"على المقاطعة" - Translation from Arabic to Turkish

• Böldüğüm için
• Rahatsız ettiğim için
• Kestiğim için
• Böldüğümüz için
• Böldügüm için
• Kesinti için
• Araya girdiğim için

Böldüğüm için kusura bakmayın ama ben size soru sormadım.
أعذرني، أنا آسف على المقاطعة لكني لم اعرض هذا كسؤال

Böldüğüm için özür dilerim, ama öğle aram bir saat önceydi.
اسفة على المقاطعة ايها الطبيب لكن فرصة الغذاء كانت منذ ساعة

Çocuklar, Böldüğüm için kusuruma bakmayın ama gitmemiz gerekiyor Jake.
انا أسف على المقاطعة يا رفاق ولكن,جيك,يجب علينا ان نذهب

Acele et Böldüğüm için afedersiniz Mareşal, ama...
اسرعوا مقر الجنرال مودل فندق هارنشتين, قرب أرنهيم آسف على المقاطعة يا سيدي و لكن

Rahatsız ettiğim için üzgünüm. Buraya geldiklerinde sana haber vermemi söylemiştin.
آسف على المقاطعة ، طلبتَ مني أنّ أعلمكَ عن مجيئهم فور وصولهم؟

Beyler, Böldüğüm için kusura bakmayın, ama onun omzuyla ilgilenmem gerekiyor. Vurulduğunuzu unutmayın.
انا اسف يا سادة على المقاطعة ولكن يجب ان انظف الجرح فكما تتذكر انت مصاب

Tamam, Böldüğüm için özür dilerim. Ama her konuşmayı o yönetmeye çalışır!
حسناً، آسف على المقاطعة لكنها تسيطر على أية محادثة

Böldüğüm için çok üzgünüm ama onları ne yapacağız?
إنني أسف جداً على المقاطعة ولكن ماذا علينا أن نفعله حيالهم؟

Böldüğüm için özür dilerim "Amerika'nın Hüzün Elçisi" olduğunu iddia eden biri derhal sizinle görüşmek istiyor.
اعذريني على المقاطعة ولكن شخصاً يدعو نفسه السفير الأميركي للحزن يقول بأنّك ترغبين في رؤيته على الفور

Böldüğüm için üzgünüm ama saygılarımızı sunma vakti geldi.
آسفة على المقاطعة. لكن الوقت قد حان لتقديم العزاء.

Hey, Gina! Böldüğüm için üzgünüm ama sana bir şey göstermeliyim. Armand Assante şimdi içeri girdi.
اسف على المقاطعة يا جينا ولكن اريد ان اخبرك ان ارماند قى اتى

Ha, bu arada, buluşmanızı Böldüğüm için de kusura bakmayın. Başka sefere artık.
اوه آسف على المقاطعة , إفعلها في وقتٍ لاحق

Böldüğüm için üzgünüm ama Bay Archibald uyandı.
آسفة على المقاطعة لكن السيد آرشبيلد استيقظ

Böldüğüm için affedersiniz ama seni yeniden görmek güzel.
أسفة على المقاطعة ولكن سيدي من الجيد رؤيتك تعود

Böldüğüm için üzgünüm, ama bu adamı almak zorundayım.
،آسف على المقاطعة يا رفاق لكن أريد إستعارة هذا الرجل

Böldüğüm için üzgünüm ama bunu görmeniz gerek.
اسف على المقاطعة ، ولكن يجب عليك رؤية ذلك

Böldüğüm için üzgünüm, ben dışardayken Oliver'ın babasının sonunda gelip gelmediğini merak ettim.
آسفة على المقاطعة كنت أتسائل إن كان والد أوليفر ظهر أخيراً، بينما كنتُ في الخارج

Rahatsız ettiğim için üzgünüm ama çocuğu sana bırakmam lazım.
هاي , أنا آسفة جداً على المقاطعة لكن يجب ان اتركها لك

Sözünüzü Kestiğim için özür dilerim. Scotland Yard'dan iki bey sizinle görüşmek istiyor.
عذراً على المقاطعة , اثنان من السادة من اسكتلندا يريدونك في كلمة

Böldüğümüz için kusura bakmayın ama bir ziyaretçimiz var.
أعذراني على المقاطعة ولكن يبدو أن لدينا زائر

Böldügüm için üzgünüm.
عذراً على المقاطعة..

Kısa Kesinti için kusura bakma amigo. Güzel yardımcım burada güzel bir noktaya değindi.
،عذراً على المقاطعة الصغيرة يا صديقي .لدى مساعدتي الجميلة هنا وجهة نظر سديدة

Araya girdiğim için affedin, madam. İki kız kardeşinizle birden dans etmek isterdim, ancak...
أعذرينى على المقاطعة ,لكم أرغب بالرقص مع كلتا شقيقتيكى أن أستطعت