"عبرنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • aştık
        
    • geçerken
        
    • geçersek
        
    • geçip
        
    • döndük
        
    • geçiyoruz
        
    • geçiyorduk
        
    • geçtiğimizde
        
    • geçtiğimizden
        
    • geldik
        
    • yaptık
        
    • geçmiştik
        
    • geçtikten
        
    • Geçmemizin
        
    • geçtiğimiz
        
    Denizi aştık yüzlerce mil boyunca ilerlemeye devam ettik. Open Subtitles عبرنا المياه وواصلنا القيادة، لمئات ومئات من الأميال
    Nehri geçerken, sallanan bir koltuğa oturmak istediğini söylemiştin. Open Subtitles حين عبرنا النهر تمنيتي ان تجلسي على كرسي هزاز
    - Irmağı geçersek durduramazlar. Open Subtitles كلا اذا عبرنا هذا النهر فانهم لا يستطيعون
    Şafakta tellerin altında oluyoruz, açık alanı geçip ormana dalıp gidiyoruz. Open Subtitles بحلول الفجر , سنكون قد عبرنا السلك إلى الفضاء الواسع , خلال الأشجار ونرحل
    Tamam, Beck beni bir Humvee'ye bindirdi ve ana caddeden sağa döndük Tacoma Köprüsü'nü geçene dek gitmeye devam ettik ki bu da güneydoğuya gittik demektir. Open Subtitles حسنا,بيك وضعنى فى الهامر وأخذنا أول يمين فى الشارع الرئيسى ثم أكملنا حتى عبرنا الجسر
    Mısırları ezmeden geçiyoruz biz ya. Open Subtitles لكننا عبرنا الحقل من دون أن ندوس على الذرة
    Düşük seviyeli bir enerji izi algılamadan önce buradan geçiyorduk. Open Subtitles نحن عبرنا تلك المنطقة عندما ألتقطنا أشارة ضعيفة من الطاقة
    Sadece diğer hayaletlere ve bu tarafa geçtiğimizde yanımızda ne varsa onlara dokunabiliyoruz. Open Subtitles بامكاننا فقط لمس الاشباح الاخرين ومالذي نحصل عليه اذا عبرنا
    Bu efsane büyük bataklığı geçtiğimizden beri var. Open Subtitles تلك الرؤية كانت في قبيلتنا منذ أن عبرنا المستنقع العظيم
    Denizi aştık yüzlerce mil boyunca ilerlemeye devam ettik. Open Subtitles عبرنا المياه وواصلنا القيادة، لمئات ومئات من الأميال
    d Çizgiyi aştık ve öyleydi... d Durduramıyorum Open Subtitles ♪ لقد عبرنا الخط وكان هذا ♪ ♪لايمكنني إيقاف هذا ♪
    Bizim süper ağır bir elementi alarak ve güneşin içinden geçerken taşımamız mümkün mü? Open Subtitles هل من الممكن أن نقوم برفع العنصر الثقيل وحملة إلى الشمس كما عبرنا من خلاله؟
    Atmosferden geçerken ısı işaretimizi farketmiş olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم ألتقطو أثر حرارتنا عندما عبرنا الغلاف الجوي
    - Eğer köprüyü geçersek Kalima'ya varırız. Open Subtitles اذا عبرنا ذلك البرج، فأننا سنكون في طريقنا الى كاليما
    Sonra eğer Lav Dağını geçersek, geçilemeyen düzeyin kapısına gelmiş oluruz. Open Subtitles يمين ثم ، إذا عبرنا جبل الحمم سنكون امام باب المستوي الاخير
    Himalayaları geçip İran ve Afganistan'dan gelmişiz ve gittiğimiz her yere havuzlar, bahçeler ve... Open Subtitles جِئنَا مِنْ الصحراءِ عبرنا جبال الهملايا من بلاد فارس وأفغانستان
    Sanki köşeden döndük ve her şey o kadar zor gelmiyor artık. Open Subtitles كأننا عبرنا هذا المنحنى الصعب. وكل شيء لا يجب أن يكون معقداً بعد الآن.
    İşareti geçiyoruz, maden görüş alanımızda. Open Subtitles عبرنا العلامة ... ننظر موقع الهبوط
    -Şahit falan değiliz, sadece geçiyorduk Open Subtitles نحن لم نرى اى شىء لقد عبرنا بالصدفة أترى هؤلاء الشرطيين ؟
    Bu tarafa geçtiğimizde buz kırıldı. Open Subtitles و عندما عبرنا عائدين، انكسر الجليد.
    Gariptir ki sınırı geçtiğimizden beri artık ben gibi hissetmiyorum. Open Subtitles انه غريب لكن منذ ذلك الوقت عبرنا الحدود، لم اعد أشعر بنفسي على ايه حال
    Merhaba, ben Daniel Jackson, Yıldız Geçidi'nden az önce geldik. Open Subtitles مرحبا ، أنا دانيال جاكسون لقد عبرنا للتو من بوابة النجوم
    Sanırım bu listedeki her şeyi hemen hemen yaptık, hı? Open Subtitles وأعتقد أننا عبرنا تقريبا كل شيء خارج هذه القائمة، هاه؟
    Sanırım kaybolduk patron. Buradan iki kere geçmiştik zaten. Open Subtitles أظننا تائهون يا رئيس، لقد عبرنا هذا مرتين بالفعل
    Fakat sınırı geçtikten sonra bile yasa dışı sınır geçişinden dolayı ailem tutuklanıp hapse atılmıştı. TED ولكن حتى بعد أن عبرنا الحدود، تم القبض على عائلتي وحبسها لعبورهم الحدود بطريقة غير قانونية
    Üzerinden geçtiğimiz göl donmuştu. Open Subtitles كانت تلك البحيرة التي عبرنا فوقها متجمّدةً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more