"عاشَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşadı
        
    • yaşarmış
        
    • yaşadığını
        
    • yaşamış
        
    • yaşadığı
        
    • çok yaşa
        
    • yaşıyormuş
        
    • yaşıyordu
        
    • yaşasaydı
        
    Irak'ın Basra şehrinde başka bir ışık ustası yaşadı. Open Subtitles في مدينة البصرة في العراق عاشَ هناك سيدُ آخر للضوء
    Buraya kadar geldi onca şey yaşadı ve bütün hayatı bu kutudaki birkaç eşyaya sığdırıldı. Open Subtitles تَعْرفُ، هو تعال كُلّ هذا الطريقِ. عاشَ كثيراً، وله كُلّ الحياة يُمْكِنُ أَنْ تُكثّفَ إلى بضعة مواد في هذا الصندوقِ.
    "cesur bir küçük prens yaşarmış." Open Subtitles "عاشَ هناك a يَتحدّى أميرَ صَغيرَ."
    Hurafelerden. İlk Hıristiyanlar Bughuul'un bu resimlerde yaşadığını ve onun karanlık dünyasıyla arasında geçit olduğuna inanıyorlardı. Open Subtitles المسيحيون القدامى إعتقدوا أنَّ "بوغول" عاشَ داخل الصور
    - Adrian Marcato burada yaşamış. - Evet, Trench kız kardeşler de. Open Subtitles عاشَ أدريان ماركاتو هنا نعم والأخوات ترينش
    İsa'nın yaşadığı iddia edilen zaman aralığında ya da daha sonraları Open Subtitles مَنْ يُسافرُ حول مَع 12 تابعِ؟ الناس المُشفون، وما شابه؟ هناك مؤرخون عديدون مَنْ عاشَ في وحول البحر الأبيض المتوسطِ؟
    Hiç kimse kılıcı uzun süre taşıyamaz. Kralımız çok yaşa! Open Subtitles لا احد يمكن ان يحملهُ طويلاً عاشَ الملكُ
    25 yıldır bu binada yaşıyormuş. Open Subtitles هو ما كَانَ عِنْدَهُ أطفالُ. عاشَ لوحده في هذه البنايةِ ل25 سنةِ.
    Adrian Marcato da orada yaşıyordu. Hatta Pearl Ames bile. Open Subtitles عاشَ أدريان ماركاتو هناك أيضاً كذلك بيرل اميس
    Uzun zamandır korkusuz olarak yaşadı. Open Subtitles وقد عاشَ لفترة طويلة دونَ خوف.
    Peter güzel bir 7 sene yaşadı mı diyeyim? Open Subtitles بيتر عاشَ a سبع سَنَواتِ طويلة بعض الشيءِ؟
    Hangi kurucu bu evde yaşadı? Open Subtitles الذي أب مؤسّس عاشَ في هذا البيتِ؟
    Bu kasabada bir süre yaşadı değil mi? Open Subtitles لقد عاشَ في المدينة لفترة ، صحيح؟
    - Nightingale Katili yaptı. yaşadı ve en az 20 kişiyi daha öldürdü. Open Subtitles لقد عاشَ وقتل عشرين آخرين على اقل تقدير
    "Tommy kötü kalpli kral ve kraliçeyle birlikte yaşarmış." Open Subtitles "عاشَ تومي معه a ملك وملكة شرّيرة."
    Ve Galler yakınlarındaki küçük bir adada, güzel bir yetimhanede yaşarmış. Open Subtitles وقد عاشَ في بيتِ أطفالِ جميل يقعُ على جزيرة صغيرة بالقرب مِن (ويلز) "ويلز هى منطلقةٌ في بريطانيا"
    Transilvanya'da yaşadığını sanıyordum. Yanılıyorsun. Open Subtitles فكّرتُ دراكيولا عاشَ في Transylvania.
    Kimin nerede yaşadığını biliyorlarmış. Open Subtitles عَرفوا أين كُلّ شخصَ عاشَ.
    Benden önce dükkanı olan kişi 96'ya kadar yaşamış ben de aynısının burada olacağını düşünüyorum. Open Subtitles الرجل الذي إمتلكَ الدكانَ قَبلي عاشَ حتي سن 96 لذا أَتوقّعُ ان أكُونَ هنا لبَعْض الوقتِ.
    Annesini kurban olarak görmek yerine içinde yaşadığı korkunun kaynağı olarak görüp ona kin besledi. Open Subtitles بدلاً مِنَ النَظرِ إلى أُمه كَضَحية، حَمَلَ الإستِياءَ تِجَاهَها بسبب الاضطراباتِ والخوفِ الذي عاشَ مَعَهُما.
    - Kralımız çok yaşa! - Kralımız çok yaşa! Kralımız çok yaşa! Open Subtitles عاشَ الملكُ عاشَ الملكُ ، عاشَ الملكُ
    Hayır,O ünlü olmadan önce bu evde yaşıyormuş Open Subtitles لا، عاشَ في هذا البيتِ، قَبْلَ أَنْ إشتهرَ.
    Ağabeyi Katsuya, o evde yaşıyordu. Open Subtitles أخّيها الكبير كاتسويا عاشَ في ذلك البيتِ
    Biliyormusun, Billy... eğer oğullarım yaşasaydı, onların senin gibi olmalarını isterdim. Open Subtitles تعرف، بيلي إذا عاشَ أبنائي، أَحبُ أَنْ يَكُونوا مثلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more