Fiziksel istismara ya da yetersiz beslenmeye dair bir iz görünmüyor. | Open Subtitles | حسناً, لا توجدُ علاماتٍ تدلُ على سوءِ المُعاملةِ الجسدية أو التغذية |
- Güvenlik güçleri tarafından kullanılan bazı güçlü aletler vücuda elektrik verdiği zaman bir çift ufak kırmızı iz bıraktığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّ بعضاً من مسدسات الصعق تستخدم من قبل الشرطة وتترك علاماتٍ حمراء صغيّرة عندماتضربالأقطابالجسم. |
Herhangi bir kimyasal iz de taşımıyor. | Open Subtitles | كما يخلو من أيّة علاماتٍ كيميائيّة |
Sabah cesedini bulduklarında hiçbir iz yokmuş vücudunda. | Open Subtitles | هاجمهُ عندمَا كانَ نائمًا. وعندمَا شاهدوه في الظهيرة... لم تبدو أيّة علاماتٍ على الجثة. |
O konvoyda herhangi bir iz var mı? | Open Subtitles | هل هنالك أيةُ علاماتٍ لتلك القافلة؟ |