- Gidiyorum. - Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ـ سوف أغادر ـ لا، ليس عليكِ أن تفعلي ذلك |
İstemiyorsan yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليكِ أن تفعلي هذا إن كنتِ لا تريدين |
Biliyorum ki bugün bunu yapmak zorunda olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | وأنا أعرف أنّك تفكرين أنّه عليكِ أن تفعلي هذا اليوم |
Sen iyisin Adrianna. Um... Bunu yapmalısın, Ade. | Open Subtitles | أنت ممتازة, أدريانا عليكِ أن تفعلي ذلك, إيد |
O zaman, yalnız yapmak zorundasın çünkü işi bırakıyorum. | Open Subtitles | إذاً، عليكِ أن تفعلي هذا وحدكِ لأنني أستقيل |
Hiçbir şey yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لم يكن من المفترض عليكِ أن تفعلي أيّ شيء. |
Bak,eğer korkuyorsan bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | إذا كنتِ خائفة فليس عليكِ أن تفعلي هذا |
Hayatım, bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | حبيبتي، ليس عليكِ أن تفعلي هذا |
Bunu yapmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليكِ أن تفعلي هذا، تعلمين |
- Bunu kendin istedin. O evde ne işin vardı? - Bunu yapmak zorunda değilsin, anne. | Open Subtitles | لقد جلبت ذلك لنفسك.لم يكن عليك الذهاب لذلك المنزل - ليس عليكِ أن تفعلي ذلك يا أمي - |
Gerçekten bunu yapmak zorunda mısın? | Open Subtitles | هل فعلاً كان عليكِ أن تفعلي ذلك؟ |
Bu şekilde yapmak zorunda mıydın? | Open Subtitles | هل كان عليكِ أن تفعلي هذا؟ |
Bunu şimdi yapmak zorunda mısın? | Open Subtitles | هل عليكِ أن تفعلي هذا الآن؟ |
Bunu yapmak zorunda değildin. | Open Subtitles | ماكان عليكِ أن تفعلي ذلك |
- Onu yapmak zorunda mısın? | Open Subtitles | هل عليكِ أن تفعلي هذا ؟ |
Bunu yapmak zorunda değildim. | Open Subtitles | لم يكن عليكِ أن تفعلي ذلك |
Bunu yapmak zorunda değildin. | Open Subtitles | لم يكن عليكِ أن تفعلي هذا |
Eğer takım kaptanı olmak istiyorsan rekor kırmaktan fazlasını yapmalısın, biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلمين, يجب عليكِ أن تفعلي شيئآ أكثر من تحطيم الأرقام القياسيه. أذا أردتي أن تصبحي كابتن الفريق. |
Eğer takım kaptanı olmak istiyorsan rekor kırmaktan fazlasını yapmalısın. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تفعلي أكثر من تحطيم الأرقام القياسيه لتصبحي الكابتن |
İşi halletmek için zorunda olduğun şeyi yapmalısın. | Open Subtitles | فيكون عليكِ أن تفعلي ما يلزم لإنهاء المهمة. |
Bunu hepimiz için yapmak zorundasın. | Open Subtitles | عليكِ أن تفعلي هذا من أجلنا جميعاً. |
Benim için bunu yapmak zorundasın. | Open Subtitles | عليكِ أن تفعلي ذلك من أجلي |