"عليك الاتصال" - Translation from Arabic to Turkish

    • aramalısın
        
    • aramalıydın
        
    • arayıp
        
    • aramalısınız
        
    • haber vermelisin
        
    • aramak zorundasın
        
    Harika görünüyordu, John. aramalısın onu. Open Subtitles انها رائعة جون عليك الاتصال بها وانا اعني ذلك
    Kendini toparladığında, ...beni aramalısın ve gidip biraz kahve içeriz. Open Subtitles إذن عندما تستجمع قواك يجب عليك الاتصال بي وسوف نذهب لشرب القهوة
    Önce beni aramalıydın. Open Subtitles أخبرتني بما تفعلوا، كان عليك الاتصال بي أولاً
    Bu ceketi almadan önce sponsorunu aramalıydın. Open Subtitles كان عليك الاتصال بكفيلك قبل أن تشتري تلك السترة.
    Polisi arayıp bildirmelisin. Senin için arayabilirim. Open Subtitles أعتقد يتوجب عليك الاتصال بالشرطة والتبليغ عن السرقة، باستطاعتي الاتصال بهم لك
    Polisi aramalısınız, bir baksınlar bakalım ne bulacaklar. Onu bana ver. Open Subtitles يجب عليك الاتصال بالشرطة اطلب منهم النظر في هذا
    Belki de polise haber vermelisin. Open Subtitles لربما ينبغي عليك الاتصال بالشرطة
    Onu aramak zorundasın. Open Subtitles عليك الاتصال بها.
    Evet, bence de sosyal servisleri aramalısın. Open Subtitles نعم، اعتقد انه يجب عليك الاتصال بمكتب الخدمات الاجتماعية
    Bence ilk Katie'yi aramalısın. Onu çok seviyorum. Open Subtitles اعتقد بأنه يجب عليك الاتصال بـ كايتي اولا , فأنا احبها
    Gelmeden önce aramalısın. Open Subtitles لدينا اتفاق بأن عليك الاتصال قبلاً
    - Polisi aramalısın. - Zamanı geldiğinde arayacağız. Open Subtitles . عليك الاتصال بالشرطة - . وهو ما سنفعله ، في الوقت المناسب -
    Harper Avery Ödülünü verenleri aramalısın. Söyle onlara. Open Subtitles عليك الاتصال بالمسؤولين عن "هاربر إيفري".
    Okuldan sonra bizi aramalıydın. Open Subtitles كان عليك الاتصال بعد انتهاء الدوام. لقد جعلتنا قلقان عليك للغاية.
    Karar vermene yardım etmem için beni aramalıydın. Open Subtitles كان عليك الاتصال بي لمساعدتك في اتخاذ القرار.
    Seni gördüğüme sevindim ama randevu için geldiysen öncesinde aramalıydın. Open Subtitles ‫حسناً، من اللطيف مقابلتك ‫ولكن إن كُنت ترغب في موعد ‫كان عليك الاتصال.
    İşlemden sonra biraz güçsüz düşebilirsin o yüzden kocanı veya birini arayıp seni almasını söyle. Open Subtitles ربما ستتعبين قليلا لذا عليك الاتصال بزوجك أو أي شخص ليقلك.
    O yüzden bence Sosyal Hizmetleri arayıp Ethan'ı bu gece için alabilirler mi diye bir sor. Open Subtitles لذا أظن أن عليك الاتصال بالخدمات الاجتماعية لترى ما إذا كان بإمكانهم أخذه الليلة.
    Bay Warren, doktoru aramalısınız, ebeyi değil! Open Subtitles سيد وارن، يجب عليك الاتصال الطبيب، وليس قابلة!
    - Dr. Gibbs'i aramalısınız o halde. Open Subtitles اذاً, عليك الاتصال بالدكتور (جيبس)
    Polise haber vermelisin. Open Subtitles يجب عليك الاتصال بالشرطة
    Önce bize haber vermelisin. Open Subtitles عليك الاتصال أولاَ
    Hastaneleri aramak zorundasın. Open Subtitles يتعين عليك الاتصال بالمستشفى.
    Olmaz. Polisi aramak zorundasın. Open Subtitles عليك الاتصال بالشرطة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more