Eski sevgilin senin yerini çok uygun bir eş ile doldurmuş görünüyor. | Open Subtitles | عشيقكِ السابق قد استبدلكِ مع مما يظهر عليها رفيقة ملائمة جداً |
Eski sevgilin kusursuz, karamel renkli, heyecan verici yeni bir sevgili bulduğu için harap olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أن عشيقكِ السابق قد وجد عشيقة جديدة مثيرة للإهتمام مع بشرة مثالية بـ لون الكراميل |
Laktoz alerjisi olan sevgilin gaz dolu bir geçit balonu hâline gelir. | Open Subtitles | عشيقكِ الحسّاس ضد مشتقات اللاكتوز سيتحوّل |
- Belgeyi istiyorum yoksa erkek arkadaşın da ölü bir zenci uyuşturucu satıcısı olacak! | Open Subtitles | - ماذا ؟ - أريد العقد أو سيصبح عشيقكِ هذا |
Eski erkek arkadaşın hâlâ aklında mı? | Open Subtitles | هل عشيقكِ السابق لازال ببالكِ؟ |
Eski aşığın için güzel görünmek istedin. | Open Subtitles | أردتِ أن تبدين جميلة في عيون عشيقكِ السابق |
Eğer eski sevgiline ikinci bir şans vermemiş olsaydın yakında evleniyor olamazdın. | Open Subtitles | أوَتعلمين، لو لم تُمهلي عشيقكِ السابق فرصة أخرى، فما كان زفافكِ ليغدو. |
Sevgiliniz çoktan yarı donmuş vaziyette olmalı. | Open Subtitles | عشيقكِ قـد يكون نصف مجمد الأن. |
Bayan Teal, bu 15 sterlinlik bir paket ve Bolton'daki aşığınızın adını içeriyor. | Open Subtitles | و هي ستمنعنا من كشف أسم عشيقكِ في (بولتون) |
Yemek şirketi aradı. sevgilin Rick ne kadar vejetaryen tatlım? | Open Subtitles | لقد اتّصل متعهّد تجهيز الأطعمة، ما مدى إلتزام عشيقكِ بالحمية النباتية يا عزيزتي؟ |
Ukala sevgilin kıskanmıyor mu? | Open Subtitles | و هل غُمِر عشيقكِ المغرور بالمساعده ؟ |
Kabul et. sevgilin, Albert Becker, | Open Subtitles | اعترفي بذلك عشيقكِ ألبيرت بيكر |
sevgilin o mu? | Open Subtitles | اذاً .. هل ذلك عشيقكِ ؟ |
O zaman neden sevgilin değil? | Open Subtitles | إذاً لمَ هو ليس عشيقكِ ؟ |
O senin sevgilin olmak istiyor mu? | Open Subtitles | هل هو يريد أن يكون عشيقكِ ؟ |
erkek arkadaşın bir inek, kahrolası bir inek, daha fazlası değil. | Open Subtitles | عشيقكِ شخص مغرور، مغرور لعين ليس إلا |
erkek arkadaşın bir bostan korkuluğu, daha fazlası değil. Küçük bir kukla. | Open Subtitles | عشيقكِ مجرّد واجهة ليس إلا، دمية صغيرة |
- Neyi? Kendini Yang gibi, erkek arkadaşın için güzel ve seksi yapayı mı? | Open Subtitles | أن تجعلي من نفسكِ مثيرةً و جذابة من أجل عشيقكِ كما هو حال (يانج) ؟ |
Kelsey'nin benden senin senin erkek arkadaşın olarak bahsetmesi hoşuma gitti sayılır. | Open Subtitles | ذلك الجزء من حديث (كيلسي) بشأن كوني عشيقكِ لم أتضايق بتاتاً من سماع ذلك |
Yoksa ürpertici aşığın sana ihanet etti diye mi? | Open Subtitles | أو أن عشيقكِ الغريب قام بخيانتك |
Bernadette, lütfen sevgiline söyle inek esprileri sıktı artık. | Open Subtitles | بيرنديت) أرجوكِ أخبري عشيقكِ) أن يخفف من طرفات البقر |
Sevgiliniz çoktan yarı donmuş vaziyette olmalı. | Open Subtitles | عشيقكِ قـد يكون نصف مجمد الأن. |
Bölece kocanız Trevor ve sevimli çocuklarınız Diane, Janice ve Juliet'in Bolton'daki aşığınızın adını bilmesine gerek kalmasın. | Open Subtitles | و زوجكِ (تريفور) و أبنائكِ الجميلين ...(ديان), (جانيس) و (جولييت) لن يعرفو أسم عشيقكِ في (بولتون) |
Erkek arkadaşına üzüldüm. | Open Subtitles | يؤسفني مصاب عشيقكِ. |