Başbuğ'a Saygısızlık etmek istemem ama iş bitene kadar askıya alıyorum. | Open Subtitles | مع عدم الاحترام لفوهرر لدينا، يتم تعليقه حتى نهاية العمل. |
Saygısızlık olarak alma ama burada olmak için henüz hazır değilsin. | Open Subtitles | لا أقصد عدم الاحترام,لكنك غير مؤهل لتكون بالخارج هنا |
Bir daha Saygısızlık yaparsan kendini ölmüş bil. - Sorunum... | Open Subtitles | قبل أن أسمح لك بدقيقه أخرى من عدم الاحترام |
Bu sence de erkek arkadaşına Saygısızlık olmaz mı? | Open Subtitles | فيه نوع من عدم الاحترام لخليلك ، الا تعتقدين ذلك؟ |
Bu çok tembelce ve saygısızca olur. | Open Subtitles | لأن هذا يدل على الكسل و عدم الاحترام |
Patrona Saygısızlık mı yapacaksın? | Open Subtitles | هل ستُظهر نوعاً من عدم الاحترام للزعيم ؟ |
Saygısızlık yapmadım. Liseye gittim ve lise değişmedi. | Open Subtitles | أنا لا أظهر عدم الاحترام, لقد كنت في الثانوية. |
Böldüğüm için bağışlayın Ekselans, Saygısızlık etmek istemedim. | Open Subtitles | اعذرني للمقاطعة , جلالتك لم اقصد عدم الاحترام |
- Koç, Saygısızlık etmek istemem ama babam beni balerin olayım diye yetiştirmedi. | Open Subtitles | أيتها المدربة ، لا أقصد عدم الاحترام ، ولكن أبي لم يربني حتى أكون راقص باليه |
Size karşı Saygısızlık yapmak istemedim hanımefendi. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن يكون عدم الاحترام نحو لكم، والسيدة |
Onlara bu şekilde Saygısızlık etmez! | Open Subtitles | لم يكن ليظهر لهن عدم الاحترام بتلك الطريقة |
Ağabeyin seni kişiliksizleştirdi ve ne yazık ki ailen de bu Saygısızlık ortamını teşvik ediyor. | Open Subtitles | لقد حطّ أخوك من آدميتك ومن سوء الحظ أن عائلتك تتبني هذا المناخ من عدم الاحترام |
Bu bir erkeğin başka bir erkeğe yapabileceği Saygısızlık tarzı birşey. | Open Subtitles | وهذا هو نوع من عدم الاحترام رجل واحد يمكن أن تظهر لآخر. |
Geçen gece bir arkadaşıma Saygısızlık yapılmış ve ben de bu konuda, işleri yoluna koymak için bir şeyler yapabileceğinizi düşündüm. | Open Subtitles | ليلة البارحه صديقه لي اضهر لها عدم الاحترام ..وخلت ربما ستفعل شيئا كي تصلح الامور |
Buraya gizlice girerek bana Saygısızlık ettiğiniz gibi, müşterilerimle aramdaki güveni ve bu seksiler seksisi evi de sabote etmiş oldunuz. | Open Subtitles | بالتسلل إلى هنا، أظهرتم عدم الاحترام لي، وخرقتم الثقة بيني وبين عملائي وهذا المنزل المثير للغاية. |
Saygısızlık etmeyin, efendim. | Open Subtitles | وبالتالي عدم الاحترام الخاص بك، يا سيدي. |
Saygısızlık üzerine ders vermek istiyorsan önce karınla konuşmalısın. | Open Subtitles | إن كنت ستعطي دروسًا عن عدم الاحترام فلتتكلم مع زوجتك أولًا |
Saygısızlık etmek niyetinde değilim. | Open Subtitles | لا أقصد إبداء أي نوع من عدم الاحترام |
Sana Saygısızlık etmek istemem. | Open Subtitles | انا اعنى , و لا اقصد عدم الاحترام |
Biraz saygısızca? | Open Subtitles | نوع من عدم الاحترام ؟ |
Brian, biraz saygısızca davranıyorsun. | Open Subtitles | برايان) انت تظهر نوعاً) من عدم الاحترام |