"على الأرجح من" - Translation from Arabic to Turkish

    • Muhtemelen
        
    Gülme gazı terapisi Muhtemelen kıytırık bir contadan daha pahalıdır. Open Subtitles مصحة العلاج من غاز الضحك أغلى على الأرجح من السباك
    Ve eğer bulsaydınız da, o Muhtemelen Sao Paulo'lu olurdu. TED وحتّى إن حصلت عليه سيكون على الأرجح من "ساو باولو"
    Çünkü bu durum Muhtemelen müzakereleri hızlandıracaktı. Open Subtitles لأن أستخدامها سرع على الأرجح من وتيرة المفاوضات
    Ross, tatil zamanları zor olabiliyor biliyorum ve Muhtemelen şu an yalnız olmak senin için gerçekten çok zor olmalı. Open Subtitles و على الأرجح من الصعب عليك أن تكون وجدك الآن
    Muhtemelen, Afrika'nın doğu yakasından ayrılmış. Open Subtitles انطلقت على الأرجح من الساحل الشرقي لأفريقيا.
    Bu sorunu çözene kadar yukarıda beklemeniz Muhtemelen daha güvenli. Open Subtitles على الأرجح من الآمن لك البقاء هناك حتى نستطيع التغلب على هذه المشكلة
    Şakak, elmacık ve alın kemiğinde gördüklerimiz birçok çatlaktan oluştuklarını gösteriyor Muhtemelen arabanın ezilmesiyle oluşmuş. Open Subtitles ما يمكن استنتاجه من الوجينة والعظام الأمامية بأنهُ يوجد العديد من الجسيمات على الأرجح من سحق السيارة
    Hayır. Muhtemelen bizden önceki ev sahiplerinden kalma birşeydir. Open Subtitles كلاّ، يخصّ على الأرجح من أقاموا هنا قبلنا
    Demek istediğim, Muhtemelen kendi çocuğunu öldürdüğüne ikna eden kişide oydu. Open Subtitles إنه على الأرجح من أقنعها أنها قتلت طفلها
    Muhtemelen ismi tarihi yazılarda yoktu. Open Subtitles ربما فقد اسمها على الأرجح من سجلات التاريخ.
    Platinyum ve altın. Muhtemelen 40 yıl öncesinden. Open Subtitles من البلاتين والذهب على الأرجح من 40 سنة ماضية
    Muhtemelen şüpheliler göze çarpmıyor çünkü buranın yerlileri. Open Subtitles في الغالب هؤلاء المجرمين متخفين لأنهم على الأرجح من سكان المنطقة
    Kafeterya, Muhtemelen dünyadaki en zalim yer. Open Subtitles المقصف، على الأرجح من أكثر الأماكن قسوة على الأرض
    Onu kiralayanlar Muhtemelen öldürmenin olası bir bilinçlenme krizinde kendilerini ispiyonlaması ... riskini ortadan kaldıracağını düşünmüş olmalılar. Open Subtitles حسناً، الناس الذين استأجروه ظنّوا على الأرجح من أمن لهم قتله، بدلاً من المخاطرة بهجمة ضمير مفاجئة والوشاية بهم
    Labaratuvar, ipliğin açık kahve kaşmir olduğunu belirledi. Muhtemelen katilimizin paltosundan gelmiştir. Open Subtitles تعرّف المُختبر عليه، كشمير بني فاتح، الذي كان على الأرجح من كم معطف القاتل.
    Kadavra Muhtemelen pratikti onun için. Gerçek bir cinayet için mi? Bir sene sonra hem de. Open Subtitles اذاً الجثة كانت مجرد تدريب على الأرجح من أجل الجريمة الحقيقة؟
    Muhtemelen onun hayatındaki en başarılı ilişki sizsiniz. Open Subtitles علاقتكِ به على الأرجح من أنجح العلاقات في حياته
    Ayrıca dürüst olalım, gizlilik konusunda en çok mızmızlanan kişiler Muhtemelen bir şey saklamaya çalışan kişilerdir. Open Subtitles ولنكن صادقين، كلّ تلك الصرخات حول الخصوصيّة، هُم على الأرجح من يُحاول إخفاء شيءٍ عن العامّة.
    Gizlilik konusunda en çok mızmızlanan kişiler Muhtemelen bir şey saklamaya çalışan kişilerdir. Open Subtitles "أولئك أصحاب الصرخات العالية حول الخصوصيّة هُم على الأرجح من يُحاول إخفاء شيءٍ."
    Yüzüğüyle oynayıp duruyor, bir şey için suçluluk hissediyor, Muhtemelen bugün birlikte olduğu hayat kadını için. Open Subtitles يواصل لمس خاتمِ زواجه، يشعر بالذنب حيال شيئٍ ما، على الأرجح من المومس التي ضاجعها مؤخراً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more