"على صلة" - Translation from Arabic to Turkish

• bağlantılı
• bir bağlantısı
• bir bağlantı
• tanıyor
• ile bağlantısı
• bağlantısı olan
• ilişkisi
• görüşüyor
• ilişkilendirilir

Benim sorunlarımla senin işlerin bağlantılı olsaydı ne hoş olurdu.
ألن يكون لطيفاً أن مشاكلى وأعمالك على صلة بطريقة ما ؟

Para transferinin kaynağı, Yenilikçi'nin hisselerine sahip olan şirketin offshore hesabı ile bağlantılı, hepsinin sahibi ise Walton Axe.
الإيداع جاء من حساب خارجي على صلة بنفس الشركة التى تبيع الأسهم على المكشوف

Peki, inen gemiyle veya Kim ve Henry'le bir bağlantısı var mıydı?
هل كان على صلة من تلك السفينه التي هبطت, أو كيم أو هنري؟

McCrone ve Grady arasında bir bağlantı bulmak için geri döndüm.
لذا .. قمت بالعودة في محاولة الحصول على صلة بين ميكرون و غريدي

Bay Gray, Allen Campbell isminde birisini tanıyor musunuz?
سيد " جراي " ، هل أنت على صلة برجل يدعى " آلان كامبل " ؟

O kişinin kurbanlardan birisi ile bağlantısı olup olmadığını söylemek çok zor.
على أي حال إذا كان هذا الشخص على صلة بأحد الضحايا أو لا هذا يصعب الجزم به

Durumumuzla bağlantısı olan tek Jerry Danvers. O İşte.
جيري دانفرس الوحيد الذي على صلة بقضيتنا إنه هو

Dollhouse'la bağlantılı kişiyi bulursan beni bir daha görmezsin.
جد لى من على صلة ببيت الدمي ولن ترانى مجدداً

Bu iki yangının bağlantılı olduğundan emin miyiz?
هل نحن متأكّدون من أنّ الحريقان على صلة ؟

Lokal polisle çalışacağız ve muhtemelen yakalamak istediğimiz suçlumuz Costel ile bağlantılı, bir Stadpa olabilir.
سوف نتعامل ربما مع السكان المحليين ربما يكونوا موجودين في ذلك المكان لسبب ما ربما يكونوا على صلة بالهدف الرئيسي

Polis iki cinayetinde birbiriyle bağlantılı olduğunu düşünüyor
اشبهت الشرطة ان القضيتين يمكن ان يكونوا على صلة

Bunun çevreyle, büyük çevreyle bağlantılı olması gerektiğine inanıyoruz.
إذاً نحن نعتقد أن الأمر على صلة بالبيئة. البيئة الأكبر.

Ters gitme ihtimaline karşın bizle bir bağlantısı olmamasını istedim.
إذا أخذ هذا الشئ منعطف آخر فأنا لا أريده أن يكون على صلة بنا

Yani şüphelimizin o olması mümkün ama Clayvin ailesiyle bir bağlantısı var gibi gözükmüyor.
لذا فمن المحتمل أنه الجاني لكن لم يبدو أنه على صلة بعائلة كلايفين

Size ondan hiç bahsetmedim çünkü bana cinayetlerle bir bağlantısı varmış gibi gelmedi.
لم أذكرها قط لكِ لأنه لم يخطر ببالي أنها قد تكون على صلة بتلك الجرائم

Eski kocanı öldürenler ve saldırganlar arasında bir bağlantı bulmaya çalışıyoruz.
نحن نحاول العثور على صلة بين المهاجمين والرجل الذي قتل زوجك السابق

Şu anda, muhasebeci ve ölü sığırlar arasında bir bağlantı bulmalıyım.
في الوقت الحالي، يجب أن اعثر على صلة بين المحاسب القانوني والبقر الميت

Boynton ailesini tanıyor musunuz?
كنت على صلة معرفة بعائلة بوينتون ؟

Stüdyodan gelen listeyi dördüncü New York kurbanı Pat Crews ile bağlantısı olan insanlarla karşılaştırdım.
قارنت القائمة محرك الأقراص من الاستوديو لأشخاص على صلة لرابع ضحية نيويورك، طواقم بات.

Bu bilimlerin varlığını reddetmiyoruz ama bunların konuyla ilişkisi yok.
إننا لا نستنكر وجود هذه العلوم و لكنهم ليسوا على صلة بهدفنا القانونى

Onunla kimler hâlâ görüşüyor olabilir? Arkadaşları?
من الذي من الممكن أنه لا زال على صلة معه؟

Mesela kadınlarda östrojen seviyesini artırır, bu da meme kanseriyle ilişkilendirilir.
ويميل لرفع مستوى الإستروجين على سبيل المثال وهو الذي بدوره، على صلة بسرطان الثدي.