجهكَ للأسفل ، ضع يديكَ خلفَ ظهركَ
    Eğer çıkabilecek kadar şanslı olursan, buraya sırtını dönüp uzaklaşmanı istiyorum. Open Subtitles تعلَم، لو كُنتَ محظوظاً و خرَجتْ أُريدكَ أن تُديرَ ظهركَ لكُل هذه القذارَة و ترحَل
    sırtın iyi mi? Open Subtitles هل ظهركَ بخير؟
    Dizimi sırtına koyarsam... Open Subtitles لو وضعت ركبتي على ظهركَ
    Ellerini sırtına koy. Open Subtitles ضع يديكَ خلف ظهركَ.
    Ellerini sırtına koy. Open Subtitles ضع يديكَ خلف ظهركَ.
    Bu muazzam şeyi taşıyorsun, bu katlanılmaz yükü her gün sırtında taşıyorsun. Open Subtitles أنتَ تحمل هذا العبء الهائل هذا الحمل الذي لايطاق، على ظهركَ كل يوم
    Zincirli halde kıyıya vurmuşsun, sırtında kırbaç yaralar var. Open Subtitles تَغْسلُ قيّدتَ على اليابسة، ظهركَ خطّطَ.
    Belin ağrıyormuş numarası yaparsan o kadar efor sarfetmene gerek kalmaz. Open Subtitles إن تظاهرتَ أن ظهركَ يؤلمك فلن تضطر بأن تقوم بالكثير من العمل
    Eğer kendine hakim olamayacaksan arkanı dön ve uzaklaş çünkü oradakiler Mısır hükümetini temsilen buradalar ve neden orada olduklarını bilmiyorum. Open Subtitles إذا لم تستطع السيطرة على أعاصبك لذا يجب أن تدير ظهركَ لأن ذلك ممثل معتمد بالسلطة الكاملة
    Gittiğin her yerde, arkanda Amerika hükümetinin desteği vardı. Open Subtitles كما تعلم, أينما تذهب سيكون لديك العظمة الكاملة لحكومة (الولايات المتحدة) تساند ظهركَ
    Bir daha bana sırtını çevirirsen federal soruşturmaya engel olmaktan tutuklanırsın! Anladın mı? Open Subtitles لذا إن أدرتَ لي ظهركَ ثانيةً، فسأورطّكَ لإعاقتكَ تحقيقاً فيدراليّاً، أتفهم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more