Binbaşı Carter, dünyanız hakkında anlattıklarınıza göre, insanlarınız pek çok hastalığa yakalanabiliyorlar. | Open Subtitles | مايجور كارتر، مما أخبرتِني به عن عالمِك فإن شعبكم يعاني من عدد لا حصر له من الأمراض و العديد منها لا يمكن علاجه |
Aklına pek çok fikir gelen Grace içlerinden çok azını işe yarar buldu. | Open Subtitles | أن تكون رجلاً مملوءاً بالأفكار و الميول،مع عدد لا بأس به حيث غرايس تفضل أن تبقى جاهلة. |
Bununla beraber, pek çok canlı türü yok olma tehdidiyle karşılaştı. | Open Subtitles | في فترة من فترات حياة الإنسان... تعرّض عدد لا يُحصى من الكائنات إلى الخطر، |
"sayısız anne bir an için sırtlarını döndüğünde, bebekleri yerde..." | Open Subtitles | عدد لا يحصى من الأمهات أداروا ظهورهم لجزء من الثانية |
Bu doğru. Yıllarca sayısız görülmeler oldu. Neredeyse dört yüz yıl öncesinden bahsediyoruz. | Open Subtitles | صحيح عدد لا يحصى شاهدوه على مر السنوات ما يقارب من 400 سنة. |
Ama bu doğru değildir. Aslında sonsuz sayıda evren bulunmaktadır. | Open Subtitles | لكنّ ذلك غير صحيح، فهناك عدد لا نهائي من العوالم. |
Belirli bir yol seçtikten sonra, Elimi o yol üzerinde sonsuz sayıda farklı eklem düzenlemeleri ile tutabilirim. | TED | بعد اختيار مسار معين، يمكن أن أضع يدي على هذا المسار في عدد لا متناهي من التكوينات المختلفة. |
"Soru bir, pozitif tamsayılarda hem m bölü n kare artı bir... hem de n bölü m artı bir... | Open Subtitles | السؤال الأول هل هناك عدد لا نهائي من أزواج الأعداد الصحيحة "م-ط"، مثل... مثل ذلك، كلا م تقسيم ط للتربيع + 1... |
Bu yıl üç ticaret konvoyunu ve pek çok tacir teknesini kaybettik. | Open Subtitles | لقد فقدنا ثلاثة قوافل تجاريه هذا العام. هاه... عدد لا يحصى من السفن التجارية الصغيرة. |
Bu günlerde pek çok insan her açıdan güzel ve gelişmekte olan bu hayali kültürün bizi kimsenin kimseye kötülük etmediği hayali bir cennete çıkardığı fikrine kapılıyor. | Open Subtitles | عدد لا بأس به من الناس هذه الأيام... يريدون ذلك النوع اللطيف، الهيّن من الرؤية الثقافية... والتي دائماً في تحسّن مستمر وتقودنا جميعاً إلى... |
Yolsuzluğun altına gömülmüş sayısız dosyanın temize çıkarılması için 30 gün. | Open Subtitles | ثلاثين يوما لازالة عدد لا يحصى من الملفات المدفونة تحت الفساد |
derdi. Ona okumayı öğrettim. Ama onun dışında okuma yazma bilmeyen sayısız zenci erkek çocuğu vardı. | TED | علّمت ديشان كيف يقرأ، ولكن هناك عدد لا يحصى من الأولاد السود الذين لا يزالون محاصرين في الأميّة |
sayısız kadın, adam ve çocuk tecavüze uğruyor, işkence görüyor, esir alınıyor. | TED | عدد لا يُحصى من النساء والرجال والأطفال تم اغتصابهم أو تعذيبهم أو استعبادهم. |
sonsuz sayıda maymun asla Shakespeare'in yapıtlarını yazamaz. | TED | عدد لا منته من القرود لا يمكنه أبدا أن يكتب أعمال شكسبير. |
Dahi matematikçi Öklid sayesinde biliyoruz ki sonsuz sayıda asal sayı vardır. | TED | ونحن نعلم أن هناك عدد لا نهائي من الإعداد الأولية سبب ذلك عالم الرياضيات الرائع إقليدس. |
Hatta, bazı durumlarda şehrimiz hakkında sorabileceğimiz sonsuz sayıda soru olabilir. Kurumlar asla ayak uyduramıyor. | TED | في الحقيقة و بشكل ما هناك حرفيا عدد لا نهائي من الأسئلة التي يمكن أن نسألها عن مدينتا. |
Pozitif tamsayılarda hem m bölü n kare artı bir hem de n bölü m artı bir olacak şekilde en çok kaç sayı vardır?" | Open Subtitles | هل هناك عدد لا نهائي من أزواج الأعداد الصحيحة "م-ط" مثل ذلك، كلا م تقسيم ط للتربيع + 1 وأن ط تقسيم م للتربيع + 1... |