Yani ameliyathanede bir kalp üzerinde çalışacağımı sanmıştım. | Open Subtitles | أعني, ظننت أنني سأعمل على القلب في غرفة العمليات. |
Benim favori etkim ise kalp üzerinde olan. | TED | لكني أفضل في الواقع تأثيره على القلب. |
Daha önce kalp üzerinde denendi mi? | Open Subtitles | هل تمت تجربة هذا على القلب من قبل؟ |
Eğer en sonunda kahrolası bir kalp takarlarsa, üzerinden dondurma yemene izin vereceğim. | Open Subtitles | اذا حصلت أخيراً على القلب اللعين سوف أجعلك تأكل آيس كريم عليها |
bir kalp krizi daha az acılı olurdu. | Open Subtitles | الخداع هكذا سيسبب هجوم على القلب حتى للأسد |
Önemsiz bir hırsız boş şeyler çalar fakat Şeytan kalbi alır. | Open Subtitles | اللص التافه يسرق الأشياء أما الشيطان فيستحوذ على القلب |
Bir kadın olduğunu,bir kalbe sahip olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت كونها امرأة عملتم على القلب. |
Bir kalp üzerinde çalışacağımı sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنني سأعمل على القلب. |
Şiddetli bir kalp krizi. | Open Subtitles | كان جلطة على القلب |
Carl yeni bir kalp ve akciğer aldı karaciğeri yüzünden öldü. | Open Subtitles | كارل) حصل على القلب والرئة) لكنّ الكبد هو ما قتله |
Durumunun kötüleştiğini doğrulamam gerek sonra Burke UNOS'u arayıp onu listede yükseltebilir ve kalbi alır. | Open Subtitles | كل ما عليّ اثباتههوأن حالتهسيئةللغاية, ثم بعدها يمكن لـ(بورك) الاتصال بمنظمة التبرع بالأعضاء و بهذا ستعلو حالته و سيحصل هو على القلب |
O kalbe sahip olsa bile, Kagan karşısında tek başına duramaz. | Open Subtitles | -حتى لو حصلت على القلب لا تستطيع مواجهة (كيغان) لوحدها |