| Yani Ryan olduğunu biliyordum ama Ryan'ın sen olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لقد عرفت أنه كان ريان، لكنني لم أعرف أنه ريان أنت. |
| Bir şeyler olduğunu biliyordum, öyle değil mi Jane? | Open Subtitles | لقد عرفت أنه كان هناك شيء ما يحدث,أليس كذلك .جين |
| İçinde var olduğunu biliyordum hanımefendi. İzin verir misin? | Open Subtitles | عرفت أنه كان موجود فيك, يا أنسة |
| Benle olan tek bağlantınızın Fayed olduğunu bilseydim, bu konuda yardımcı olabilirdim. | Open Subtitles | سيساعدني إن عرفت أنه كان الخيط الوحيد لتتبعي |
| Keşke onca zaman burada olduğunu bilseydim. | Open Subtitles | تمنيت لو عرفت أنه كان هنا طوال الوقت |
| İçinde bir yerlerde mizah anlayışının olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت أنه كان لديك انطباع لطيف هنا |
| - Yozlaşmış olduğunu biliyordum. - Nerede o? | Open Subtitles | ـ عرفت أنه كان فاسدًا ـ أين هو؟ |
| Orada olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت أنه كان هناك |
| Lex, eğer senin olduğunu bilseydim senden saklamazdım. | Open Subtitles | ليكس)، لو عرفت أنه كان لك) لم أكن لأخفيه عنك |
| Keşke o kadar bunalımda olduğunu bilseydim. | Open Subtitles | أتمنى لو عرفت أنه كان مكتبئاً |